ويكيبيديا

    "أن لديك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • vardır
        
    • olduğu
        
    • varmış
        
    • olduğuna
        
    • sahip olduğunu
        
    • sende olduğunu
        
    • senin
        
    • olduğundan
        
    • olması
        
    • oldugunu
        
    • var mı
        
    • var gibi
        
    • varsa
        
    İtiraf et, 300'den çok daha fazlası vardır değil mi bu hesaplarda? Open Subtitles اُريدك أن تعترف أن لديك أكثر من 300 جنيه في كل حساب
    Bu şeyin ne olduğu hakkında bir fikriniz var mı? Open Subtitles لا أعتقد أن لديك فكرة عن كنه هذا الشئ اللعين؟
    Evet. Seninde onun için bir kaç fikrin varmış gibi gözüküyor. Open Subtitles نعم , يبدو أن لديك بعض الأفكار من أجلها هي أيضاً
    Demek ki onun masum olduğuna dair bir şeyler biliyorsun. Open Subtitles هذا يعني أن لديك دلائل أكثر على أنه لم يرتكبها
    Sana dünyanın en güzel bacaklarına sahip olduğunu söyleyen oldu mu? Open Subtitles ألم يخبرك أحد من قبل أن لديك ساقين جمليتين؟
    Beni serbest bırakmaya geldin. Annem cevapların sende olduğunu söyledi, onları istiyorum. Open Subtitles ـ أتيت لتطلق سراحي ـ أمي قالت أن لديك أجوبة وأنا أريدهم
    Yani, belli ki senin çok paran var. Bu sikkelere ihtiyacın yok. Open Subtitles اعنى من الواضح أن لديك طن من المال لماذا تريد تلك العملات؟
    Pekala, Dr. Hendrix. Elinizde yeterince malzeme olduğundan emin misiniz? Open Subtitles حسنا، دكتور هندريكس، هل أنت متأكد أن لديك المواد الكافية؟
    O harika işin sayesinde Dow Jones borsasında bir servetin vardır. Open Subtitles مع عملك الناجح. من المحتمل أن لديك أسهم مع داو جونز
    Kütüphane'de bir şeylerin yanlış gittiğini söylemediysen eminim bir sebebi vardır. Open Subtitles لو لم تخبرنا أن المكتبة مضطربة، أوقن أن لديك سببًا وجيهًا.
    Taminimce çalınan şeyleri açıklarken daha kesin ifadeler kullanma serbestliğiniz vardır? Open Subtitles أفترض أن لديك الحرية لإستعمال أوصاف أكثر دقةً لشرح ما سرق
    Uzun mesafede karar kılmalısın. Sana yapışan bir şey olduğu söylendi bana. Open Subtitles عليك أن تكتفى بالتواصل عن بعد أخبرونى أن لديك شيئا يشبه الكلينجون
    Benim tek bildiğim, elinde bir silah olduğu... ve güvenlik şefine saldırdığın. Open Subtitles كل ما اعرفه هو أن لديك سلاح وأنك اخترقت نظم الأمن بالطائرة
    Dangalağın teki olduğunu sanıyorduk ama içinde ne cevherler varmış varmış da bilmiyormuşuz. Open Subtitles ظننا أنك مجرد مجنون ولكن يبدو أن لديك الكثير من الأشياء في داخلك
    Tamam, Bu tür şeyleri açıp kapamada bir problemin varmış gibi gözükmüyor. Open Subtitles حسنا ، لا يبدو أن لديك مانع في إيقاف أي شيء آخر
    Gücü yazmak ilk olarak yazmaya ve değişimin yazarı olmaya hakkın olduğuna inanmanı gerektirir. TED لتكتب يجب أولًا أن تؤمن أن لديك الحق لتكتب، لتكون كاتبًا للتغيير.
    Gördüğüm en güzel bacaklara sahip olduğunu söyledim. Open Subtitles لقد قلت له أن لديك أجمل ساقين رأيتهما فى حياتى
    Onda olmayan cesaretin sende olduğunu biliyordu. Open Subtitles كان يعلم أن لديك الشجاعة التي لم تتسن له من قبل
    O zaman senin, sana anlatilan rüyalarin gerçek dünyada neyi temsil ettigini söyleyen çizelge gibi bir seyin olmali. Open Subtitles حسناً, إذن لا بد أن لديك بعض المخططات أو شيء ما هنا تخبرك مالذي يمثله كل حلم في الواقع
    Toplamda dört çalışır batarya olduğundan ve şimdiye kadar iki tanesini saydığınız için geriye kalan iki batarya da çalışır demektir. TED بما أن لديك أربع بطارياتٍ جيدة بالمجمل وكنت قد استأثرت بحساب اثنتين فقط حتى الآن، فعلى الاثنتين المتبقيتين أن تكونا جيدتين.
    senin için önemli olan, bir kaç çok iyi arkadaşın olması ve hayatta gerçekten de ihtiyacın olan bu. TED الأهم أن لديك أصدقاء قليل فاضلون وهذا ما أنت بحاجة اليه في الحياة.
    Dosyana baktim ve darptan dolayi sabikan oldugunu gordum. Open Subtitles قرأت ملفك و أرى أن لديك سجل بتهمة اعتداء
    Bu sıralar, onlardan sizde bir sürü var gibi, Bay Ancelet. Open Subtitles يبدو أن لديك الكثير من هؤلاء في الآونة الأخيرة سيد أنسيلوت
    Sanırım sapıksal eğilimleriniz varsa bu harika bir iş, ha? Open Subtitles أنا أخمن أن لديك أي ميول لهذا الشغل العظيم ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد