ويكيبيديا

    "الحديث عن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • hakkında konuşmak
        
    • bahsetmek
        
    • hakkında konuşmayı
        
    • hakkında konuşmaya
        
    • konuda konuşmak
        
    • hakkında konuşabilir
        
    • demişken
        
    • konu
        
    • ilgili konuşmak
        
    • hakkında konuşmaktan
        
    • konuşabiliriz
        
    • bahsetmeyi
        
    • hakkında konuşamam
        
    • konusunu
        
    • söz etmek
        
    Peki, ama yine de kusmağı istemene sebep olan duygular hakkında konuşmak istiyorum. Open Subtitles لقد أقرفني حسناً ، لكن ما زلتُ أريد الحديث عن المشاعر التي لديك
    Sırf bunun hakkında konuşmak istemem, sizin tarafınızdayım demek değil. Open Subtitles رغبتي في الحديث عن ذلك لا تعني أنني متحالفة معك
    Hala babandan bahsetmek için çok erken olduğunu düşünüyor musun? Open Subtitles أمازلت تعتقد أنه من المبكر جداً الحديث عن والدك ؟
    Tek tarafı olan şeyler hakkında konuşmayı gerçekten çok isterim. TED كم أود الحديث عن أشياء ليس لها سوى بعد واحد.
    Oliver'ın önünde sizinle Nina hakkında konuşmaya devam etmek istemedim. Open Subtitles حسناً، لم أشأ أن تواصلا الحديث عن نينا أمام أوليفر
    Belki de bu konuda konuşmak istemiyordur. Open Subtitles ربما انه لا يشعر مثل الحديث عن هذا الامر.
    Üç delik yumruk yada standart ölçüler hakkında konuşmak ister misin? Open Subtitles يمكنني الاستمرار أتريدين الحديث عن الورق المخرّم أم ورق الحجم القانوني؟
    Ancak beyin hakkında konuşmak farklı, onu görmek farklı. TED لكنّ الحديث عن الدماغ أمرٌ يختلف تماماً، عن رؤيته.
    Maddesel şeyler hakkında konuşmak konusunda gerçekten iyiyiz, ama duygular hakkında konuşmada gerçekten kötüyüz. TED نحن بارعون حقاً في الحديث عن الأمور المادية، ولكننا فاشلون للغاية في الحديث عن المشاعر.
    Bugün tasarım hakkında konuşmak istiyorum, ama bizim genel olarak düşündüğümüz manada tasarım değil. TED اليوم أود الحديث عن التصميم، لكن ليس التصميم كما قد نفكر فيه عادة.
    bugün, modern hayattaki en büyük problemlerimizden biri hakkında konuşmak istiyorum, çok fazla seçenek olması problemi. TED اليوم اريد الحديث عن احد اكبر مشاكل الاختيار في عصرنا الحديث الا وهي مشكلة الحمل الزائد للاختيار
    Siyasette, rastgele seçimin meşruluğunun yeniden keşfi son zamanlarda çok yagın hâle geldi, öyle ki hakkında konuşmak için birçok örnek mevcut. TED إعادة الحديث عن الاختيار العشوائي في السياسة أصبح شائعًا في الآونة الأخيرة، هناك الكثير من الأمثلة للحديث عنها.
    İşten bahsetmek kafama ağrılar sokuyor. Daha ilk buluşmamız, içip eğlenelim hadi. Open Subtitles الحديث عن العمل يثير صداعي بما أنه لقائنا الاول فقط لنشرب ونستمتع
    Özele girmek istemeyip bana çıkıştıktan sonra bu kadar aileden bahsetmek ilginç. Open Subtitles كل هذا الحديث عن عائلتي عند ذلك مؤخرا وبخ لي عن الحدود.
    Bak, bu konu hakkında konuşmayı bırakıp işe koyulsak nasıl olur? Open Subtitles إسمع، أيمكننا التوقف عن الحديث عن هذا والعودة إلى العمل فحسب؟
    Taşıyıcı annelik ya da evlat edinme hakkında konuşmaya başladığım an kafayı yedi. Open Subtitles لكن الثانية لقد بدأت الحديث عن تأجير الأرحام أو التبني، انه استثنائي للتو.
    Evet, haklısın. Bu konuda konuşmak istemiyorum. Open Subtitles بلى, هذا صحيح, لا أرغب في الحديث عن هذا.
    Eğer bunu yapacaksak en azından başka bir şey hakkında konuşabilir miyiz lütfen? Open Subtitles اذا كنا ذاهبين لفعل هذا .. هل نستطيع الحديث عن شي اخر. ؟
    Gece demişken, siz ikiniz aksi söyleninceye dek gece vardiyasında çalışacaksınız. Open Subtitles بمناسبة الحديث عن الليل كلاكما ستتوليان النوبه الليله حتى إشعار آخر
    Daha ne kadar gerçekten ciddi olan bu konu hakkında konuşmaktan kaçınacağız? Open Subtitles إلى متى سنقوم بتجنب الحديث عن هذا الشيء الجدي الذي حصل ؟
    Gerçekten sıradan bir şey ile ilgili konuşmak istiyorum, sadece sıradan kum. TED أريد الحديث عن شيء عادي جدا، فقط عن رمل عادي.
    Kafamda birkaç olasılık var. Um, ama bunu daha sonra konuşabiliriz. Open Subtitles هناك بعض الإحتمالات الواضحة لكن ربما يمكننا الحديث عن هذا لاحقاً؟
    Fakat bazı insanlar şimdiye kadar hayatlarında olan her bir şeyden bahsetmeyi sevmezler. Open Subtitles لكن بعض الناس لا يريدون الحديث عن كل شيء حدث لهم في حياتهم
    Paige, biliyorsun ki dava hakkında konuşamam. Open Subtitles بيج، وانت تعرف لا أستطيع الحديث عن هذه القضية.
    Evet, zavallı mutsuz Bay Floyd konusunu kapatalım. Open Subtitles نعم كف عن الحديث عن المسكين غير المحظوظ فلويد
    Burada normal bir sivil nüfustan söz etmek mümkün değil. Open Subtitles بالكاد يمكن للمرء الحديث عن سكان مدنيين عاديين

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد