ويكيبيديا

    "السيارة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • arabayı
        
    • arabaya
        
    • araç
        
    • arabayla
        
    • aracı
        
    • aracın
        
    • arabası
        
    • arabasını
        
    • araçtan
        
    • araba
        
    • arabasına
        
    • arabanın
        
    • arabadan
        
    • otomobil
        
    • araçta
        
    Formula 1 ile ilgili bir başka önemli husus her zaman arabayı değiştirmemizdir. TED هناك أمر آخر بسباق الفورميلا 1 خاصّة وهو أنّنا دائماً نقوم بتغيير السيارة.
    Bir polis onları durduyor, arabayı kontrol ediyor ve araba California'dan çalınmış çıkıyor. TED حسنًا، قام بشرطي بوقفهما والبحث عن السيارة وتبين أن السيارة مسروقة في كاليفورنيا.
    Ve herşeyi gayet iyi ayarlamıştık, ve siz şimdi arabayı alıyorsunuz. Open Subtitles و رتبنا كل شيء لهذا بشكل رائع والآن أنت تأخذ السيارة
    Dağa kayak yapmaya gideceğiniz zaman ise arabaya eşyalarınız için farklı aksesuarlar alabilirsiniz. TED وعندما تذهب للتزلج على الجبال، تأخذ معك مختلف الإكسسوارات في السيارة. للقيام بالتزلج.
    İkimiz dışarı çıkacağız ve bir arabaya binip gideceğiz. Ne yapacaklarını anlat. Open Subtitles . أنا و أنت سنخرج و نركب السيارة أخبرهم بما عليهم فعله
    Tek yapmamız gereken arabayı ateşe vermek polis de çıkan yangında öldüğümüze inanır. Open Subtitles كل ما علينا القيام به هو حرق السيارة سيعتقدون أننا متنا في الحريق
    Babam ve Max amca arabayı ta İsviçre'ye kadar itecek mi? Open Subtitles هل سيدفع أبي و العم ماكس السيارة طوال الطريق إلى سويسرا؟
    arabayı yola öylece park edersen kolayca öldürülebilirsin. Burada olduğunu herkes anlayabilir. Open Subtitles أنت أوقفت السيارة على الطريق بإمكان أي احد كشف مكانك ثم قتلك
    Siyah arabayı gördüğümde korkmuştum Jean olabilirdi, bu yüzden George'un evine gittim. Open Subtitles عندما رأيت هذه السيارة السوداء خفت أن يكون جان، ولهذا ذهبت لجورج
    Polisler bütün gece bu arabayı aradıysa tıpkı ona benzer bir taneyi bulacak. Open Subtitles . الشرطة تبحث عن تلك السيارة طوال الليل الآن شاهدوا واحدة مثلها تماماً
    arabayı durdurup seni dışarı atarım, eve kadar 1,5 kilometre yürürsün. Open Subtitles سأوقف السيارة وأدفعك للخارج، وسوف تضطر أن تمشي الميل الأخير للبيت
    Bu arabayı doğduğumdan beri biliyorum, sadece bir kez kullandım. Open Subtitles عرفت هذه السيارة طوال حياتي ولم أقدها سوى مرة واحدة
    Tamam, eğer arabaya binersen ve arabada müzik çalıyorsa, farz edelim ki,... Open Subtitles حسنا.. فالنفترض أنك ركبت سيارة و هناك موسيقى تصدر من مذياع السيارة
    Hiç kimse üstün degildir. Ne ben ne de sen. Simdi arabaya bin. Open Subtitles و لا يوجد احد فوقهم , لا انت ولا انا ,ادخل السيارة الآن.
    - Onu arabaya koy ve hastaneye götür. - Tamam. Open Subtitles احملها, ضعها في السيارة و أوصلها إلي مشفي سانت جو.
    Sana bir saat önce o çantayı arabaya koymanı söylemiştim! Open Subtitles لقد طلبت منك أن تضعِ الحقيبة فى السيارة منذ ساعة
    Bazen arabaya doluşur ve sadece sürmüş olmak için sürerdik. Open Subtitles أحياناً كنا نتكدس فى السيارة ونقود من أجل القيادة فقط
    Sonra, hastalıklı fahişeleri bulmak için sarhoş şekilde araç kullandım. Open Subtitles ثم قدت السيارة وأنا سكران لألتقط إحدى العاهرات المليئة بالأمراض
    Ben üstüme bir şey alsam da biraz arabayla dolaşmaya çıksak olmaz mı? Open Subtitles ما رأيك أن البس شيئا و نخرج في جولة قليلة في السيارة ؟
    Şu anki manasıyla; arabaların, protez bir aletten ziyade, isteğe bağlı bir özgürlük aracı olduğu bir şehir denilebilir. TED حسنًا، للحصول على تعريف أفضل، فهي مدينة تكون فيها السيارة أداة اختيارية للحرية، بدلًا من جهاز صناعي لابد منه.
    O zaman siz ikinizi kurtarıp aracın altında ben ezilirdim. Open Subtitles كنت انقذكم انتم الإثنان و اتَركَ نفسي أنا لتدهسنى السيارة
    Tamam, eğer arabayı beğenmediyseniz, gidin ve el arabası alın, cimriler! Open Subtitles حسنا , إذا لم تعجبك السيارة فإذهب واشتري شاحنة أيها البخيل
    Aslında bir seferinde birinin arabasını aldım diye başım belaya girdi Open Subtitles في الحقيقة , لقد وقعت في مشكلة عندما أخذت هذه السيارة
    Şimdi size önerim, araçtan aldığınız eşyaları derhal yerine koymanız. Open Subtitles الآن، أطلب منـك إعادة كل ما أخذته من السيارة لمكانه
    Bir süre etrafta takılır ve sonra Nick'in arabasına sevişmeye giderdik. Open Subtitles تبقى هناك لفترة و من ثم تمارس الجنس في السيارة المجاورة
    Yüksek ithalat vergileri sıklıkla problemi artırıyor, bazen de arabanın fiyatını ikiye katlıyor. TED غالبًا ما تزيد واجبات الإستيراد المرتفعة من حدة المشكل، بمضاعفة ثمن السيارة أحيانا.
    -Aşağı inip, her şeyi arabadan indirmelerini söyle. -Bir dakika. Open Subtitles أخبرى الحمال أن يخرج كل شئ من السيارة لحظة واحدة
    Ama o çıkamadan otomobil bir uçurumdan aşağı uçtu ve alev aldı. Open Subtitles لكن السيارة إنفجرت عند المنحدر قبل أن يتمكن من الهروب وتحطمت وإحترقت
    Yoksa kaza sırasında araçta, birlikte olmaman gereken biriyle miydin? Open Subtitles هل كنت في السيارة مع شخص ما لم يكن ينبغي؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد