"koyar" - Traduction Turc en Arabe

    • تضع
        
    • بوضع
        
    • سيضع
        
    • ويضع
        
    • يضعه
        
    • وضعتي
        
    • ستضع
        
    • تضعين
        
    • ووضع
        
    • ويضعه
        
    • يضعون
        
    • ضعيها
        
    • ضعِ
        
    • تضعه
        
    • تضعها
        
    Haysiyetli bir ajans lobisine sahte bitkiler koyar mı hiç? . Open Subtitles الوكالة التي لديها احترام للذات لا تضع زرع زائف في المدخل
    2000 yaşında olması bu kemiği, kesin olarak Tunç Devrine koyar. Open Subtitles حوالي 2.000 عام تضع هذه العظمة بشكل يقين في العصر البرونزي
    Evet, oyunumuz sona erdi galiba. Rica etsem, ıstakamı yerine koyar mısınız? Open Subtitles .أعتقد أن هذه هي نهاية لعبتنا أرجوا الإهتمام بوضع عصاي مكانها ؟
    Şimdi, zeki bir adam zehiri kendi kadehine koyar, çünkü sadece büyük bir aptal olan bir adam, kendisine uzatılanı alır. Open Subtitles الآن الرجل الماهر سيضع السم فى كأسه لأنه سيعلم أنها حماقه كبرى سيصل اليها من أجل ما سيعطيه
    Buna bir son vermek isteyen birisi... ayrılık mektuplarına ilk pul baskısını koyar. Open Subtitles أحد يريد أن يضع حدا لهذا ويضع أول اصدار للطوابع في رسائله الوداعية
    O bir silahşör. Bu, onu bir tarafa koyar, beni de diğer tarafa. Open Subtitles انه رجل مسلح ، الامر الذي يضعه في جانب ويضعني في الجانب الآخر
    Bir pizzaya et, balık,ananas koyar koymaz o pizzalıktan çıkar. Open Subtitles ... منذ ان وضعتي لحماً و سمكاً و فاكهة الأناناس في البيتزا
    Annem bu konuda dahi oldu. Üzerine her şeyden koyar. Open Subtitles أمي ستصبح معالجة عبقرية فهي ستضع أي شيء عليه
    Pek çok organizasyon bir hedef koyar ve ona ulaşır. TED تضع الكثير من المؤسسات أهدافًا وتتمكن من تحقيقها؛
    Efendim, ellerinizi sarı yuvarlağa koyar mısınız, lütfen? Open Subtitles سيدي هل يمكن أن تضع يديك في الدوائر الصفراء، رجاء؟
    Efendim, ellerinizi sarı yuvarlağa koyar mısınız, lütfen? Open Subtitles سيدي هل يمكن أن تضع يديك في الدوائر الصفراء، رجاء؟
    Parayı şifoniyere koyar mısın lütfen? Open Subtitles لذلك هل بالإمكان أن تضع المال على الخزانة؟
    6:45 de uyanır, 6:50 de kahvesini koyar. Open Subtitles أنها تستيقظ في 6: 45, تضع على القهوة في 6: 50
    Tabiat ana tartışmaz; o sadece kuralları koyar ve sonuçları tanımlar. TED الطبيعة الأم لا تتفاوض؛ تقوم فقط بوضع القواعد وتصف العواقب.
    Trafiği azaltıp bir parka bir bank koyar ya da yeşil bir alan oluştururlar. TED هكذا ربما يستطيعوا الحد من حركة المرور، بوضع مقاعد الحديقه ، أو بعض المساحات الخضراء
    Kim bunda yıl sonra benim kafama ödül koyar ki? Open Subtitles من سيضع جائزة على رأسي بعد كل هذه السنوات؟
    Kim bir intihar notunun imza kısmına gülen surat koyar ki? Open Subtitles من يقوم بالتوقيع على ورقة إنتحار ويضع وجهٌ مبتسم بحق الجحيم؟
    Bombacı çıkışı tellemiş, bu da onu "deli, ama aptal değil" categorisine koyar. Open Subtitles المفجر ايضا وصل‏ باب الفتحه بمفجر القنبله مما يضعه في مكانة المجنون و ليس الغبي
    - Teşekkür ederim Anita. Biraz da atıştırmalık bir şeyler koyar mısın lütfen? Open Subtitles هلا وضعتي بضعة وجبات خفيفة من فضلك؟
    Evliliğimizle ilgili konuşacakken. Karım ağzına jilet koyar... sonrada onu benim ağzıma verirdi. Open Subtitles زوجتي كانت ستضع موس حلاقة في فمها واعطاني اياها حين تبادلنا القبل خلال الزيارة الزوجية
    Hayatında bir kez olsun kendini kızının yerine koyar mısın? Open Subtitles هل لمرة واحدة فقط في حياتك تضعين نفسك مكان ابنتك؟
    Silahı eski yerine koyar, suçu eski kocana atarsın. Open Subtitles لزرع البندقية، ووضع إطار السابقين الخاص بك،
    Her Çarşamba, o, haftalık nakit damla alır arabasının bagajına, o koyar sonra kendini davranır Open Subtitles كل اربعاء يأخذ ماله الأسبوعي ويضعه في السيارة , ومن ثم يذهب يمتع نفسه
    Galiba senin durumunda da bu geçerli olacak, çünkü... modern adamların çoğu bilgisayarlarının altına bir not defteri koyar. Open Subtitles وهي هذه الحالة هنا لأن اغلب الرجال العصريين يضعون ملف سجلات في الكمبيوتر
    Bavullardan birine koyar mısın? Open Subtitles ضعيها في أحد الصناديق أيمكنك ذلك؟ أنا اريد تغليفها.
    Çaydanlığı ateşe koyar mısın cicim? Open Subtitles ضعِ الابريق على الموقد هلّا فعلتِ يا عزيزتي
    Bunları kavanoza koyar ve gerektiğinde kullanırdı. TED كانت تضعه في الجرة ثم تستخدمه عند الحاجة.
    Eğer bulursan onu posta kutuma koyar mısın? Open Subtitles اذا عثرت عليها، أتستطيع أن تضعها في صندوق البريد؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus