Dün tüm günü beraber geçirdik ama bir şeyler yanlışmış geliyor. | Open Subtitles | لقد أمضينا البارحة مع بعضنا لكن الأمور لا تبدو كما يجب |
Bu işi yapmak için son birkaç ayımızı eğitimde beraber geçirdik. | Open Subtitles | لقد أمضينا الشهور القليلة الماضية سويةً نتدرب على القيام بهذا العمل |
Durun, durun halimize bakın, adada bir gün geçirdik ve şimdiden birer hayvanız. | Open Subtitles | توقفوا انظروا إلينا، أمضينا يوماً واحداً على هذه الجزيرة وقد أصبحنا مثل الحيوانات |
Hayır. Enerjimizin çoğunu parayı takip etmeye harcadık. Seyahat kayıtlarına daha fazla odaklanmalıydık. | Open Subtitles | لا, أمضينا معظم وقتنا في تعقب النقود كان علينا التركيز على سجلات السفر |
- Yıldönümümüzü orada geçirmiştik. - Tek yaptığın televizyon izlemekti! | Open Subtitles | لقد أمضينا عيد زواجنا هناك كل الذي فعلته أنت مشاهدة التلفاز |
Dört saat boyunca bize mühendisler ve tasarımcılar arasında oluşması gereken jargondan bahsedildi. | TED | لقد أمضينا أربع ساعات نستمع إلى شرح عن الكلمات التي يجب أن تبنى بين المهندسين و المصممين. |
Bayanlar oy hakkımız için mücadele ederek onlarca yıl geçirdik. | Open Subtitles | لقد أمضينا العقود في القتال, من أجل حقنا في التصويت. |
İkimiz de hayatımızı kaderimizi aramakla geçirdik ve ben nihayet cevaplara eriştim. | Open Subtitles | أنتِ وأنا أمضينا حياتنا بأكملها نبحث عن قدرنا، وأنا أملك الجواب أخيرًا. |
Kimsenin konuşmadığı haftasonları geçirdik daha önce. | Open Subtitles | حسنا، أمضينا عطلة نهاية الإسبوع الماضي و لا أحد معنا لنتحدث. |
Çok güzel bir akşam geçirdik. Annen harika bir yemek hazırladı. | Open Subtitles | .لقد أمضينا ليلة جميلة .أمكي صنعت لنا وجبة رائعة |
- Teşekkürler, General. Burada iki güzel yaz geçirdik. | Open Subtitles | شكرا يا جنرال ، لقد أمضينا صيفين مبهجين هنا |
İkimiz de son 18 yılımızı bu kadını suçlayarak geçirdik. | Open Subtitles | أمضينا نحن الأثنين ال18 سنة الماضية ندين تلك المرأة |
O atı çok severdim. Agides'le birlikte sekiz yıl geçirdik. | Open Subtitles | كم أحببت ذلك الحصان، أمضينا ٨ أعوام مع بعض |
- Çok zevkli vakit geçirdik, değil mi? - Şeker gibi. | Open Subtitles | أمضينا وقت جميل الليلة الماضية ، صحيح وقت جميل جداً |
Şuna sadece birlikte biraz vakit geçirdik diyelim. | Open Subtitles | لا أقول سوى أننا أمضينا فترة من الزمن معا |
Hey, belki de o dükkanda bu yüzden o kadar çok zaman geçirdik. | Open Subtitles | لهذا ربما أمضينا وقتاً كبيراً فى هذا المتجر |
Bu yüzden çok vakit harcadık bu veriye anlam kazandırabilmek için ve bunu kullanan insanlar için. | TED | لذلك أمضينا الكثير من الوقت نفكر كيف نجعل تلك البيانات ذات معنى للناس الذين يستخدمونها. |
2.5 yıl araştırma yapmak, ve 1.5 yıl da bunu geliştirmek için harcadık. | TED | لقد أمضينا سنتين ونصف في إجراء الأبحاث وقضينا سنة ونصف أخرى في التطوير المتقدم |
Eğer doğru hatırlıyorsam tüm tatilimizi çıplak bir şekilde geçirmiştik. | Open Subtitles | إن لم تخنّي الذاكرة، أمضينا بقية الإجازة على طبيعتنا. |
Beraber harika zaman geçirmiştik değil mi? | Open Subtitles | لقد أمضينا أوقاتاً رائعة معاً , أليس كذلك ؟ |
Son 10 yıl boyunca yüzlerce genç Afrikalı bilim insanı ve hekime eğitim verdik. | TED | حيث أمضينا آخر عشر سنوات في تدريب المئات من شباب العلماء والأطباء الأفارقة. |
Sadece, birlikte çok güzel vakit geçiriyoruz. | Open Subtitles | انه ,.. لقد أمضينا وقتا طيبا حينما كنا سوية . تعرف؟ |
Ben hizmetçiydim ve çok iyi bir ilişkimiz vardı, beraber çok güzel vakit geçiriyorduk. | TED | كنت نادلة، وكان بيننا صداقة كبيرة، أمضينا وقتاً ممتعاً سوية. |
Belki de yatakta harcadığımız zamandan daha fazlasını yatak dışında da geçirirsek? | Open Subtitles | ربما لو أمضينا المزيد من الوقت معا بعيدا عن غرفة النوم الذي نقضي فيه الكثير من الوقت معا |
Karışım için bu adamın D.N.A'sından almış olsaydık derlemek için aylarımızı harcadığımız insan büyüme maddesine bulaşmış olabilirdi. | Open Subtitles | لا نستطيعُ استخراجَ حمضه النوويّ من أجل الخليط. يمكن أن يلوّث كلّ مادّةِ النموّ البشريّ التي أمضينا أشهراً في جمعها. |