O kitapları yırtıp atmamız ve diğer seçeneklere bakmaya başlamamız gerekebilir ve gerçeği aramak için açık fikirli olmamız gerekebilir . | TED | ربما يجب علينا ان نمزق تلك الكتب و البدء بالبحث عن خيارات اخرى و ان نصبع منفتحين نحو الحصول على الحقيقة |
- Şşş. Evet, Marion'a kitapları anlatın da gidelim artık. | Open Subtitles | الآن، حدّثي ماريون عن الكتب لنتمكّن من الخروج من هنا |
Bana indirim yapıyorlar. Benim alanımla ilgili çok kitapları var. | Open Subtitles | أحصل على تخفيض وهناك قسم كامل من الكتب في مجالي |
Bana indirim yapıyorlar. Benim alanımla ilgili çok kitapları var. | Open Subtitles | أحصل على تخفيض وهناك قسم كامل من الكتب في مجالي |
Mike'ın bütün bu kitapları eğlence için mi okuduğunu sanıyorsun? | Open Subtitles | كنت تعتقد ميكي يقرأ كل تلك الكتب من أجل المتعة؟ |
Bu tüm kitapları ile aynı hikaye. Bunların Yok yasak hak. | Open Subtitles | إنها نفس القصة بكل الكتب لا أحد منهم يستحق أن يُترك |
Ben sadece kısa kitapları okurum. Uzun olanları için sabrım yok. | Open Subtitles | أنا أقرأ الكتب القصيرة فقط فليس لدي الصبر على الكتب الكبيرة |
Aynı kitapları okumuşuz, aynı dili konuşmuşuz ve yazılarımı değerlendirme kapasitesine de sahipti. | Open Subtitles | سوف نقرأ نفس الكتب نتحدث بنفس اللغة وكانت قادرة على أن تُعجب بكتاباتي |
Ama Copeland bölümüne gidip de o kitapları okuyunca çok gerçekçi geldiler. | Open Subtitles | لكن ذهبت لجناح الكتب المحرمة وقرأت تلك الكتب وبدت لي حقيقية جداً |
Yıllarım keşke tüm o harika kitapları okumaya vaktim olsa demekle geçti. | Open Subtitles | لسنوات، كنت أتمنى أن يتسنى لي الوقت الكافي لقراءة كل الكتب العظيمة |
Bizimle aynı değerleri savunurken bu kitapları okuyarak daha müsamahakâr oldun. | Open Subtitles | شاركتنا قيمنا إذاً ومن ثمّ قرأتِ هذه الكتب وبتّ تتساهلين الآن |
Küçük kitapları, büyük kitapların arasında aramak çok zor oluyor. | Open Subtitles | حتى لا يكون من الصعب قراءة الكتب الصغيرة بين الكبيرة |
Doğru büyüyü bulana kadar bütün bu kitapları arayacak mıyız? | Open Subtitles | هل مُضطرين لقراءة جميع هذهِ الكتب لنصل إلى التعويذة المعنية؟ |
Oh, Rebecca, eğer sıkılırsan kitapları ve filmleri karıştırmaktan çekinme. | Open Subtitles | تفضلي وقتما شئت ياريبيكا لمشاهدة الكتب والأفلام إذا أحسست بالملل |
kitapları sevdiğini biliyorum ama belki de bazen ara vermeli ve insanlarla konuşmalısın. | Open Subtitles | عارفة أنك بتحب الكتب بس ممكن تسيبهم من وقت للتاني وتتكلم مع الناس |
Tabii ki, bu kitapları alıp bu 5 milyon kitabın tam metinlerini yayınlamak istiyorsunuz. | TED | حسنا بالطبع، تريد أخذ كل الكتب ونشر النص الكامل لتلك الخمس ملايين كتاب. |
Sen kitapları gönderdikten bir hafta sonra o da kendi kitaplarını gönderecek. | Open Subtitles | صحيح ، لكنه حينها هو يسلّم كتبه بعد أسبوع من تسليمك لكتبتك |
Şekerci boyası meyvelerini yedikten sonra okuduğun kitapları hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أتذكر ذاك الكتاب الذي قرأته بعدما أكلت ثمار الفِتلاق السام؟ |
Tarih kitapları okudum fakat bununla ilgili bir şey bulamadım. | TED | قرأت كتب التاريخ، و لم أستطيع إيجاد أي شيء عنها. |
Halifeler, kitapları yakmak yerine dünyanın dört bir yanına kitap aramaları için temsilciler gönderdi. | Open Subtitles | بدلا من إحراق الكتب ارسل الخلفاء رُسلهم حول العالم للبحث عن الكُتب |
Tek yaptığın her şeye çocuk kilidi takıp, ebeveynlik kitapları okumak. | Open Subtitles | كل ما تفعله هو وضع أقفال الأطفال و قراءة كُتب الأبوّة. |
Daha önce de kitapları elimde tutmuştum fakat açıkçası benim işime pek yaramıyorlar. | Open Subtitles | لقد حملت كتباً من قبل ، و لا بد أن تعرفوا لا أستطيع قرائتهم |
1974 yılında, Amerikalı ünlü mucit Ray Kurzweil, kitapları tarayıp, onları sentetik konuşma şekilde okuyacak bir makine üzerine çalıştı. | TED | في عام 1974، المخترع الأمريكي، راي كورزويل، عمل على تصنيع آلة النسخ الضوئي للكتب وقراءتها عن طريق التصنيع الصوتي. |
Ağzını kapa, burnunu tut, ve kahrolası kitapları boğazından aşağı tık! | Open Subtitles | أغلق فمه، أمسك أنفه احشو حنجرته بالكتب اللعينة |
1940 yılında kitapları ve sevgili arkadaşları eşliğinde yalnız öldü. | TED | لقد ماتت وحيدة عام 1940 بصحبة كتبها وأصدقائها الأعزاء. |
Yabancı bir dil biliyorsanız en sevdiğiniz kitapları iki ayrı dilde okumak eğlencelidir. Thomas Merton'un yazdığı "Chuang Tzu'nun Yolu" ve Alan Watts'ın yazdığı "Tao: Akarsunun Yolu" gibi. | TED | إذا كنت تعرف لغة أجنبية، فمن الممتع أن تقرأ كتبك المفضلة بلغتين |
Hatta günah oldukları gerekçesiyle kiliselerin tüm kitapları yasakladığı Amerika kıtalarında bile okuyucular korsan basımlarla kitaba erişti. | TED | وحتى في الأميركيتين، حيث تم حظر كل الروايات لاعتبارهم لهواً آثماً، استطاع القُراء الاستمتاع بنُسخ مقرصنة. |
Çok kazanan biri, bir kurtarıcı oldum ve acımı kişisel gelişim kitapları ile uyuşturdum. | TED | أصبحت من ذوي الدخل المرتفع، والمنقذة، وهدأت الألم بكتب تنمية الذات. |
Özellikle etrafta bıçaklar ve yemek kitapları varken... | Open Subtitles | خصوصا ليس بكل هذه السكاكين وكتب طبخ حول. |