Gittiği her bir mülteci kampında eli silahlı askerlerle uğraştı. Askerler, dokuz yaşındaki ağabeyim Mark'ı asker yapmak istiyorlardı. | TED | وفي كل مخيم، إضطرت أن تواجه الجنود الذين أرادوا أن يأخذوا أخي الكبير، مارك، ذو التسع سنين وجعله جندي. |
Geminin batmasını istiyorlarsa... içine sadece hoş bir bomba koyalım. | Open Subtitles | إذا أرادوا تدمير تلك السفينة لنضع قنبلة قوية فى داخلها. |
Çünkü "bir casus bile kabiliyetli bir avukat edinebilir"i göstermek istiyorlar. | Open Subtitles | لأنّهم أرادوا أن يظهروا أنّه حتّى الجاسوس يحصل على محام مُقتدر |
Çocuklar hoşgeldin komitesi hazırlamak istedi ama bu daha sonra. | Open Subtitles | الزملاء أرادوا تشكيل لجنة للترحيب بك ولكن هذا سيتم لاحقاً |
Ve konuşmak isterlerse, daima dinlemeye hazırımdır. Bir Balık Tanrısı'nın işi budur. | Open Subtitles | وإذا أرادوا التحدث، فأنا مستعد دائما للاستماع هذا هو عمل إله السمك |
Goa'uld ve konukçu istedikleri gibi, özgürce konuşma hakkına sahiptir. | Open Subtitles | الجوؤولد و المضيّف لديهم الحرية فى الكلام متى أرادوا ذلك |
Ancak bu sefer, kadınların yanında, onların başarılı olmasını isteyen erkekler vardı. | TED | وفي هذه الحالة، بجانب هؤلاء النسوة ساندهم رجال أرادوا أن يشهدوا نجاحهم. |
Ama ikinci soruda, beğenmiyoruz diyenlerin yarısı devam etmesini istediklerini söyledi! (Kahkahalar) Bir değişiklik farkettik. | TED | لكن جواب السؤال الثاني، نصف الذين لم تعجبهم الحركة أرادوا أن تستمر لاحظنا أن هناك تغيير |
O kadar çok seviyorlarmış ki onu dünyadaki tüm tehlikelerden korumak istemişler. | Open Subtitles | كانوا يحبون لدرجة أنهم أرادوا حمايته من جميع الأخطار الموجودة فى العالم |
Onlar gibi olmamı istiyorlardı.: Saygın, çalışkan, bir ev ve bir aile. | Open Subtitles | لقد أرادوا أن أكون مثلهم محترم و أعمل بجد و لدى عائلة |
Bu heriflerin hepsi, sporcu olmak istiyorlardı aynı senin gibi. | Open Subtitles | كل هؤلاء الرجال أرادوا أن يكونوا رياضيين مثلما كنت تماماً |
Bu yüzden onlara, tıp fakültesini geçmek istiyorlarsa birlikte çalışmaları gerektiğini tavsiye edeceksin. | Open Subtitles | لذا ستنصحهم أنهم إن أرادوا النجاح في كلية الطب، عليهم أن يعملوا سوية |
Ama diğer yandan, yaşamak istiyorlarsa çuvallama lüksleri hiç yok. | Open Subtitles | ولكن إذا أرادوا أن يعيشوا لا يمكنهم إفساد كل شيء |
Mutfakta ocakta pişen akşam yemeğinin kokusunu duyabilecekleri normal bir ev istiyorlar. | TED | أرادوا أن يعيشوا في منزل طبيعي حيث يشمون رائحة العشاء في الفرن في المطبخ |
Şimdi uzak bir yerde tatil yapmak istiyorlar ve oraya uçmak istiyorlar. | TED | الى قضاء عطلات خارج القارة .. او خارج حدود الوطن فقد أرادوا الطيران |
Ve tabii ki sadece aptallar burada çalışmak istedi. | TED | وفي النهاية، الأغبياء فقط هم من أرادوا العمل. |
Ne zaman isterlerse, tişörtümü kaldırıp damgayı göstererek beni aşağılamak istediler. | Open Subtitles | أرادوا أن أعرف أنه حيثما شاءوا يمكنهم رفع قميصي وتشويه سمعتي |
Bilmek istedikleri şey şuydu: Bu insanlar anatomik ve yapısal olarak bizimkinden farklı beyinlere mi sahiplerdi? | TED | أرادوا أن يعرفوا هل يمتلكون هؤلاء الأشخاص عقول مختلفة هيكلياً وتشريحياً عما يمتلكه بقيتنا؟ |
Sorumluluk almadan evin tüm konforunu yaşamak isteyen üç adam. | Open Subtitles | ثلاث رجال، أرادوا كل منافع المنزل بدون أي من المسؤوليات |
Ve aslında oldukça eğlendim bazı insanların sadece makinelerin sorumlu olmasını istediklerini görünce. | TED | وحقيقةً لقد كنت مستمتعًا برؤية أن هناك عدد من الأشخاص أرادوا أن تكون الآلات فقط هي المسؤولة. |
Onu tımarhaneye göndermek istemişler ama babası... | Open Subtitles | أرادوا إرساله إلى مستشفى للأمراض العقلية |
İnsanlar dışarı çıkmaktan korkup eve kapandı. Herkes bu deliliğin bitmesini istiyordu. | Open Subtitles | بقى المواطنون فى منازلهم خائفين من الخروج، أرادوا أن ينتهى هذا الجنون |
Sadece bebeklerimizi isteselerdi, bizleri kan kaybından ölmeye terk ederlerdi. | Open Subtitles | لقد أرادوا أطفالنا و كان بوسعهم تركنا ننزف حتى الموت |
Ama bu hikayeyi kullanıyorum çünkü gerçekten bana yardım etmek istediler. | TED | ولكني ذكرت هذه الحكاية لأنهم أرادوا بالفعل تقديم يد العون لي. |
Onlar da bunun parçası olmak istemiş, olanları görmek istemişlerdi. | Open Subtitles | لذلك أرادوا أن يكونوا جزءاً من الحدث، أرادوا أن يعرفوا ماهيـة هـذا السلاح الـذى يتم تحميله |
İnsanların çoğu sonsuza kadar burada kalmak istiyor. | TED | العديد من الأشخاص أرادوا البقاء هنا إلى الأبد. |
İsteseler büyüteç altındaki bir böcek gibi izleyebilirler. | Open Subtitles | يراقبونى مثل حشرة تحت المجهر إذا أرادوا ذلك |