ويكيبيديا

    "أحبه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sevdiğimi
        
    • severim
        
    • Bayıldım
        
    • sevdim
        
    • hoşuma
        
    • sevmiyorum
        
    • bayılıyorum
        
    • hoşlanıyorum
        
    • aşık
        
    • hoşlanmıyorum
        
    • sevdiği
        
    • sevmedim
        
    • severdim
        
    • sevdiğim
        
    • çok seviyorum
        
    Onu sevdiğimi biliyorsun, ama ona olan aşkımın sana zarar vermesini asla istemedim. Open Subtitles أنتي تعلمين أني أحبه, لكني أبدا لم أقصد أن أحبه لأسبب لك الألم
    - Bu manzarayı hep çok sevmişimdir. - Ben de severim, doktor. Open Subtitles ـ لقد أحببت هذا المشهد جدا ـ أنا أيضا أحبه يا دكتور
    Evet. Bayıldım. Galiba eve giderken bunu giyeceğim. Open Subtitles أنا أحبه في الحقيقة، أعتقد أنا سألبسه للبيت
    Onu sevdim, çünkü beni zorladı aramaya ve neşeye tutunmaya. TED إنني أحبه لأنه أجبرني على إيجاد البهجة و التعلق بها.
    Konuya böyle de bakabilirsiniz ama bu benim hoşuma gitmez. Open Subtitles لكن المرء يضر البعض و هذا ما لا أحبه كثيراً
    Kimseyi aşağılamadım. Hıyar herif bana resim sevgimi sordu, ben de sevmiyorum dedim. Open Subtitles الوخزة سألني ، إذا ما كنت أحب الرسم لقد قلت بأنني لا أحبه
    Cristal içene kadar şampanya sevmezdim. Artık bayılıyorum. Open Subtitles لم تكن تعجبني الشامبانيا حتى تذوقة البلور الأن أحبه
    Herif akıllı, komik, kibar ve ben ondan çok hoşlanıyorum. Open Subtitles فالرجل ذكي و مضحك و تقليدي و أنا أحبه كثيراً
    Onu sevdiğimi sanıyordu ama sevmiyordum, onun sevdiği gibi değil. Open Subtitles لقد ظن بأنني أحبه لكنني لم أفعل ليس كما أحبني
    Babamın saatini falan çalmadı. Ona ben verdim. Onu sevdiğimi sanmıştım. Open Subtitles لم يسرق ساعة والدي، لقد أعطيتها له كنت أعتقد بأنني أحبه
    Atıştırmaya bayılırım. Neleri sevdiğimi bilirler. Kahvaltıda ne yemeyi severim çocuklar? Open Subtitles وهم يعرفون ما أحب، مالذي أحبه على الفطور يا رفاق ؟
    Onu kardeşim gibi severim; ama saçma sapan tasarılar kurmuş. Open Subtitles أني أحبه كأخ لي لكن الرجل يتحدث عن لعبة أغبياء
    - Hiç de bile. - Yok, nazik severim ben. Ulu Tanrım! Open Subtitles أحبه ناعماً، يا إلهي أي شخص أخر كان سيظن أنك تحظين بالنشوة
    Harika, değil mi? Cömert para harcayıcısı, Bayıldım! Open Subtitles الأمريكيين أريد ذلك الشيء إنه باهظ الثمن أنا أحبه
    Ofisimdeki pek çok şeyle uyumsuz olsa da ona Bayıldım. Open Subtitles برغم أنه يتعارض مع كل شيء بمكتبي، فأنا أحبه
    Harika, bunu sevdim. Düşündüğümden uzun sürerse söylüyorum sana bunu anlarım. Open Subtitles رائع ، أحبه منذ وقت طويل لم أخبرك بما أشعر به
    Tamamen yeni bir açıdan düşünmem gerekiyor ama bunu sevdim. TED ويجب أن أفكر بطريقة جديدة لأقوم به، لكنّني أحبه.
    Çok sevgi dolu biriydi, sevecendi bu da çok hoşuma gidiyordu gerçekten. Open Subtitles نعم, لقد كانت رقيقة جداً، وهذا ما أحبه تعلمان بأنني أحب ذلك
    Ondan nefret etmiyorum, sadece sevmiyorum ki bu da oldukça farklı. Open Subtitles إنني لا أكره، إنني فقط لا أحبه وهو أمر مختلف تماماً
    İşimi eskiden de severdim, ama Tanrım, şimdi bayılıyorum. Open Subtitles أحببت عملي من قبل, لكن يا إلهي, أنا فعلاً أحبه الآن
    Herkesten daha çok hoşlanıyorum. O benim en iyi arkadaşım. Open Subtitles أحبه أكثر من أي شخص آخر إنه أفضل صديق لي
    Ama genelde böyle bir orgazm yaşamam için adama aşık olmam gerekir. Open Subtitles لكن كي أحظى بهزة جماع كهذه مع شخص يجب أن يكون أحبه
    Beni öpmesinden hoşlanmıyorum. Onu gönder, anne! Open Subtitles أنا لا أحبه أن يقبلني إجعليه يذهب، يا أمي
    Belki de üniforması yüzündendi ama onu sevmedim. Open Subtitles ربما كان ذلك ناجم عن زيه الرسمي لكنني لم أحبه
    Bu, çok sevdiğim bir şekil. Bradley, Petrie ve Dumais. TED هذا الشكل الذي أحبه : برادلي و بيتري و دوماي
    Bilimde buna dair size binlerce örnek verebilirim fakat aralarında birini çok seviyorum. TED وأستطيعُ إعطاءكم ألف مثال عن ذلك في العلم، ولكن هناك مثالٌ أحبه حقًا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد