O zaman yaşarım. Ama minnettarım, Shane. | Open Subtitles | سأعيش أطول منه إذا لكنني أقدّر نصيحتك ، شاين |
Durmayın, gülün. teşekkür ederim. minnettarım. | Open Subtitles | هيا إضحكوا , أنا أقدّر هذا الحقيقة هى , أننى هنا |
Bana karşı daha çekici görünmek istemeni takdir ediyorum, ama aslında... | Open Subtitles | أنا أقدّر أنّك تحاول أن تكون جذّاباً لأجلي لكن الحقيقة هي |
Bunu takdir ediyorum küçük kardeşine sıkça bakmanı da takdir ediyorum. | Open Subtitles | .. أقدّر لكِ ذلك وأقدّر لكِ كم اعتنيتِ كثيراً بأختكِ الصغيرة |
Teklif için teşekkür ederim, ama bu aralar fazla yoğunum. | Open Subtitles | إنني أقدّر لك عرضك هذا، ولكنني مشغول للغاية هذه الأيام |
Bana en kısa zamanda dön. teşekkürler, dostum. Şimdiden sağ ol. | Open Subtitles | عاود الاتصال بي حالما تستطيع شكراً يا صديقي، أقدّر لك ذلك |
Pekala, buna müteşekkirim, çünkü seninle çok iyi vakit geçiriyorum. | Open Subtitles | حسناً، أنا أقدّر لكَ ذلكَ. لأنّي أقضي وقتاً ممتعاً معكَ. |
Oradan bir şey çıksaydı çok şaşırırdım. Yine de, bu girişimizden dolayı minnettarım. | Open Subtitles | كنتُ سأنذهل لو أنّك وجدّتَ شيئاً هناك، ولكنّي أقدّر المحاولة. |
Hey, gerçekten minnettarım. Tekrar teşekkürler. | Open Subtitles | أنا فعلاً أقدّر ما فعلته، شكراً لكِ مجدداً |
Odasıyla bu kadar ilgilendiğin için teşekkürler, Phoebe. Gerçekten minnettarım. | Open Subtitles | شكراً لإبقائكِ غرفته مُبهجة دائماً إنني أقدّر هذا تماماً |
Ajan Mulder, bu soruşturmaya getirdiğiniz farklı anlayış için size minnettarım ama tüm bu kuş hikayesi... | Open Subtitles | الوكيل مولدر، أقدّر الكياسة المختلفة أنت تواجه هذا التحقيق، لكن هذا شيء الطير الكامل؟ |
Benimle geldiğin için sana çok minnettarım. | Open Subtitles | هل يمكنني أن أقول لك كم أقدّر مرافقتك لي؟ |
Benim için uğraşmasını takdir ediyorum ama size nasıl yardımcı olacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | أقدّر كيف يضع رجلاً نفسه هكذا لأجلي، ولكنّي لا أعرف كيف أساعدكم |
Patronun beni öldürmeni söylüyor, sen de yapmaya çalışıyorsun, bunu takdir ediyorum. | Open Subtitles | رفيقكيطلبمنكأنتقتلني.. أنت تحاول تحقق ذلك، أنا أقدّر هذا |
Yapmaya çalıştığınız şeyi gerçekten takdir ediyorum, ama gereksiz. | Open Subtitles | أقدّر لكم حقاً ما تحاولون فعله لكنّ ذلك غير ضروري |
Şehirden geldiğin için teşekkür ederim. Seni yataktan kaldırdığım için üzgünüm. | Open Subtitles | ، أقدّر لك قدومك من البلدة . آسف لإيقاظك من فراشك |
Bu röportaj için çok teşekkürler. Çok zamanınızı almayacağım. | Open Subtitles | أنا أقدّر لك حقاً لقاء العمل هذا لن يستغرق ذلك كثيراً |
İlginiz için gerçekten müteşekkirim ve bugün geldiğiniz için teşekkür ederim. | TED | أقدّر لكم انتباهكم وشكرًا لكم على حضوركم. |
Bana biraz yardım edersen memnun olacağım. | Open Subtitles | . فلذا إن أمكنك تقديم القليل من المساعدة، فأنا أقدّر هذا |
Müziğe kendi bakış açını kattığın için çok minnettar olduğumu, ancak gerçekten ve dürüstce bu şarkının kötülüğe teşvik ettiğini düşündüğümü söyleyecektim . | Open Subtitles | أريد القول أني أقدّر إضافة أفكاركِ بشأن الموسيقى، لكن بصراحة شديدة أشعر أننا نعيث فساداً |
Ve senin gibi pisliklerin onunla dalga geçmesi hiç hoşuma gitmiyor. | Open Subtitles | وأنا لا أقدّر محاولات بعض المغفلين مثلك للتسلية فيها |
Benim için böyle endişelenmene sevindim, ama belki de istediğim kızın o olduğundan emin değilimdir. | Open Subtitles | نعم ، أقدّر إهتمامك لكن ربما لست متأكد من أن تلك هي الفتاة التي أريد |
Şu adi kızlara derslerini vermeni gerçekten takdir ettim. | Open Subtitles | أقدّر لك حقاً تلقين هاتين الفتاتين اللئيمتين درساً |
- Formunuzu görebilir miyim efendim? - Sağol dostum gerçekten çok iyisin. | Open Subtitles | نعم يا سيدي، دعني أرى شكلك شكرا يا رجل، أقدّر هذا حقا |
Size saygı duymakla arzulamanın arasında kaldım. | Open Subtitles | ..ولأنني أحترمك و أقدّر الرغبة التي تلهميني .إياها |