| Affedersiniz. Bayan Bennet, sizi arkadaşım Bay Darcy ile tanıştırayım. | Open Subtitles | أه, أرجو المعذرة ياسيدة بنيت أقدم لك السيد دارسى صديقى |
| Affedersiniz ama kargaşa sarı madde sizin gözetiminiz altındayken çalınınca başladı. | Open Subtitles | المعذرة, و لكن الأضطراب بدأ عندما سُرق العنصر الأصفر من ساعتُكَ. |
| Pardon ama bu sizin kralınız. Emir verirken biraz daha kibar olabilirsin. | Open Subtitles | المعذرة ، ولكن هذا ملكك أعتقد إنه يجب أن تتحدث إله بأدب |
| - Pardon, ama cezalandirilmiyorsunuz. - Öyleyse çikmamiza izin ver. | Open Subtitles | ـ المعذرة, أنتن لستن تعاقبن ـ إذاً أخرجنا من هنا |
| Affedersin ama bu evdeki her şeyin bir hikayesi var. | Open Subtitles | المعذرة, لكن كل شيء في هذا المنزل له قصة وراءه |
| Afedersiniz hursızlıktan önce salı günü sıradışı bir şey olmuş muydu? | Open Subtitles | المعذرة ياسيد هل حدث شيء غير عادي يوم الثلاثاء قبل السرقة؟ |
| Bekle, bekle. Üzgünüm. Neyi, ne zaman en az bekleyeyim? | Open Subtitles | اوه انتظر انتظر المعذرة متى اقل توقع ، واتوقع ماذا؟ |
| Anlamadım? Ben bütün gün ne yaptım sanıyordun? | Open Subtitles | المعذرة لكن ماذا تسمي ما كنت أفعله اليوم ؟ |
| Sonra da "Affedersiniz hanımefendi, bir fincan çay alabilir miyim?" diyorsun. | Open Subtitles | و تقولين، أرجو المعذرة يا آنسة هلّ ليّ ببعضٌ من الشاي؟ |
| Affedersiniz, gevezelik için vaktim yok. Bu adam burada mı? | Open Subtitles | المعذرة لا يوجد وقت للترهات أيقيم هذا الرجل هنا ؟ |
| Affedersiniz, bedava hayat kadınlarını tavlamayı bu seminerde mi öğretiyorlar? | Open Subtitles | المعذرة ، هل هذه المحاضرة؟ حيث تتعلم اكتساب مرافقة مجانية؟ |
| Affedersiniz Efendim. Müdür bey suçluları getirmeye niyetli olup olmadığınızı öğrenmek istiyor. | Open Subtitles | المعذرة يا سيدي، المدير يريد معرفة ما إذا كنت تريد توجيه إتهامات. |
| Pardon bayım, bayım. Evet, güvercinleri besleyeceğiniz çeşme bankanın arkasında. | Open Subtitles | المعذرة سيدي، النافوره حيث يمكنك إطعام الحمامات هي خلف البنك |
| Pardon, Başkanın bu akşam bir kaç dakika sonra konuşacağına dair mesaj var. | Open Subtitles | أرجو المعذرة, لدي رسالة نصية تقول أن الرئيس سيتحدث الليلة بعد عدة دقائق. |
| - Ya, Pardon, bakar mısın. - Bence seni dinlemiyor. | Open Subtitles | اووه ، المعذرة ، المعذرة لا أظن أنه يستمع لك |
| Affedersin ama Fizik Bowlingi'ni kazanan takım en çok eğlenen takım mı olacak? | Open Subtitles | المعذرة , هل الفائز في كرة الفيزياء هو الفريق الذي يستمتع أكثر ؟ |
| Affedersin ama buna düşünmek denmez. Sikinin peşinde gitmektir bu. | Open Subtitles | المعذرة هذا ليس بتفكير، هذا يطلق عليه ملاحقة مايريده قضيبُك |
| Evet, Afedersiniz, bu organizasyonun özel bir davet olduğunun farkındayım. | Open Subtitles | أجل ، المعذرة ، أتفهم ذلك ذلك الحدث حصري للغاية |
| - Dinle, bir şey başlatmış olabilirim. - Üzgünüm dostum. | Open Subtitles | اسمعني ، أنا ربما بدأت شيئاً ما المعذرة يا صديقي |
| Pardon Anlamadım, ne demiştin? Çocukken en sevdiğin oyuncak neydi? | Open Subtitles | المعذرة ، ماذا؟ ماذا كانت لعبتك المفضلة في الطفولة؟ |
| İzninizle Efendim. Özür dilerim. Lütfen izin verin hemen ilgileneyim. | Open Subtitles | المعذرة سيدي أنا آسف جدا ارجوك دعني أهتمّ بهذا فورا |
| - Ne şirin bir köpek! - Anlayamadım? | Open Subtitles | هذا كلب لطيف إنى ألتمس المعذرة ؟ |
| Afedersin, Başkan, tüm bunlar için nedenin ne bilmiyorum ama umarım yeterince iyidir. | Open Subtitles | المعذرة أيها الرائد، أنا لا أعرف سبب هذا كلَه لكن من الأفضل أن يكون للأفضل |
| Kusura bakmayın hanımlar, böldüğüm için Üzgünüm ama sanırım bir sorunumuz var. | Open Subtitles | .المعذرة أيتُها السيّدات أعتذرُ على المُقاطعة,لكن .أعتقدُ بأننا قد تكون لدينا مُشكلة |
| İzninle. Çok ileri gittin, Max. | Open Subtitles | لا يوجد هناك شخص يشاهد هذه الجلسات أرجو المعذرة |
| E-postama yanıt gecikmedi ve şaşırtıcı bir biçimde, aldığım yanıt ilk kez "Üzgünüz. Olmaz. sağırsınız." | TED | وتلقيتُ ردًا بالبريد الإلكتروني، ويالها من مفاجأة، لأول مرة لا يقالُ لي، "المعذرة! لا، لا تستطيع. |
| Ama seni eğitmem gerekirdi! Müsaadenizle. | Open Subtitles | لكن ما كان يجب علي عمله هو ترويضك المعذرة |