Son spot ışığı da kapanmadan söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | لكن قبل أن يخبو نجمي هناك شيء واحد يجب أن أقوله |
Sadece dün olanlardan sonra söylemem gereken çok fazla şey var, çünkü... | Open Subtitles | إنه فقط بعد ما حدث البارحة لدي الكثير لأقوله |
Sana söylemem gereken bir şey var, ama nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | هناك شيء يجب أن أخبرك به و لكن لا أعرف كيف |
Muhtemelen şu anda beni görmek yada söylemem gereken şeyleri duymak istemiyorsundur. | Open Subtitles | من المؤكد أنك لا تريد رؤيتي الآن أو سماع ما أريد قوله |
Sana söylemem gereken bir şey var. Riley'nin yerini göstermem hakkında. | Open Subtitles | هناك شئ أريد أن أقوله لك لأنني جعلتك تشاهدين رايلي في ذالك المكان |
Daha bitirmedim. söylemem gereken birşeyler daha var. | Open Subtitles | لم أنته بعد هناك المزيد الذي يجب أن أقوله |
Bir şey yapmadan önce, sana söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | قبل أن تفعل أي شي.. هنالك شي يجب أن أقوله |
Söylemek istediğim, yani en başta söylemem gereken senin artık insandan da öte olduğun. | Open Subtitles | أعنى ما قصدت قوله ما كان يجب أن أقوله أنكِ أكثر من هذا |
Shelby,sana söylemem gereken bir çok şey var Ben birşeyler yaptım | Open Subtitles | شيلبي ، عندي الكثير لأقوله لك لقد فعلت شيئا |
Hâlâ söylemem gereken bir şeyler kaldığından eminim. | Open Subtitles | أنا متأكده أنه مازال هناك شيء متبقٍ لأقوله |
- Evet, çok isterim, ama benim de sana söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | كم يسعدني ذلك، لكن هناك ما يجب أن أخبرك به أيضاً |
Bilmen gereken bir şey var, sana söylemem gereken bir şey. | Open Subtitles | ثمة شيء عليكِ معرفته، شيء يجب أن أخبرك به |
söylemem gereken şeyler için fazla zamanım yok. | Open Subtitles | وليس لدي الكثير من الوقت لقول ما أريد قوله |
söylemem gereken şey, imparatorluğumunuzn hayatta kalmasını sağlayabilir. | Open Subtitles | لكن ما أريد قوله قد يضمن بقاء إمبراطوريتنا. |
söylemem gereken bir şey var ve bunu hepinizin önünde söylemek istiyorum. | Open Subtitles | لا يمكن أن ترحلوا عندي شيء أريد أن أقوله وأريد أن أقوله أمامكم جميعا |
Lütfen kenara çek, gizemim, söylemem gereken bir şey var, bu sefer neden kalmayı seçmedin? | Open Subtitles | توقف من فضلك، أنه لغزي هناك شيء أريد أن أقوله لماذا لا تختار هذا الوقت للبقاء |
General sana söylemem gereken birşey var. | Open Subtitles | أيها الجنرال لديَ شيئاً أريد أن أخبرك به |
Geciktirmeden söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء يجب أن أقول لكم دون مزيد من التأخير. |
Ama şimdi tek söylemem gereken bana saldırdığın sonra da benim tetiği çekmem. | Open Subtitles | والآن كل ما علي قوله أنك هاجمتني وسحبت مسدسي |
Ama sana söylemem gereken bir şey var ve şimdi söylemem daha iyi olur. | Open Subtitles | لكن ثمّة شيء عليّ أن أخبرك به الآن أفضل من لاحقًا. |
Sen söylemeden, benim sana söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | قبل أن تفعل. هناك أحرزنا شيء ولست بحاجة لاقول لكم. |
Bir şekilde seni arayacağım. söylemem gereken çok şey var. | Open Subtitles | . إسمعيني ، سأهاتفكِ بطريقة ما هناك الكثير أود قوله |
Sana söylemem gereken bir şey var. Kim olduğumuz hakkındaki gerçek. | Open Subtitles | يوجد شىء اريد ان اخبرك به عن حقيقه ماهيتنا |
Şimdi herşey bittiğine göre sana söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | بما أن كل شيء إنتهى الآن، هناك شيء أريد إخبارك به. |
- söylemem gereken şeyler var. | Open Subtitles | هناك أشياء يجب أن أقولها لك ربما لاترغب بسماعها. |
Eğer böyle hissediyorsan sana söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | اذا كان هذا هو شعورك اذا هنالك شئ يجب ان اقوله لك |