Kirsten, sana bir şey söylemem gerek. Ed Clarke hakkında. | Open Subtitles | كريستين يجب ان أخبرك بشيء ما انه حول أيد كلارك |
Beni arkadaşı Ed'e bırakıp benim için asla dönmediğini hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكره وهو يضعني مع صديقه أيد ولا يعود من اجلي |
Ed'i tanıyorsam Seattle'ı asla bırakmaz. | Open Subtitles | أنا أعرف أيد العجوز جيدا هو لن يغادر سياتل أبدا |
Anneliğinin yarısı kadar senatörlük yaparsan, bu ülke gerçekten iyi ellerde demektir. | Open Subtitles | لو كنت كسيناتور نصف ما أنت كأم فهذه البلاد في أيد أمينة |
Anneliğinin yarısı kadar senatörlük yaparsan, bu ülke gerçekten iyi ellerde demektir. | Open Subtitles | لو كنت كسيناتور نصف ما أنت كأم فهذه البلاد في أيد أمينة |
Polise gitmen bir şans işi olmuş ama şimdi iyi ellerdesin. | Open Subtitles | إنها لعبة حظ, الذهاب إلى الشرطة, لكنك الآن في أيد أمينة. |
'Ed böyle düşündüğü için o piçi öpmeliydi. | Open Subtitles | أيد كان يستطيع أن يقبل الرجل العجوز على هذا |
Ed, bunu kendine almanın iyi bir fikir olduğuna emin misin? | Open Subtitles | أيد هل تعتقد أن هذه فكرة جيدة لنأخذ هذه الأشياء الى شقتك |
O ve Ed Begley Jr. | Open Subtitles | أنا فقط أقدر أن أفكر في أسمين هو و أيد بيدجي جونيور |
"Ed" in güzelliği ve asaleti onlarda olmadığı için kusura bakma. | Open Subtitles | أنا أسف لأنهم لا يملكون الجمال والكرامة من أيد. |
- Lena, Avi ile Ed Cochran hakkında ne bulabiliyorsanız bulun. | Open Subtitles | أريدكي أنتي و أفي أن تحصلو على كل المعلومات عن أيد كوكران. |
Büyü malzemeleri Ed Lusk'ın kazanında bulduklarımızla aynı. | Open Subtitles | مواد التعويذة كانت جميعها نفس العناصر التي وجدناها في مرجل أيد لاسك |
Ed, annenle baban ilmekçiler teknolojisinin gelişimine yardım etti. | Open Subtitles | أيد ووالدتك ووالدك ساعدوا في تطوير تقنية الخياطه لقد كانوا أصدقاء |
Kardeşleriniz ve sizin için olan bu para emin ellerde olmalı. | Open Subtitles | إن المال الذي يجب أن يؤول إلى أختيك, وأخيك الصغار, أصبح في أيد أمينة |
Yanlış ellerde ne kadar tehlikeli olabileceğini bir düşün. | Open Subtitles | تصورن مدى خطورة النظام ان وقع فى أيد شريرة |
Yanlış ellerde ne kadar tehlikeli, bir düşünün. | Open Subtitles | تصورن مدى خطورة النظام ان وقع فى أيد شريرة |
Bayan, arkadaşınız ehil ellerde. Onunla kişisel olarak ilgileneceğim. | Open Subtitles | سيدتي، صديقك في أيد أمينة سأهتم به شخصيا |
Mr. Monk,emin ellerdesin. Burası gerçekten çok iyi bir hastane. | Open Subtitles | أنت في أيد أمينة حقا إنها مستشفى عظيم حقا. |
Emin ellerdesin. O eli silahlı en iyi adamımız. | Open Subtitles | أنتَ في أيد أمينة إنّه أفضل رجالنا باستخدام السلاح |
Onu emin ellere bırakmak isterim. | Open Subtitles | وأريد أن أطمئن بأنها في أيد أمينة. أمر مضحك، هه؟ |
- Phil'le emin ellerdesiniz. | Open Subtitles | مذهل مذهل انتم في أيد أمينة مع فيل |
klüp menejeri Ade e vurdu bu yüzden bende ona vurdum. | Open Subtitles | مدير النادي , كان يغازل أيد , لذا قمتُ بضربه |
Çocuklarımızı zehirlemeyeceğim. Güvenli ellerdeler. | Open Subtitles | أنا لن أسمم أطفالنا إنهم فى أيد أمينة |
Görünüşe göre Rite Aid mahallesindeki kasiyer Martha ile daha tanışmadınız. | Open Subtitles | من الواضح انك لم تقابلي (مارثا) من قبل أمينة الصندوق البدينة "في صيدلية "رايت أيد |