Amerika Bağdat'a girerse ilk yapacakları şey bankalarımıza saldırmak olacak. | Open Subtitles | إن غزت أمريكا، بغداد أول شيء سيفعلونه هو سرقة بنوكنا |
İlk yapacakları şey adımı çalışan listesinde kontrol etmek olacak. | Open Subtitles | أوّل شيءٍ سيفعلونه هو التحقق من معلوماتي مُقابل قائمة الموظفين. |
Ne yapacakları konusunda bir fikrim yok. Burada diken üstündeyiz. | Open Subtitles | لا ادري ما الذي سيفعلونه نحن الآن نجلس على برميل بارود |
Ve bundan sonra yapacakları hakkında en ufak bir fikrim yok. | Open Subtitles | والجيش الفرنسي في دعوته. لااحد يعرف ما الذي سيفعله بعد ذلك؟ |
Anne, herkes yapacakları şeyleri söyleyip duruyor ve hiç yapmıyorlar. | Open Subtitles | تعرفين يا أمي؟ أحيانا كثيرة يقول الناس أنهم سيفعلون أشياء في حياتهمو لا يفعلونها أبدا أبدا |
Onlara birçok maddî mal bırakırsak tek yapacakları kavga etmek olur ve birbirlerinden nefret ederler. | TED | إذا تركنا لهم الكثير من الماديات، فسيكون الشجار كل ما يفعلونه وسيكرهون بعضهم البعض. |
Eğer beni yakalarlarsa bana ne yapacakları konusunda bir fikrin var mı? | Open Subtitles | الديك اي فكرة عما سيفعلوه لي اذا علموا ذلك ؟ |
Onları kızdırırsanız ne yapacakları bilinmez. | Open Subtitles | ليس هناك شىء شديد الأثر لما يمكن أن يفعلوه حينما تغيظينهم |
İlk yapacakları bu sazlığı yakmak olacak. | Open Subtitles | ما سيفعلونه لاحقا هو اشعال النار في هذا القصب |
Ona ne yapacakları konusunda hiç bir fikrim yok. | Open Subtitles | لا أعلم ما الذي سيفعلونه بها لو تمكنت من رؤيتها مجددا |
Bu bir şey ifade etmiyor çünkü inşa edenlerin buraya indikten sonra yapacakları ilk şey arka tarafa hava ve göçükler için ikinci bir şaft... | Open Subtitles | لأن أول شيء كان البناؤون سيفعلونه بعد النزول هنا هو حفر منفذ آخر من أجل الهواء في حال انهيار النفق. |
Burayı elinizden aldıklarında yapacakları ilk şey bu olacak, kızım. | Open Subtitles | هذا أول شيء سيفعلونه. حالما يأخذون المكان من تحت أيديكم يا فتاة، |
Tek yapacakları evinizi altüst etmek olur ve işimiz gecikir. | Open Subtitles | كل ما سيفعلونه هو أن يقتحموا منزلك ويؤخروا إتفقانا |
İlk yapacakları şey karını ve çocuklarını evden şutlamak olacak. | Open Subtitles | أول ما سيفعلونه سيبتزون زوجتكَ وأطفالك خارج البيت |
Martin'e yaptıkları şey buydu, bana da yapacakları şey bu olacak. | Open Subtitles | إنه ما فعلوه لـ مارتن ما كانوا سيفعلونه لي |
Bu birşey ifade etmiyor çünkü inşa edenlerin buraya indikten sonra yapacakları ilk şey arka tarafa hava ve göçükler için ikinci bir şaft... | Open Subtitles | حسنا , ها هي , إنها لا تبدو منطقية بسبب أن أول شيئ سيفعله البنائين بعد النزول إلى هنا صنع مخرج ثانوي للهواء |
Ve bundan sonra yapacakları hakkında en ufak bir fikrim yok. | Open Subtitles | لم أكن قادرة على. ما الذي سيفعله بعد ذلك؟ |
Tek şey bize yapacakları gibi seni boğazlamaları gerekmiyor. | Open Subtitles | هناك فرق وحيد، أنّهم لم يقوموا بذبحك مثلما سيفعلون لنا |
Asıl soru, bombalarla ne yapacakları. | Open Subtitles | لكن السؤال الآن ماذا سيفعلون بالمتفجرات؟ |
Kasabadan ayrıldıklarında birbirlerine ne yapacakları umurumda değil. | Open Subtitles | أنت تفهم أنه لا يهمني ما يفعلونه بعد مغادرة المدينة |
AIDS konusunda yapacakları, her konuda yaptıkları şey olacak. | Open Subtitles | لذا ما يفعلونه بالإيدز هو نفس ما يفعلونه بأي شيء آخر |
Öğrenirlerse bana ne yapacakları hakkında en ufak bir fikrin var mı? | Open Subtitles | هل لديكي اي فكرة عما سيفعلوه بي اذا اكتشفوا ذلك ؟ |
Ya sana ne yapacakları hakkındaki sırrı sana söylersem? | Open Subtitles | ماذا لو أخبرتك سراً ، عما يريدون ان يفعلوه بكِ ؟ |
Aileni biri hastalanırsa ne yapacakları konusunda konuşurken falan duydun mu peki? | Open Subtitles | هل تتذكرين ما إذا كان والداك تحدثا عن ما سيفعلانه إذا أصبح أحدكم مريضا جدا؟ |