"tarif" - Traduction Turc en Arabe

    • وصفه
        
    • تصف
        
    • الوصفة
        
    • أصف
        
    • الوصف
        
    • تصفه
        
    • وصفته
        
    • وصفتها
        
    • بوصف
        
    • تصفين
        
    • وصفاً
        
    • تصفي
        
    • تصفيه
        
    • أصفه
        
    • يوصف
        
    Tabii, elinde gerçek bir silah yoktu, tarif edilen silaha benzer şekilde siyah bir nesne tutuyordu. TED الآن، نحن لم نستخدم مسدس حقيقي في يده لذلك كان معه شيء اسود في يديه كان مشابه للمسدس الذي تم وصفه
    O kadar kötü bir tat ki kelimelerle tarif edilemez ama çizilebilir. TED طعم سيء جدًّا لا يمكن وصفه بكلمات، ولكن يمكن رسمه.
    Yine bir kere daha, onun hayalleri, içinde yaşadığımız dünyayı tarif ediyordu. Open Subtitles بث واضح ومره اخري رؤياه تصف بالضبط العالم الذي نعيش فيه الان
    Yani tarif basittir: İpek çözeltisini alıyorsunuz, boşaltıyorsunuz ve... ...proteinin toplanmasını bekliyorsunuz. TED وهكذا فإن الوصفة بسيطة: تأخذ محلول الحرير، تصبه، ثم تنتظر البروتينات لتتجمع ذاتيا.
    Bu gece seninle tekrar çalışmanın beni ne kadar heyecanlandırdığını tarif edemem. Open Subtitles ولا أستطيع أن أصف لك, كم أنا مُتحمس للعمل معك مُجدداً الليلة
    Richard, onlarla ilgili hikâyeleri kendisine anlatmamı isterdi, sonra onların mimiklerini... tam olarak benim tarif ettiğim gibi yapardı. Open Subtitles ريتشارد سيكون لي ان اقول له قصصا عنهم، ومن ثم عنيدا تقليد لهم بالضبط، فقط من الوصف بلدي.
    Bu kelimeyi kullandığınızda neyi tarif ettiğinizi hatırlıyor musunuz? TED هل تتذكر ما كنت تصفه عندما استخدمت تلك الكلمة؟
    Enid White'ın mahallesindekiler... ilan asan beyaz bir erkek görmüşler... ama davanın çektiği tüm medya ilgisine rağmen... onu tarif edemiyorlar. Open Subtitles الشهود في حي إينيد وايت يقولون انهم قد يكونوا رىوا رجلا يضع الملصقات و لكن لا أحد منهم يستطيع وصفه
    Adamı beyaz, gözlüklü, asker tıraşlı siyah ceket giyen tıknaz biri olarak tarif etti. Open Subtitles وصفه كذكر أبيض يلبس نظارات ووشعره قصير وممتلئ الجسم ويلبس سترة سوداء
    Sayid Michealin tarif ettiği yere geldiğinde sadece koca bir boşlukla karşılaştı. Open Subtitles وصل سعيد في المخيم الذي وصفه مايكل فقط ليجده فارغا
    Yalnız geçen iki sene önce, kendini tarif ediyor olabilirdin. Open Subtitles حسناً ما عدا السنتين الماضيتان أنت يمكنك أن تصف نفسك
    40 bin yıllık insanoğlu dilinde bu ilişkiyi tarif edecek kelime olmaz mı? Open Subtitles لست أدري، 40 ألف سنة من تحاور الشعوب، وما من كلمة تصف علاقتنا.
    Onları tarif ettiğin gibi ayrı bir şekilde açmadım ve açabileceğime emin değilim. Open Subtitles لم يسبق لي ان فعلت ذلك ولا يمكنني تأكيد ان افتحه كما تصف
    Denemek istediğim yeni bir tarif var. Penthouse pilici. Open Subtitles هناك تلك الوصفة التي لطالما أردت تجربتها، إنها تسمى دجاج السقيفة
    Başkalarının yaptığı, ama benim yapamadığım şeyleri tarif etmek için mi? Open Subtitles أصف ما لا أستطيع أن أفعله لأناس يشاهدونه ؟
    İkincisi de... külotlarınızı tarif edebilir misiniz? Open Subtitles وثانيا اممم هل من الممكن ان تعطيني الوصف لهم؟
    Albay Lawrence'ı değil, beni tarif ediyorsunuz. Open Subtitles هذا انا من تصفه يا سيدى وليس كولونيل لورنس
    Bu kaybın verdiği fiziksel acıyı tarif eden kızların tweetlerini okudum, yiyemiyor, uyuyamıyor ve yürüyemiyorlardı. TED قرأت تغريدات كما وصفته الفتيات بأنه كالألم الجسدي جراء هذه الخسارة. وكيف أنه ليس بمقدورهن الأكل أو النوم أو المشي.
    Bu program daha önce tarif ettiğim değerler, sistemler ve yetenekler üçlemesi ile başlıyor. TED ويبدأ هذا المنهج بهذه الثلاثية التي وصفتها سابقا وهي القيم، النظم والمهارات.
    Bundan 150 yıl önce, anatomistler çok dikkatli bir şekilde barsağı tarif ettiler -- burada barsak duvarının bir modelini görüyorsunuz. TED الآن منذ 150 عام استطاع علم التشريح ان يقوم بوصف دقيق جدا لجدار المعدة .. وها هو واضح على الصورة
    Onu bu alışkanlıktan vazgeçirmeliyiz. tarif ettiğin yaratığı çıkaramadım. Open Subtitles نحن يجب أن نثنيها عن هذه العادة مما تصفين
    Bayan! Bölgeyi taramak için saldırganı tarif edebilir misiniz? Open Subtitles حسناً سيدتي، يجب أن تقدميِ وصفاً للجاني لدورية الشرطة
    Um, oh! Rica etsem evinizi tarif edebilir misiniz? Open Subtitles هل من الممكن أن تصفي لي الإتجاهات إلى بيتك
    tarif ettiğin şey çok olağandışı değil, özellikle de aşırı derecede güçlü bağ varsa. Open Subtitles و ما تصفيه ليس شيء غير مألوف خاصّة إذا كانت هناك رابطة قويّة غير عاديّة
    Şimdi hepinizden yapmanızı istediğim şey size tarif edeceğim memeliyi düşünmeniz. TED ما أريد منكم فعله الآن هو أن تفكروا فى الحيوان الثديى الذى سوف أصفه لكم.
    Bir kökene bile tarif edilemez bir acı ve işkence edeceğini söyledi. Open Subtitles قالت أنّه سيُنزل ألمًا لا يوصف وعذابًا حتّى بالنسبة لمصّاص دماء أصليّ.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus