"yağmurdan" - Traduction Turc en Arabe

• المطر
• الأمطار
• مطر
• المطرِ
• بالمطر
• أمطار

Sizin kullandığınız kadar büyük değil ama bizi yağmurdan koruyor.
أعرف أنه ليس بجودة بيتك الكبير لكنّه سيحمينا من المطر

Yağmur geldiğinde, hassas duvarlarımızı yağmurdan korumak için acele ediyoruz.
عندما يأتي المطر نسرع لنغطي جدراننا الهشة ضد المطر

Ancak her yıl, yağmurdan dolayı sel problemimiz var.
لكن كل سنة، لدينا مشاكل فيضانات بسبب المطر.

Bir saçak altından diğerine koştum. yağmurdan kaçmaya çalıştım.
أدخل واخرج الى الطرقات محاولة الابتعاد عن المطر

Kötü haber, ayıcıklar. Hava durumu yağmurdan başka birşey göstermiyor.
أخبار سيئة أيتها الدببة، توقعات الطقس ستكون الأمطار بعد الأمطار

Bu bulutta yağmurdan başka bir şey yok. Sence eve dönmeli miyiz?
لا شيئ فى هذا سوى المطر اعتقديجبعليناالعودهللمنزل.

Kulağa ilginç geliyor, en azından ben yağmurdan korunurken.
لقد بدا كلامك مثير على الأقل أثناء إبتعدادى عن المطر

yağmurdan seni duyamadım.
انا اسف . لم اسمعك بسبب هذا المطر.فلتتدخلي من فضلك

Ve çocuklar, yağmurdan etkilenmeden camdan çatının altındaki parkta oyunlar oynayacak.
وسيلعب الاطفال في متنزه مظلل من المطر بسقف من البلور

Ama çok seksiydin. yağmurdan sırılsıklamdın.
لكنكِ كنتِ مثيرة جداً، لقد كنتِ مبتلة تماماً من المطر

yağmurdan sonra balıklar neden yüzmeyi bırakıp birikintilerin üstünde kalakalır?
لماذا الأسماك تتوقف عن السباحه عند هبوط المطر ؟

Ormandaki bebekler gibiler, her anlamda. yağmurdan kurtulacak kadar zekilerse bir şey olmaz.
حسناً، سيكونوا على ما يرام إذا عرفوا كيف يتجنبون المطر.

Donuyorum. yağmurdan dolayı üşütmüş olmalıyım.
أشعر بالبرد، لا بد أن نزلة البرد أصابتني بسبب المطر

Trampetler ve marşlar eşliğinde... bir tabut, bir bayrak ve onu yağmurdan koruyan plastik muşamba...
طبول مكبوتة و موسيقى جنائزية تابوت و علم مغطى بالبلاستيك لحمايته من المطر

Ve akıllı bir adamın onu yağmurdan çıkaracak kadar zekası vardır.
أجل، والشخص العاقل لديه وعى كافى ليبقى بعيداً عن المطر

Şimdilik pek güneş yok ama yağmurdan da korur.
لا توجد شمس حارقه الآن نعم لكنها تقيك من المطر أيضا

"yağmurdan dışarı çıkamıyoruz, soğuktan da top oynayamıyoruz. "
لا يمكن الخروج بسبب المطر ولا يمكن اللعب بسبب البرد

Temellerin yarım kalıp, yağmurdan hasar görmesini istemem.
لا أريد صب الأساسات، وبعدها يفسدها المطر قبل تشطيبها.

O nehirde ancak çok sık bir yağmurdan sonra yüzülebilir ve çok güçlü bir şaman tarafından korunmakta.
أترى، يمكنك السباحة في النهر بعد هطول الأمطار الغزيرة جداً، وهو محميٌ من قبل قوة الشامان،

Dün gece yağmurdan dolayı, bu yol oldukça kayganlaşmıştı.
الطريق كان أملس جداً .من مطر الليلة الماضية

Yapmayın, hayatta yağmurdan daha beter şeyler de var.
أوه، هيا،هناك أشياء في الحياةِ أسوأ مِنْ المطرِ.

Taşınma ve yağmurdan zarar görmüş dosyalar. İnanılmazsın.
رجال نقل و ملفات متضرره بالمطر أنت غير معقول

Fırtına ve sağanak yağmurdan bahsediyorum.
أتحدث عن رياح عكسية و أمطار غزيرة