ويكيبيديا

    "أنا أقول" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • diyorum
        
    • Bence
        
    • Demek istediğim
        
    • derim
        
    • dedim
        
    • Sadece
        
    • diyeceğim
        
    • söyledim
        
    • söyleyebilirim
        
    • söylerim
        
    • diyebilirim
        
    • söylüyorum
        
    diyorum ki sanırım yalnızca seni mutlu etmek için hayatta kalıyorum. Open Subtitles أنا أقول أعتقد أن بقائي في الحياة .. هو فقط بسببك
    diyorum ki ne zaman senin için bir şeyler yolunda gitse, batırıyorsun. Open Subtitles أنا أقول, في كل مرة تكون الأمور على مايرم, ثم تقوم بإفسادها
    Sadece diyorum ki, eğer senin için herhangi bir şey yaptıysam, hayatını kurtarmak gibi eğer bana birazcık teşekkürü borç biliyorsan, şimdi ödeşme zamanı olabilir. Open Subtitles , أنا أقول , أنني لو فعلت أيّ شئ لكِ . . مثلاً , أنقذت حياتكِ لو أنكِ تشعرين بالعرفان لي حان وقت رد العرفان
    Ama Bence korkulan bir şeye af sunmak ödleklikten başka bir şey değildir. Open Subtitles إنما أنا أقول أن يقدموا العفو هو فعل يدل على تصرف شخص جبان
    Bence Terry ve ben çatıdan girip ortalığı kolaçan edelim. Open Subtitles أنا أقول أن نذهب أنا وتيري من السقف ونستكشف قليلا
    Demek istediğim eğer bütün gece benim yanımdaysan, bütün bunlar nasıl gerçekleşmiş olabilir? Open Subtitles أنا أقول كيف حدث هذا الليلة الماضية. لو أنك كنت معي طيلة الوقت؟
    Beyler, Michael bunu kaldıramaz ve ben patronunuz olarak izlemeyeceğiz diyorum. Open Subtitles وكمدير لكم ، أنا أقول أننا لن نشاهد الشريط لا ..
    Ben şef cerrahım ve onu taburcu etmek gerek diyorum. Open Subtitles أنا رئيس الجراحين و أنا أقول أن تخرج من هنا
    diyorum ki, bu enteresan bir konu olsa da soruşturmamızın dışında. Open Subtitles أنا أقول إنّها حقيقة مثيرة للإهتمام التي لا علاقة لها بقضيّتنا
    Sanat gösterisi yeter artık diyorum. Artık protesto gösterisi zamanı. Open Subtitles أنا أقول أكتفينا من فن الأداء حان الوقت لفن الأحتجاج
    Sadece diyorum ki, durup bekleyelim bakalım olaylar nasıl sonuçlanacak. Open Subtitles أنا أقول فقط، دعينا نتمهل ونرى كيف سيجري كل هذا.
    diyorum ki, biri frikik vermiş ve küçük bir şey de değil. Open Subtitles أنا أقول أن أحدهم حصل على زلة إنتصاب، وذلك ليس بإنتصاب صغير.
    Bence evet, ve eüer böyle bir ödül olsa idi ben bunu Darwin' e verirdim. TED حسناً، أنا أقول نعم، وإن كان هناك، أنا أعطي الجائزة لداروين
    Bence yukarı da aşağı da gitmeli. Open Subtitles أنا أقول بأنّ على المصعد أن يهبط ويصعد على حدّ سواء.
    Filene bana dediklerini söyledi. Bence yanılıyorsun. Ne dersin? Open Subtitles أخبرنى فيلين بما قلته و أنا أقول أنا مخطئ ، فما قولك
    Yani Demek istediğim, onu tanıdığımda baban iyi bir adamdı. Open Subtitles أنا أقول أن والدكِ كان رجلاً رائعاً عندما كنت أعرفه
    Bu popo güzel bir kot pantolonu hak ediyor derim. Open Subtitles و أنا أقول أنّ هذهِ المؤخرة تستحق رداء جينس جيد.
    Altıncı Plana göre tekrar toplanmalıyız dedim. Open Subtitles أنا أقول أننا لا بد ان نعيد التنظيم وفق الخطة السادسة
    Bak sana ne diyeceğim benim için çok cesur olmanı istiyorum. Open Subtitles أنا أقول لكِ ماذا أنتِ لابد أن تكوني شجاعة جدًا لي
    Onun bu adamla kişisel bir ilgisi olduğunu sana söyledim. Open Subtitles أنا أقول لك، انها لديها مصلحة شخصية مع هذا الرجل
    - Ben o gıda zehirlenmesi var olduğunu söyleyebilirim. - Gıda zehirlenmesi! Open Subtitles . أنا أقول أنها تعرضت لتسمم من الطعام تسمم من الطعام ؟
    Bunu Jung söylemiş. Hastalarıma bunu hemen her gün söylerim. Open Subtitles يونغ قال هذا أنا أقول هذا لمرضاي في كل يوم
    Sana mikro dalgadaki bir bifteğin ne hissetiğini öğrenme şansın olur diyebilirim. Open Subtitles أنا أقول أنك تتمتع بفرصة جيدة حال خروجك من هنا كإحساس الستيك الخارج من الميكرويف
    Bu yüzden bunu söylüyorum. söylüyorum çünkü, tekrarlayayım, iyi bir neden için değilse hiçbir şey var olamaz. Güzel rüyamızın, bu uygarlığın nedeni. TED لهذا السبب أنا أقول ذلك. أقول ذلك ، لأنه، وأكرر، لا شيء موجود إذا لم يكن لسبب وجيه، سبب حلمنا الجميل، لهذه الحضارة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد