"اللعبة" - ترجمة من عربي إلى تركي

• oyun
• oyunu
• oyunun
• oyuna
• oyundan
• maç
• maçı
• oyuncak
• oyundaki
• oyununu
• oyuncağı
• maça
• işin
• oyunda

Bu hücrelerinizi şu oyun hakkında dikkatle düşünmek için kullanmalısınız.
وينبغي عليك إستخدام تلك الخلايا لتفكير بعناية في هذه اللعبة.

Aslında, eğer herkes sıfırı seçerse, oyun Nash Dengesi olarak bilinen noktaya ulaşacaktır.
وبالفعل، إذا اختار الجميع الصفر، سوف تصل اللعبة إلى ما يعرف بتوازن ناش.

Şimdiye kadar, üç buçuk milyondan fazla insan oyunu oynadı.
حتى الآن، لعب أكثر من 3.5 مليون شخص هذه اللعبة.

Bir keresinde kampındayken bir oyun oynadık. oyunu bildiğinden eminim.
حسنا، في وقت ما بمعسكر الفرقة كنّا نلعب هذه اللعبة

Bu oyunun temeli geometriye dayanır Şimdi topu buraya vur.
أساسيات هذه اللعبة هي هندسة بسيطة، اضرب الكرة هنا وحسب

oyuna sadık kalın. Unutmayın ki; Hepimiz birer İngiliz centilmeniyiz.
إستعدوا, يا رجال, إلعبوا اللعبة تذكروا, أن كلنا رجال إنكليز

Benim son atışım için tam zamanında geldin ve artık oyun sona erdi.
لقد جئت فى الوقت المناسب لضربتى الأخيرة و الآن ، لقد انتهت اللعبة

Bu oynadıkları oyun onların mı yoksa benim mi çıkarımaydı bilmiyordum.
لكن هل هذه اللعبة التي يلعبانها في مصلحتهم أم في مصلحتي؟

Fakat senin düşündüğün gibi değil. Şey, sanırım oyun bitti.
ولكن ليس بالطريقة التى تفكرين بها اظن ان اللعبة انتهت

oyun sana gururlu olmayı öğretti saçmalamayı ve vurmayı da.
بالطبع اللعبة علمتك كيف ت.. أن تتكلم بالهراء، كيف تضرب..

Peki o zaman oyunu ne kadar iyi oynadığını görelim.
حسنا، ثمّ، دعنا فقط نرى كم حسنا يلعب تلك اللعبة.

İdeal olanı dışarıdan birisi. Ama oyunu bilen biri olmalı.
غريب مثاليا، لكن شخص ما الذي يعرف كيفية لعب اللعبة.

oyunu nasıl oynayacağını biliyor. Bundan sen de ders alabilirsin.
إنّها تعرف كيف تلعب اللعبة بوسعك أن تتعلّمي منها درساً

Johnny sizi gerçekten severdi çocuklar... ve bu oyunu da severdi.
جوني قد أحبكم جميعاً وقد أحب هذه اللعبة وأحب هذا المكان

oyunun adı: Bender'ın dediğini yap, yoksa gezegeni havaya uçurur!
اسم اللعبة هو اجعل بيندر سعيداً أو سوف يفجر الكوكب

Bana ahlak dersi verme. Hepimiz bu oyunun nasıl oynandığını biliyoruz.
لذا فلا تعش الدور الأخلاقي فكلنا نعرف أن هذه اللعبة انتهت

Bu oyunun galibi hangi birliğin kral olduğunu ya da berbat olduğunu gösterecek.
بمن سينتصر بهذهـ اللعبة وسيقرّر أيّ من المبتدئين سينتصر أيّ من المبتدئين سيخسر.

Tindle mücevherleri cebine attı ve ikna olmuş bir şekilde oyuna devam ettik.
وضعهم فى جيبه , ثم تشارجنا فى كافة أنحاء المنزل كجزء من اللعبة

Başta çok hayal kırıklığına uğradım. oyundan çok erken atıldım.
.لقد كنتُ تافها في الأول، أوشكت على الخروج من اللعبة

Hey, eğer önemli bir şeyse, bana maç sırasında söylersin.
إسمع ، إذا كان أمراً مهماً أخبرنى به فى اللعبة

Egonu bu takımın önüne koyarsan ve bu kahrolası maçı kaybedeceksin!
أنت جعلت غرورك يقف في طريق الفريق.. وخسرت هذه اللعبة اللعينة..

Dostum, şu oyuncak futbol topunun benimle konuştuğuna yemin edebilirim.
أقسم يا رجل أن هذا الطفل اللعبة كان يتحدث لي

Kony'nin oyundaki yerini değiştirecek olan ulaşmamız gereken 12 politikacının kimler olacağını bulduk.
لقد قمنا بتحديد 12 من صناع القرار الذين يستطيعون تغيير اللعبة بخصوص كوني

Onları çiğnedin ve herkesin oyununu berbat ettin, tamam mı?
لقد خرقتها وذلك أفسد اللعبة على الجميع ، حسنا ؟

Bunu sadece sana şu antika robot oyuncağı aldığı için söylüyorsun.
أنت تقول هذا فقط لأنه اشترى لك تلك اللعبة الروبوتية العتيقة

Çocuklar bugünkü maça gelmedi.
الأولاد كان عندهم عودة اللعبة اليوم , وهم لم يظهروا

Mümkün değil, polisler sahtekarları tutuklarlar, bu işin kuralı bu.
هذا مستحيل , الشرطة تقبض على المُجرمين هذه قوانين اللعبة

Öyle görünüyor ki bu oyunda şans... geldiği anda geri gidiyor.
يبدو أن الحظ ينفد في هذه اللعبة بشكل أسرع من المتوقع