"yukarıdan" - Traduction Turc en Arabe

    • الأعلى
        
    • أعلى
        
    • الطابق العلوي
        
    • من فوق
        
    • الاعلى
        
    • بالأعلى
        
    • العليا
        
    • اعلى
        
    • إرتفاع
        
    • فوق هناك
        
    • أعلي
        
    • أعجوبة
        
    • جهات عليا
        
    • الأسفل
        
    • يراها معظمنا
        
    Bu eylem, bu gayri resmi, aşağıdan yukarıya gelişen ihlal eylemi, yavaş yavaş, yukarıdan aşağıya doğru olan politikaların dönüşümünü başlattı. TED بذلك الفعل ذلك الخرق الغير رسمي، للقوانين الذي بدأ من الأسفل نحو الأعلى، قد بدأ بالفعل بتحويل سياسة الأعلى نحو الأسفل.
    Şey... bir zamanlar biri eski yüce kralların yukarıdan bizi gözetlediğini söylemişti. Open Subtitles حسناً أخبرني أحدهم أن عظماء الملوك السابقون هناك في الأعلى يشاهدوننا بإستمرار
    "Asansör gözlü" bir iş arkadaşınızın, sizi yukarıdan aşağı süzmesi. Open Subtitles زميل مع عين فاحصة تنظر إليك من الأعلى إلى الأسفل
    Bu sırada da yukarıdan aşağıya çalışan bir işlev yalnız olduğuna karar verip ten rengi aramaya, veya canının sıkıldığına karar verip bir oyuncak aramaya karar verebilir. TED في نفس الوقت، بعض الأمور من أعلى لأسفل ربما يقرر أنه وحيد ويبحث عن طبقة جلدية، أو ربما يقرر أنه يشعر بالملل ويبحث عن لعبة ليلعب بها.
    İşte buradasınız. Bunlar yukarıdan kalanlar. Fincanları nereye koydunuz, sizi hayvan herifler? Open Subtitles هاقد جئتم، هذا ماتبقى في الطابق العلوي أين وضعتم الأكواب يا حيوانات؟
    Doğru. yukarıdan aşağıya arayacağız. Greg, aramayı sen ve ben yapacağız. Open Subtitles صحيح سنبدا من الأعلى الى الاسفل غريغ انت وانا سنقوم بالبحث
    Bazı şeyleri saklamasan iyi olur çünkü, hoşuna gitse de gitmese de, güzelce anlaşmamız için yukarıdan emir var. Open Subtitles حسـناً، الأفضل أنـك لم تـرجع أي شيئ، لأنك أحببت هـذا أو لا، لقـد أمـرنـا من القوى الأعلى بالعمـل جيداً
    yukarıdan aşağıya olan sürecin aşağıdan yukarıya doğru dönüşümünü bugün ben bir umut olarak görüyorum. TED الآن هذه الرحلة من الأسفل إلى الأعلى لتحويل الأعلى إلى الأسفل هي حيث أجد الأمل اليوم.
    Gördüğünüz taş kuyruklu yıldızın yüzeyinde duruyor ve yukarıdan güneş vuruyor. TED ما ترونه هنا هو صخرة على سطح المذنب، حيث تسطع الشمس من الأعلى.
    Aynı yaşantı, göz açıp kapayana kadar merdiveni kilitliyor ve merdiveni yukarıdan terk ediyor. TED نفس هذه التجربة تندفع بسرعة بغمضة عين، وتخرج من الأعلى.
    Işığın tek bir kaynaktan, yukarıdan gelmesini bekler. TED فهي تتوقع أن تأتي الإضاءة من مصدر وحيد، لتضيء من الأعلى.
    Herkesin yukarıdan gelen emirleri takip etmesi beklenirdi. TED كان يفترض بالجميع أن ينفذوا الأوامر التي تأتي من الأعلى.
    Bu yüzden benim yanıtım, liderliğin aşağıdan gelmesi derektiğidir, yukarıdan değil. TED لذا فجوابي سيكون أن على القيادة أن تأتي من الأسفل وليس من الأعلى.
    Bugün odak gücünü yukarıdan aşağıya düzgünce değiştirerek bu çizgiden kurtaran geliştirilmiş lenslere sahibiz. TED لدينا اليوم عدسات متطورة تمكننا من التخلص من الخط من خلال تغيير القوة المركزية من الأعلى باتجاه الأسفل.
    Bu aslında bir yüzme havuzu, yukarıdan doğal ışık geliyor. TED هذا حوض سباحة والأضواء الطبيعية تأتي من أعلى.
    Ama bundan sonra mesaj yukarıdan aşağıya iletilmeyecek. TED ولكن لم تعد الرسالة تذهب فقط من أعلى لأسفل.
    Çoktan yukarıdan baskı var üzerimizde. Open Subtitles هناك بالفعل الكثير من الضغط من الطابق العلوي
    Buz tavan mavi ve yeşil parlıyordu çünkü güneş çok yukarıdan buzların üzerine doğru geliyor ve hepsini aydınlatıyordu. TED كان الجليد بالسقف يعكس لمعانا أزرق و أخضر لأنّ أشعة الشمس القادمة من فوق من بعيد كان تشعّ من خلال الجليد و تضيؤه كلّه.
    Ve belki aramızdaki azizlerden biri bize yukarıdan bir mesaj gönderebilir. Open Subtitles وربما أحد القديسين هنا ? .90 يود أن يقدم كلمة من الاعلى
    Bir daha da yukarıdan bahsettiğini duymayayım. Open Subtitles لا أريد أن أسمع المزيد عن الغرفة التي بالأعلى في الجنة
    yukarıdan emir geldi.: General Yang'ı beklemeyin. Open Subtitles هناك قرار من السلطات العليا لا تنتظر الجنرال يانج
    Ve seçilmiş kişi yukarıdan gelecek ve bizi büyük selden o kurtaracak. Open Subtitles والرجل المخطار سوف يهبط من اعلى وسوف يكون منقذنا من الفيضان العظيم
    Yüzeyden yaklaşık 1.6 km yukarıdan uçacağız. TED سوف نحلق على إرتفاع ميل واحد من سطح الكوكب
    Siz bazen, oradan veya buradan veya yukarıya yukarıdan aşağıya ve... Open Subtitles أحيانا تقفز من هناك،أو من هنا، أو من فوق هناك...
    Hey! Yardımına ihtiyacım var. Ve yukarıdan gelen bir telefon konuşması var personel bağlantılı. Open Subtitles أنا بحاجة للمساعدة هنا تلك المكالمة كانت من أعلي
    Eğer mavi gezegenimizi yukarıdan uzayın derinliklerinden... görme şansını elde etmiş olsaydınız... Open Subtitles إذا ما كتب لكم أن تعيشوا لتروا ...أعجوبة كوكبنا الأزرق .... من أعماق الكون
    Bu emir yukarıdan geldi. Size herhangi bir şey olmasını istemem. Open Subtitles صدرت من جهات عليا لا أريد أى شئ يحدث لك
    Yine de, yukarıdan bakılınca, güya Tanrı tarafından, her şey bir anda birbiriyle uyumlu hale gelir. Open Subtitles حتى التى يراها معظمنا كما لو كانت من صنع الرب . وكل شىء فجاءة يتناغم مع بعضة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus