Ernest, sen ve işbirlikçin Celestine, inanılmaz sayıda suçla itham ediliyorsunuz. | Open Subtitles | ايرنيست، أنت شريك سيلستين و متهمون بعدد لا يحصى من الجرائم |
Onun profiline çok uyan başka bir suçla karşılaşınca da bir kez daha onu aramaya başlamış ve bu sefer de California'daki bir hapishanede olduğunu öğrenmiştim. | Open Subtitles | و بعد ذلك وجدت جريمة تناسب ما فعل سابقًا لذلك قمت بالبحث عنه مرة أخرى، و في هذه المرة و وجدته في سجن أخر في كاليفورنيا |
Devam et. Kendin hariç herkesi suçla. | Open Subtitles | استمر هكذا ألقي اللوم على الجميع عدا نفسك |
Kirasını vaktinde ödemediği için oğlunu suçla. | Open Subtitles | لوم أبنك لعدم دفعه إيجاره في الوقت المناسب |
— suçla savaşan bir tavşan olabilir. — Yahut cana yakın bir kaplumbağa. | Open Subtitles | يمكنه أن يكون أرنباً مُكافحاً للجريمة أو سلحفاة جديرة بالحب |
Telefon kayıtları onu yirmiye yakın suçla ilişkilendiriyor ama biri bile cinayet değil. Uzun bir süre buralarda olmayacak. | Open Subtitles | المكالمات الهاتفية كافية لربطه بـ 20 تهمة جنائية مختلفة هذا من دون حساب جريمة القتل، سيسجن لفترة طويلة جداً |
Eğer seni rahatlatacaksa, gerçeklere inanmayan herkesi suçla o zaman. | Open Subtitles | واذا جعلك هذا تشعرين بأفضل لومي جميع من لم يصدق الحقيقة |
Onu yargılama, çavuş. O yaşlı, yalnız bir kadındı. Birini suçlayacaksan, beni suçla. | Open Subtitles | لا تقسو عليها أيها الرقيب، لقد كانت عجوز وحيدة، إن كان لابد وأن تلوم شخصًا، فلومني. |
Eğer birazını halledebilirsek suçla daha iyi durumda savaşmış gözükürüz, değil mi? | Open Subtitles | إن نجحنا في أقل من ذلك.. فسنقوم بعملٍ أفضل مع الجرائم التي لدينا ، صحيح ؟ |
suçla Mücadele Birimi'ymiş. Neredeyse bir aydır, şehri kasıp kavuran çete savaşlarını engellemek için uğraşıyor olsaydık, dediklerini düşünebilirdim. | Open Subtitles | وحدة مكافحة الجرائم الكبرى, لو كنا نوقف جرائم كبرى مثل العصابة التي تسرق المدينة منذ أشهر |
Suç kulübündeniz, tıpkı satranç kulübü gibi ama suçla ilgileniyoruz... | Open Subtitles | نحن في نادي الجريمة، كنادي الشطرنج لكن فقط هناك جريمة.. |
Devam et. Kendin hariç herkesi suçla. | Open Subtitles | استمر هكذا ألقي اللوم على الجميع عدا نفسك |
Tabii ya. Kurbanları suçla sen! Kafasına biraz Nike fırlat. * | Open Subtitles | طبعاً ، ألقِ اللوم على الضحايا، ارميحذاءعلىرأسه.. |
Onun ölümü için birini suçlayacaksan, onu öldürenleri suçla. | Open Subtitles | تريد لوم احد على موته فقط لم أولئك الذين قتلوه |
İstersen etrafındaki herkesi suçla dur, ama sonuçta sorumluluk alıncaya kadar hiçbir şey işe yaramayacaktır. | Open Subtitles | يمكنك لوم الجميع ولكن في النهاية الى ان تأخذ المسؤولية بنفسك لن ينجح اي من هذا |
suçla savaş biriminize çalışmaya gelmeden önce onu evlat edinen ailesini kaybettiğini de bilmelisiniz. | Open Subtitles | أنهُ فقد والديه بالتبني قبل أن يأتي للعمل في وحدتكم المكافحة للجريمة |
Eğer doğruysa suçla ilgisiz bir şey olmalı. | Open Subtitles | حسنا ان كان ذلك ما حصل فهو غير ضروري للجريمة |
Neden oraya gönderilmiştim emin değildim çünkü herhangi bir suçla sorguya çekilmemiştim. | TED | لم أكن واثقة لماذا تم إرسالي إلى هناك، لأنه لم يتم توجيه أي تهمة إلي في أثناء التحقيق. |
Cadıları suçla. İnsanların onları sinir bozucu bulmasına şaşmamalı. | Open Subtitles | لومي السحرة، لا عجب أن الناس ينزعجون منهم. |
Eğer birini suçlamak istiyorsan, onu öldüren şeyi suçla. | Open Subtitles | إذا أردت أن تلوم أحداً فلم ذلك الشئ الي قتلها |
Bizi değil, elektrik idaresini suçla! | Open Subtitles | لا تلقوا باللوم علينا القوا باللوم على الاشتراكات |
Canavarları değil işimi suçla. Ve trafiği suçla. | Open Subtitles | قم بلوم العمل, وليس التوحّش, وحركة المرور |
Bu doğru değil. Eğer birisini suçlayacaksan, beni suçla. | Open Subtitles | هذا ليس صحيحاً ، إذا أردتي اللّوم ، لوميني أنا |
Bu kılın kanıt olmasına izin vermeyen yargıcı ve bu kılın temyizde kullanılmasına izin vermeyen yargıcı suçla. | Open Subtitles | عليك أن تلومي القاضي الذي لم يعتبرها دليلاً و القاضي الذي لم يسمح بالإستئناف |
Bir Denizci subayını elinde yeterli delil olmadan ağır bir suçla suçlamanın içerdiği olası sonuçları hakimin sana haber verdiğini kabul etmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تقر بأن ممثل النيابة العسكرية أعلمك بالعواقب المحتملة لاتهام ضابط بحري بجريمة كبرى دون دليل قاطع |
Suçlayacaksan Esther'i suçla. Benim tek isteğim değiş tokuş etmek. | Open Subtitles | لُم (إيستر) إن أصررت، لكنّي ما أسعى إلّا لإتمام صفقة |
İnsanlar açken suçla mücadele etmelerini nasıl bekleyebilirsin ki? | Open Subtitles | وبالاضافه كيف تتوقع ان يحربو الجريمه وهم جائعين |