"söylediniz" - Traduction Turc en Arabe

    • قلت
        
    • قلتِ
        
    • أخبرتني
        
    • قلتم
        
    • قلتي
        
    • قلتَ
        
    • تقولين
        
    • أخبرت
        
    • قُلتَ
        
    • قلتما
        
    • قلتها
        
    • أخبرته
        
    • قلتى
        
    • قُلت
        
    • أخبرتنا
        
    Özür dilerim, uzaktaydım. Duyamadım. Hızlı aşçı olduğunuzu söylediniz, değil mi? Open Subtitles آسف، كنت هناك ولم أستطع سماعك هل قلت بأنك سريع بالطبخ؟
    Karınızı aradığınızda, ona Bayan Johnson'ın... eski sevgililerinizden biri olduğunu söylediniz mi? Open Subtitles على الهاتف، قلت أن الآنسة جونسون كان واحدا من السابقين الخاص بك؟
    İnsanoğlunun hiçbir zaman kendine neden yaşamayı hak ettiğini sormadığını söylediniz. Open Subtitles لقد قلت أن الإنسانية لم تسأل نفسها أبدا لماذا تستحق النجاة
    Bu ne şimdi? İlk ifadenizde Bronco'yu gece onda gördüğünüzü söylediniz. Open Subtitles بأقوالك الأولى، قلتِ بأنك شاهدتِ سيارة البرونكو عند الساعة 10 مساء.
    Bana gördüğünüz en kötü asistan olmadığımı söylediniz, hatırladınız mı? Open Subtitles أتذكر عندما أخبرتني بأنّي لست أسوأ طبيب مقيم على الإطلاق؟
    Dünyadaki en zeki insan olduğumu da ben söylemedim. Siz söylediniz. Open Subtitles انا لم اقل اني اذكى انسان على الارض, انتم قلتم ذلك
    İnsanoğlunun hiçbir zaman kendine neden yaşamayı hak ettiğini sormadığını söylediniz. Open Subtitles لقد قلت أن البشرية لم تسأل نفسها لماذا هي تتسحق البقاء
    Travmanın, amneziye neden olabileceğini siz kendiniz söylediniz. Evet öyle. Open Subtitles أنت بنفسك قلت أن هناك صدمةً قد سببت فقدان ذاكرته
    O kafiyeyi söylediniz de Bir, iki, üç, sıra bizde Open Subtitles قلت بأن القافية، واحد ، اثنان ، ثلاثة ، وقتنا
    Ziyaretleriniz boyunca karşılaştığınız tek zeki varlığın bizler olduğunu söylediniz. Open Subtitles قلت أننا الحياة الأخرى الذكية الوحيدة لقد واجهتموها فى رحلتكم
    İyileşeceğimi söylediniz ama yarım gün geçmeden açlık hissi geri geldi. Open Subtitles قلت أنـّي سأشفى , لكن بعد نصف يوم عاد الشره مُجدداً.
    Bakın, duruşmada bu lekelerin %100 yanıcı maddeden kaynaklandığına emin olduğunuzu söylediniz. Open Subtitles لقد قلت متأكداً بالمحاكمة بأن هذه البقع هي نتيجة مسرعات لتشعل الحريق
    Basın konferansında Caroline'in, Nobel'in isteğine karşı suç işlediğini söylediniz. Open Subtitles فى المؤتم الصحفى قلت ان كارولين قد اخطأت رغما عنها
    - Telefonda olduğunuzu söylediniz. - Evet, kontrol etmeye aramıştım sadece. Open Subtitles لقد قلت أنك كنت على الهاتف أجل لقد كنت أطمئن عليهم
    Bu ne şimdi? İlk ifadenizde Bronco'yu gece onda gördüğünüzü söylediniz. Open Subtitles بأقوالك الأولى، قلتِ بأنك شاهدتِ سيارة البرونكو عند الساعة 10 مساء.
    Gelmemi söylediniz. Saat 9:30'a randevu verdiniz. Open Subtitles لقد أخبرتني بالأمس أن أحضر إلى هنا لقد منحتني موعدا في التاسعة و النصف
    Dinleyin! Sizler hapishanenin buradan daha iyi bir yer olduğunu söylediniz. Open Subtitles أوه , أنتم يارفاق قلتم أن السجن أفضل من هذا المكان
    Her şeyin beş saniyede olduğunu söylediniz, değil mi? Open Subtitles قلتي أن الحادث بأكمله حدث في 5 ثوان, أليس كذلك؟
    Tamam ama bunun az önce yalan olduğunu söylediniz. Yalan mıydı? Open Subtitles حسنٌ ؛ و لكنكَ قلتَ بأنها كذبة ؛ أكانت كذلك ؟
    Bir şeyler duyduğunuzu söylediniz. Nasıl şeyler? Open Subtitles تقولين انك تعتقدين انك تسمعين اشياءا ما هى هذه الأشياء ؟
    Charleswheeler'e gey olduğunuzu hiç söylediniz mi? Open Subtitles هل أخبرت ، شارلز ويلر يوماً بأنك كنت شاذًّا ؟
    Siz de "çakrkeyif" oldugunu söylediniz. Open Subtitles إان كانت السيدة مانيون ثملة وأنت قُلتَ بأنّها كَانتْ سكرانة.
    Burada yiyeceğinizi söylediniz ve burada da yiyeceksiniz. Open Subtitles لن تذهبا الى أي مكان قلتما أنكما ستأكلان هنا و ستفعلان ذلك
    Kendiniz söylediniz. Bu hayat zaten hiç sizin olmadı ki. Open Subtitles أقصد , لقد قلتها بنفسك هذه الحياة لم تكن لك علي أيّة حال , أليس كذلك؟
    Dün aldığı kasetle ilgili geldiğimi ve durumun acil olduğunu söylediniz mi? Open Subtitles هلا أخبرته أن الموضوع متعلق بالشريط الذي استلمه بالبريد بالأمس، وأنه أمر عاجل؟
    Ama polis tarafından sorgulandığınızda onlara mahkumun eve 9:25'de döndüğünü söylediniz. Open Subtitles حين استجوبتك الشرطة ، قلتى أن السجين قد عاد فى التاسعة و 25 دقيقة
    Onu en son dün gece 20:30 civarında gördüğünüzü söylediniz. Open Subtitles قُلت لنا آخر مرّة رأيتها كانت حوالي 8: 30 البارحة؟
    Bize bir çok şey söyleyebilirdiniz ama kürtaj yaptırmamızı söylediniz, değil mi? Open Subtitles كان بإمكانك قول عدة أشياء لكنك أخبرتنا بأن نختار الإجهاض, صحيح ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus