ويكيبيديا

    "أعطيت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • verdin
        
    • vermiştim
        
    • e
        
    • verilen
        
    • verildi
        
    • verdiniz
        
    • vermişsin
        
    • vermiş
        
    • verir
        
    • a
        
    • verirsen
        
    • verdiğin
        
    • ye
        
    • verdiğimi
        
    • verirsem
        
    Dostum Mac'e iç ticaret tavsiyesi verdin değil mi Trevor? Open Subtitles عندما أعطيت لماك معلومة تداول سرية يا تريفر، الم تفعل؟
    Bu sabah üniformalı bir polis olan Jenkins'e para verdin. Open Subtitles وفي وقت سابق اليوم أعطيت بعض النقود لشرطي النظام جنكينز
    Meclis üyelerine bir miktar vermiştim ancak onlar programı durdurdular. Open Subtitles لقد أعطيت الرقم المطلوب للكونغرس، ولكن لسوء الحظ صوتوا لإيقافي.
    Bu, üniversite tarafından bana verilen deneysel bir ilaç ve duyularımı karıştırdı. Open Subtitles لقد كانت تجربة طبية أعطيت لي من الجامعة و قامت بالعبث بحواسي
    Bu ruh sopası bana, amigoluğun babası Herkie Herkimer tarafından bizzat verildi. Open Subtitles هذه عودة الروح أعطيت لي من قبل والد التشجيع نفسه هكير هيركيمير
    Kendi kendinize bir emir verdiniz. Korku aklınızı başınıza toplamanızı sağlamış. Open Subtitles .لذا فقد أعطيت لنفسك أمر .الخوف جعلك تعود لرشدك
    Sonuçta, yeni bir çocuğun var ve en güzel yıllarını teşkilata verdin. Open Subtitles أنا أعني، عندك طفل جديد و أعطيت الكثير من السنوات الجيدة للوكالة
    O çocuğa bütün paranı mı verdin? Open Subtitles هل أعطيت ذلك الطفل كل المال الذى كان معك ؟
    Yaşlı serseriye bir trençkot verdin değil mi? Open Subtitles أنت من أعطيت هذا المتشرد المعطف أليس كذلك ؟
    Kayik kiralayan adama neden sahte isim verdin? Open Subtitles قل لي، لماذا أعطيت اسم خطأ إلى عامل المراكب؟
    Yani, ihtiyara Patlat Şekerleri verdin diyelim, her yeri köpük yapıp batıracaktır. Open Subtitles ,إذا ما أعطيت الكِبار حلوى الغازيات قد يُصابوا بالـ"رغاوي" أو سكتة دِماغية
    Soğukkanlıydım, daha önce birçok kez doktorlara bu bilgiyi vermiştim ama bu defa farklıydı. TED كنت غير مكترث، بعد أن أعطيت هذه المعلومة للعديد من الأطباء عدة مرات من قبل، ولكن هذه المرة كانت مختلفة.
    Af edersiniz, telefon bana olabilir, merkeze bu numarayı vermiştim. Open Subtitles عفواً قد تكون هذه المكـالمة لي أعطيت المكتب الرئيسي هذا الرقم
    Bu hastalıklara karşı geliştirdiğimiz güvenlik hisleri bize verilen medyadın bilimden ayıklayıp sunduğu modellere dayanır. TED كل أحاسيسنا بالأمن عن هذه الأمراض تأتي من نماذج أعطيت لنا، حقا، بالعلوم المرشحة من الإعلام.
    Bu ateş ilk olanı. Bu ateş, ejderler tarafından insanlara verildi. Open Subtitles هذه النار كانت النار الأولى لقد أعطيت للبشر من قبل التنانين
    Bu sene kapıcıya, ne kadar bahşiş verdiniz? Open Subtitles كم أعطيت لمالك العمارة كهدية عيد الميلاد ؟
    Onların bana verdiği çanta, bu. Çantayı da kondüktöre sen vermişsin. Open Subtitles هو الواحد أعطوني، الواحد قالوا بأنّك أعطيت إلى قائد الفرقة الموسيقية.
    Evet. Sanırım mısırlarını Calvera'ya vermiş olmayı isterdin, hıı? Open Subtitles نعم ، أظن أنك بطريقة ما تمنيت لو أنك أعطيت المحاصيل إلى كالفيرا
    Belki verir, verirmeye devam edersem yola gelirsin diye düşündüm. Open Subtitles ظننت بأنه ربما إذا أعطيت وأعطيت وأعطيت ربما ستغير رأيك
    - Marni Hunter'a tırmanma dersleri verdiğinizi gösteren kredi kartları extreleri var. Open Subtitles لدينا ايصالات بطاقة ائتمانية تظهر بانك أعطيت مارني هانتر دروساً في التسلق
    Ve herkes bilir ki, Almanlar'a küçük bir şey verirsen örneğin çalışma odası veya Avusturya daha büyük şeyler isteyeceklerdir. Open Subtitles و الجميع يعلمون بأنك إذا أعطيت الألمان شيئاً صغيراً كغرفة الدراسة أو النمسا ينتهي الأمر برغبتهم بالحصول على شيء كبير
    Eğer yabancı ülkelere tehlikeli maddeler verdiğin ortaya çıkarsa vatana ihanetle suçlanırsın. Open Subtitles لو اكتشفنا أنّك أعطيت مواد خطيرة لمُواطنين أجانب، فإنّك ستُواجه تُهم خيانة.
    Oğluna da söyledim. Nicky'ye parayı kendi elimle verdim. Open Subtitles لقد أبلغت ابنك و أعطيت نيكي النقود بنفسي
    Eğer yüzüğü kime verdiğimi bilseydiniz yüzüğü kimin için verdiğimi bilseydiniz, yüzüğü neden verdiğimi bilseydiniz, yüzükten ne kadar zor ayrıldığımı ve yüzükten başka şey kabul etmediğini bilseydiniz... Open Subtitles ولو أنك عرفت من أجل من أعطيت الخاتم وأدركت لم أعطيته وكيف تركت الخاتم رغماً عنى اذ لم يقبل منى شيئاً سواه
    Eğer parayı onun kardeşine geri verirsem evime gidebilirdim değil mi? Open Subtitles إذا أعطيت المال لأخيها أستطيع الذهاب للمنزل؟ صحيح؟ صحيح؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد