Ama Size söz veriyorum lig bittiginde onu tarih etmis olacagiz. | Open Subtitles | لكني أعدكم انه بنهاية هذا الموسم سوف نكون قد كتبنا تاريخاً |
İkinci dönem için oy verirseniz bayanlar, baylar, size söz veriyorum: | Open Subtitles | صوتوا لي في المرحلة القادمة و سيداتي سادتي ، أعدكم بهذا |
Bir daha böyle kaçmaya çalışırsanız sizi temin ederim buna pişman olursunuz. | Open Subtitles | محاولة للهروب من هذا القبيل مرة أخرى، وأنا أعدكم سوف يندم عليه. |
Size büyük sırrın sözünü vermiştim ve sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | أنا أعدكم بأنّ السرّ العظيم وأنا لن نقوم بتخييب ظنّكم |
Akşam yemeği vardiyasında çalışıyor şimdi, bir şey için söz veremem. | Open Subtitles | أنه مشغول حالياً أنه الآن وقت العشاء لذا, لا أعدكم بشئ |
Bir daha bana veya aileme yaklaşacak olursanız yemin ederim bu sefer ıskalamam. | Open Subtitles | لو اقتربتم مني أو من عائلتي مجدداً أعدكم, المرة القادمة لن أخطئ التصويب |
İnanın bana 2 konuda bana söz vermelisin | Open Subtitles | حسنا ، أنا أعدكم لكن يجب أن الوعد لي شرطين |
Bu ülkeyi satanları açıklayıp kamuoyuna açıklayacağıma ve söz veriyorum, ve buna devam edeceğime söz veririm. | Open Subtitles | أعدكم أن أفضح وأستمر في فضح الناس الذين باعوا هذا البلد |
Bayan en iyi şekilde tedavi olacaktır. Size söz veriyorum. | Open Subtitles | السّيدةستحصلعلىأفضلعنايةممكنة ، أعدكم بهذا. |
Duyduğum iyi niyet ve dostluk sözlerinden etkilenmiş ve hatta müteessir olmuş olarak Size söz veriyorum, bir zamanlar düşmanımız ama şimdi demeye cesaret edebilirim ki dostumuz olan bu ulusa karşı ülkemin politikasını değiştirmek için elimden gelen gayreti göstereceğim. | Open Subtitles | أعجبت أو تأثرت بكلمات الموده و الصداقه التي سمعتها و أعدكم أني سأبذل قصارى جهدي |
Çünkü Size söz veriyorum yaşlı adamı bulduğumda, bizzat kendim becereceğim! | Open Subtitles | لأنى أعدكم عندما أجد والدكم سأزج به فى السجن شخصياً. |
Ama Size söz veriyorum... çok yakında bir gün, sokakları bunlardan silinip süpürülmüş halde göreceğiz. | Open Subtitles | ولكن أعدكم أن يوماً ما قريباً سنرى الشوارع نظيفة. |
Öğle yemeğine su tankları dolmuş olacak, Bay Hersch. Sizi temin ederim. | Open Subtitles | الخزانات ستكون ملأى بحلول وقت تناول طعام الغداء، سيد هيرش، أنا أعدكم. |
Sizi temin ederim, hiçbirimiz siyahi veya Cumhuriyetçilerden nefret ederek doğmuyoruz. | TED | أعدكم لا أحد منا يخرج من الرحم وهو يكره السود أو الجمهوريين. |
Tam olarak nasıl olduğunu bilmiyorum, ve sizi temin ederim ki bu salgın ile hiç bir ilgim yok. | TED | و الآن لا أعرف كيف حدث هذا, و ليس لدى أى شىء لفعله, أعدكم بذلك. |
Hiçbir şeyin sözünü veremem ama insanlar bu tür şeylerden paralar kazanıyor. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أعدكم بأي شيء لكن الناس يجنون مالاً من أشياء كهذه |
Önemli bir şey öğrendiğimiz anda bunu duyacak ilk kişiler sizler olacaksınız. Size bunun sözünü veriyorum. | Open Subtitles | و في أقرب وقت ممكن سنتعرف على أشياء أكثر و سوف نطلعكم على ذلك، أعدكم |
Elimizden geleni yaparız ama etrafta bu kadar insanla, söz veremem. | Open Subtitles | سنقوم بأفضل ماعندنا، مع وجود كل هؤلاء الناس لا أعدكم بشيء |
Bir söz veremem, ama elimden geleni yaparım. | Open Subtitles | لا أعدكم بشئٍ ولكنَّني سأرى ما بوسعي فعله |
Anladım, anladım. yemin ederim, bir daha asla komik numaralar yapabilen bir hayvandan yapılmış giysi giymeyeceğim. | Open Subtitles | فهمت ، فهمت ، أعدكم ألا ألبس أردية من حيوانات بإمكانها فعل حيلة رائعة |
Siz onu hasta etmediniz. İnanın bana. Bütün bebekler hasta olur. | Open Subtitles | أنتم لم تحطموها , أعدكم كل الاطفال يمرضون |
Sana söz veririm, Evan'ın hayatı boşa değildi. | Open Subtitles | أعدكم لن تذهب حياة إيفان هدراً |
Ve umarım bu hayal gücünüzü baştan çıkarmıştır çünkü size söz verebilirim bu mesele, böyle bir devrimin olup olmayacağı değil ne zaman olacağı. | TED | كما آمل أن هذا سيدفعكم للتخيل, لأنني أستطيع أن أعدكم أننا لسنا بصدد هل ستحدث هذه الثورة أم لا بل متى ستحدث |
Sizlere sözüm olsun, bu bugüne kadar en çabuk zaferimiz olacak. | Open Subtitles | أعدكم بأنه سيكون الانتصار الأسرع لنا على الإطلاق |