"sende" - Traduction Turc en Arabe

    • لديك
        
    • معك
        
    • فيك
        
    • تملك
        
    • عندك
        
    • لديكِ
        
    • دورك
        
    • حصلت
        
    • تحتفظ
        
    • معكِ
        
    • تملكين
        
    • بكِ
        
    • لديكَ
        
    • فيكِ
        
    • تمتلك
        
    Amaç sende olan bir şeye ihtiyacı olan herkes ile ticaret yapmak değil. TED فلا يجب أن يكون الهدف القيام بالأعمال مع كل من يحتاج ما لديك.
    İstediğin kadarını say. sende ne kadar varsa, bende dört fazlası var. Open Subtitles . عُدها كيفما شئت على قدر ما لديك ، لدي أربعة أضعافها
    İki tavuğun varsa, devlet birini alıp olmayana verir, diğeri sende kalır. Open Subtitles ولو كان لديك دجاجتين، ستأخذ الدولة واحدة، وتعطيها لرجل ليس لديه دجاج
    Herhalde nakit sıkıntısı var. Hey, ne kadar var sende? Open Subtitles من الممكن أن تكون محتاجة للنقود كم معك من النقود؟
    Sana niye anlattığımı bilmiyorum ama sende onun gücünü görüyorum. Open Subtitles لاأعرف لما أخبرك بهذا الان ،عدا أني أرى قوتها فيك
    Çünkü yanlış anlama ama bu kadar hırpalayacak fizik sende yok. Open Subtitles لأنه مع كامل إحترامي لا تملك القوة الجسديّة لإحداث هذا الضرر
    sende var olan sahip olduğun Tanrı'nın bağışlamış olduğu dayanma gücü onda bulunmamakta. Open Subtitles عندك القوّة حياتك المستمدة من الله مُنحت لك وهذه قوّة لا يملكها هو
    Bence sende doğuştan gelen eşsiz bir insanların içindeki tuhaflığı çıkarma yeteneği var. Open Subtitles أعتقد أن لديكِ الهبة الفريدة من نوعها تلك التي تظهر الغرابة بنظركِ للآخرين
    Tıbbi kayıtlarımızın ve doğum sertifikalarımızın olduğu kutu sende, değil mi? Open Subtitles لديك الصندوق الذي فيه بطاقاتنا الصحية و شهادات ميلادنا، أليس كذلك؟
    Annem bu yüzden mi sende iş kafası yok diyor? Open Subtitles هل لهذا السبب تقول أمي بأنه ليس لديك عقل للعمل؟
    sende cevaplar var insan. Sen artık yalnızca soruyu arıyorsun. Open Subtitles لديك كل الأجوبة أيها الأنسان أنت تبحث عن السؤال فقط
    Rhonda, emin ol sende basit bir şeyi alıp güzelleştirme kabiliyeti var. Open Subtitles روندا أنت فعلاً لديك موهبة لعمل أشياء بسيطة ولكن جميلة بنفس الوقت
    Bunu yaptığını biliyorum ve sende kanser ya da iktidarsızlık... olmadığını varsayıyorum. Open Subtitles أعلم بأنك فعلتها قبلاً وأفترض بأنه ليس لديك السرطان أو العجز الجنسي
    Beni affet, hayatım. Ama görünüşe göre sende gay erkek penisi var. Open Subtitles حسناً ، سامحني ، عزيزي لكن يبدو أن لديك قضيب رجل شاذ
    Dökümün bitmiş bir kopyası sende nasıl olabilir ki? Hâlâ yazılıyor. Open Subtitles كيف يكون معك نسخة من المحادثة المكتملة وهي لا زالت تُكتب
    Pekâlâ, sert çocuk. Anlaşılan bilinen metotlar sende işe yaramıyor. Open Subtitles حسناً أيها العنيد يبدو أن الطرق الطبيعية لا تفلح معك
    Ay ruhu sana dokundu. Hayatından bir parça sende kalmıştır. Open Subtitles لقد باركتك روح القمر، اذا فهناك بعضا من روحها فيك
    Güven bana, lemur. Benim güvenlik yetkim sende olsaydı, sen de sayardın. Open Subtitles وثق بي أيها القرد اذا كنت تملك تصريحي الأمتي ,كنت لتفعل ذلك
    Bahsettiğin endişe falan, okulda o tip şeyler yoktu sende. Open Subtitles عندما يتهجاك القلق لم يكن عندك هذا الهراء فى المدرسة
    O mutluysa ben de mutluyumdur. Kredi kartı sende mi? Teşekkürler. Open Subtitles لو كان سعيداً فأنا سعيدة, تعلمين؟ هل لديكِ تلك البطاقة الإئتمانية؟
    Tek notayı bile değiştirmek neşeyi kedere dönüştürür. Sıra sende. Open Subtitles تغيير نوتة واحدة يمكنها أن تغير البهجة إلى حزن،إنه دورك
    Şimdi sıkışık bir durum biliyorum Honey ama sende yetenek var. Open Subtitles أعرف بأنّك تحت الضغط الآن لكن هوني, لقد حصلت على المهارات
    Söylemeni istediğim şey şu... Zarfın hala sende olduğunu görüyorum. Open Subtitles مايكل، أنا يمكنني أن أرى بأنّك ما زلت تحتفظ بالظرف
    Diğer silah sende. O yüzden sen de onunla git. Open Subtitles ،وأنتِ معكِ المسدس الآخر الوحيد لذا يجب عليكِ الذهاب معه
    sende böyle bir cevher olduğunu bilmiyordum, seninle gurur duyuyorum evlat. Open Subtitles انني فخورة بك يا أبنتي لم اعلم انك تملكين روح المغامرة
    Biraz çılgın, normal kızlardan farklı ama sende bir şeyler var. Open Subtitles مجنونة قليلاً، ومختلفة ..عن أيّ فتاةٍ عادية .ولكن هنالك شيءٌ بكِ
    Evet sende buğday dolgulu var ve boşaltmak istiyorsun. Kadife yastığın kılıfıyla değiştirebilirim. Open Subtitles إذا لديكَ بعض الحنطة السّوداء تريد تفريغها يمكنني مبادلتك بعلبة من الوسائد المخططّة.
    sende hayranlık duyduğum bir kadın görüyorum ki bu durum pek sık olmaz. Open Subtitles ما أراه فيكِ هو إمرأة أكن لها الاحترام الأمر الذي لا يحدث أحياناً.
    sende hepimiz gibi küçük doğdun... ama seninle ilgili tek şey doğruydu- sen Matador olmak için doğmuştun! Open Subtitles لقد وُلدت صغيرا كبقيتنا ولكنك كنت تمتلك شيئاً حقيقياً خالصاً لقد وُلدت كقاتل للثيران كمصارع للثيران

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus