"sadece birkaç" - Traduction Turc en Arabe

    • فقط لبضعة
        
    • فقط بعض
        
    • فقط بضع
        
    • سوى بضع
        
    • فقط عدة
        
    • فقط القليل
        
    • فقط لعدة
        
    • مجرد بضع
        
    • فقط بضعة
        
    • مجرد بضعة
        
    • فقط عدد قليل
        
    • لبضع
        
    • قليلة فحسب
        
    • فقط لبعض
        
    • قليلة فقط
        
    Tek istedigim beni dinlemeniz, sadece birkaç dakika. Open Subtitles كل مااريدُه أَنْ تَستمعيُ لي. فقط لبضعة دقائق.
    Seni sadece birkaç defa gördüm, yani bunlar hafızamdan. Bir dakika. Open Subtitles نوعاً ما عليْ, انا رأيتكِ فقط لبضعة مرّات, لذا هؤلاء من الذكرى فقط.
    Bugün kalan 4 dakikam içerisinde, ben sadece birkaç öneride bulunabilirim. TED في الأربعة دقائق المتبقية لي اليوم، أستطيع أن أعطي فقط بعض الاقتراحات.
    Ortalama bir geliri baz alırsak yakınları sadece birkaç yüz bin dolar alacaktı Open Subtitles ،بافتراض متوسط الدخل ومتوسط الأعمار المتوقعة فإن ناجيهم سيستلمون فقط بضع مئات الألاف
    100 yıl içinde bu kıyı 20.000 boz balinanın öldürüldüğü, sadece birkaç yüz tanesinin kurtulduğu toplu katliama tanık oldu. TED لمدة 100 سنة، شهد هذا الساحل مذبحة، حيث قُتل أكثر من 20000 من الحيتان الرمادية، ولم يتبق سوى بضع المئات من الناجين.
    Ve Higgs alanı, ultra-yoğun Higgs halindeyken, bugünkünden sadece birkaç kez değil, milyarlarca kez daha yoğun, ve eğer uzay-zaman bu Higgs hali ile dolu olsaydı, tüm atomik madde çökerdi. TED و مجال هيقز, في حالة هيقز فائقة الكثافة, ليس فقط عدة مرات أكثر شدة عن اليوم, بي مليارات المرات, واذا كان الزمكان مليئا بحالة هيقز هذه, كل المواد الذرية سوف تنهار.
    21. yüzyılda bile ameliyat ekiplerindeki sadece birkaç kişi çalışmakta olan bir kalbi gerçekten görmüştür. TED وحتى في القرن الواحد والعشرين، فقط القليل ممن يعملون في فرق الجراحة قد رأوا قلبًا يعمل.
    Evet. Yo, sana taşınayım demiyorum,... ve bu olursa sadece birkaç günlüğüne olacak,... ama şu anda yazıyor olmam gerektiğini hissediyorum... Open Subtitles نعم، لا يعني ذلك بأنني أريد الإنتقال للعيش معك، ذلك سيكون فقط لبضعة أيام
    Şey, sadece birkaç dakikalığına ve sonra onlar da alışeriş merkezine geri geldiler. Open Subtitles حسناً فقط لبضعة دقائق و من ثم عادوا إلى مركز التسوق
    - Bundan hiç hoşlanmayacaklar. - sadece birkaç günlüğüne. - Nihayet. Open Subtitles لن يتفقوا معكِ على ذلك ذلك فقط لبضعة أيّام
    sadece birkaç genç, kaybolmuşlardı. Open Subtitles أوه لقد كانوا فقط بعض المراهقين لقد ضلوا.
    Ama Akeelah 21 puan önde ve sadece birkaç harfi kaldı. Open Subtitles لكنها متقدمة ب 21 و لديه فقط بعض الحروف المتبقية
    Yarışa sadece birkaç dakika kaldı. Isınmalar tamamlanmış olmalı. Open Subtitles فقط بعض الدقائق للذهاب الاحماء يجب ان يكون انتهي
    Benim ağrıyor ve sadece birkaç iyi pozisyon var. Open Subtitles أنا لديّ وهو يؤلمني مثل شخص وضيع, هنالك فقط بضع مواضع مريحة
    Haftada sadece birkaç gece ama yine de iyidir. Open Subtitles فقط بضع ليالٍ في الأسبوع، لكنه ما يزال يعمل
    Fakat asıl güzel olan kalıplar sadece birkaç yüz dolardı. TED لكن الشيء العظيم هو أن هذه النماذج لا تتكلف سوى بضع مئات من الدولارات.
    sadece birkaç ağaç, kaya ve bir grup marabut. Open Subtitles فقط عدة أشجار و صخور و مجموعة من نباشي القمامة
    Operasyonel hatalar nedeniyle sadece birkaç oyun kaybetmiş. TED خسر فقط القليل بسبب الأخطاء التشغيلية في الحاسوب.
    sadece birkaç dakika veya birkaç saatliğine burada kalabilirler fakat bu ve benzeri hayvanlar, yaşadıkları denizi terkedip karaya çıkma cesaretini göstermiş ilk hayvan türleri olabilirler. Open Subtitles يمكنها البقاء فقط لعدة دقائق أو ساعات ولكن مخلوقات كهذه ربما كانت الأولى بين جميع المخلوقات الاخرى بالخروج من البحر والمجازفة على الشاطئ
    Bu kutsal yerden sadece birkaç yüz metre ileride! Open Subtitles مجرد بضع مئات الأمتار من هذا المكان المقدس
    Bu jenerasyonların her biri sadece birkaç mili saniye alır. TED وكل جيلٍ يستغرق فقط بضعة أجزاء من الألف من الثانية.
    O kadar geçmişe dönmenize gerek yok. sadece birkaç hafta öncesi... Geçen 20 Ekim mesela. Open Subtitles لن أطلب منك أن ترجعى اٍلى الوراء كثيرا مجرد بضعة أسابيع ، يوم 20 أكتوبر
    Uranyum atomunun kırılma gücünü sadece birkaç bilim adamı biliyordu. Open Subtitles فقط عدد قليل من العلماء يعرفون الطاقة الناتجة من إنشطار ذرة اليورانيوم.
    Pekala sadece birkaç geceliğine, ve bana fazla bir seçenek bırakmadın. Open Subtitles حسنٌ، سيدوم الأمر لبضع ليالٍ فحسب، ولمْ تتركي لي خيارات أُخرى.
    sadece birkaç haftalığına. Sorun olmadığına emin misin? Open Subtitles إنه لأسابيع قليلة فحسب هل أنتِ متأكدة من أنكِ بخير؟
    sadece birkaç gönüllü daha gerekiyor. Open Subtitles أحتاج فقط لبعض الأشخاص الأشداء ولكن، لا أدري
    Bu gördükleriniz, yeni ürünler yapmak için petrolden üretilen plastikten vazgeçip bizim ürettiğimiz plastiği kullanmaya başlayan firmalardan sadece birkaç örnektir. TED وهذه أمثلة قليلة فقط عن الشركات التي تشتري البلاستيك الخاص بنا عوضاً عن البلاستيك الأولي لصنع منتجاتهم الجديدة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus