| Dün gece biz kamp yaparken, rüyamda bebeği incittiğimi gördüm. | Open Subtitles | الليله الماضيه عندما كنا فى المعسكر حَلِمت أننى أؤذى طفلى |
| kamp, Nazilerin Doğu Avrupa'yı fetih planıyla birlikte gelişen bir olgudur. | Open Subtitles | المعسكر نما جنباً الى جنب مع الخطة النازية لغزو أوربا الشرقية |
| Babamın evine döner, çantaları hazırlar ve dördümüz kampa gideriz. | Open Subtitles | سوف نعود لمنزل أبي و كلنا نذهب في رحلة المعسكر |
| her halukarda Shimla'ya 1 aylık yaz kampı için gidiyorsun. | Open Subtitles | على اى حال انت ذاهبه الى المعسكر الصيفى فى شيملا |
| Kessler, kampın arada bir boşaldığını ve çatışmaya gidildiğini söyledi. | Open Subtitles | قالَ كيسلر بأنّ كُلّ أسبوعان , المعسكر الكامل يَخوض معركةُ. |
| kampta eskiden forsa veya denizci olan kaç kişi bulunduğunu öğren. | Open Subtitles | فلترى كم رجلا عندنا في المعسكر كانوا عبيدا غاليين أو بحارة |
| Bizim için bu bir şaka konusu değil. Bu kamptan kimse kaçamayacak. | Open Subtitles | بالنسبة لنا , ليس أمر جيد لن يهرب أحد من هذا المعسكر |
| Ana kamp, acil yardıma ihtiyacımız var. Lütfen cevap verin. | Open Subtitles | قاعدة المعسكر ، نحن بحاجة إلى مساعدة أجيبوا من فضلكم |
| Eğer kamp tehlikede olmasaydı... bunu senin üzerinde ziyan etmezdim. | Open Subtitles | ولو لم يكُن المعسكر في خطر، فما كنت لأهدرها عليك. |
| Homer'ın Karamenderes nehrinin kıyısı diye tanımladığı Yunan kamp alanı işte burasaydı. | TED | هنا حيث وصف هوميروس المعسكر اليوناني عند مصب نهر سكامندر. |
| Ama bu sefer, kamp ateşinden uzaklaştırılan canavarlar değil, en başında kamp ateşini bizzat kuran canavarlarız. | TED | الفرق أن الوحوش هذه المرة لم تهرب من نار المعسكر وإنما أشعلت نار المخيم في المقام الأول. |
| Fakat, şimdi kampa dönmesi ve Macaristan Yahudilerinin öldürülüşüne nezaret etmesi emredilmişti. | Open Subtitles | لكن الآن تلّقى الأمر للعودة إلى المعسكر للإشراف على قتل اليهود المجريين |
| Fakat bu kampa gittiğimde aslında gerçekten eğlenceli olduğunu görünce daha da çok şok oldum. | TED | ولكن، بالذهاب إلى هذا المعسكر صدمت أكثر عندما أدركت أنه ممتع حقّا. |
| Size şunu söylemeliyim: Bu gece şehirde park etmeyin. Doğru kampa gidin. | Open Subtitles | ما سأقوله لكم هو التالى ، لا تحاولوا المبيت في البلدة الليلة ، اذهبوا إلى ذلك المعسكر فحسب |
| dinle bir daha yaz kampı lafı edersen, eve gelir pataklarım seni. | Open Subtitles | اسمعى اذا تحدثت مره اخرى عن هذا المعسكر سأتى الى البيت واضربك |
| Evet. Toplama işini biz, kampı da Polonyalılar yapıyor. | Open Subtitles | نعم , نعم , نحن نقوم بالاعتقال و يبقى أمر المعسكر على البولنديين |
| Siz, benim erzak arabamı alır ve teslimatı yaparsanız kampın içerisine girebilirsiniz. | Open Subtitles | لكن لو اخذتم عربه المؤن و قمتم بالتوصيل، .تستطيعون الدخول الي المعسكر |
| Onlara, kampın komutanlarının adlarını veriyor ki onların gönlünü hoş tutsun ve bebekleri çayla besleyebilsin çünkü sütü az geliyor. | TED | وسمت الطفلين على قادة المعسكر لكسب رضاهم وإعطائها بعض الشاي الأسود لإطعام الطفلين لأن حليبها لم يكن يكفيهم |
| kampta esirlerin çarmıha gerileceği yolunda... çirkin bir söylenti dolaşıyor. | Open Subtitles | توجد إشاعة قبيحة تنتشر في المعسكر أن الأسرى سيتم صلبهم |
| kamptan önceki zamanları saymıyorum. | Open Subtitles | فسنوات عمرى قبل دخولى المعسكر غير محسوبة |
| Birkaç saat sonra döndüm, kamptaki çocuklarla futbol oynamıştım. | TED | عدت بعدها بساعات قلائل، بعد قضاء بعض الوقت ألعب الكرة مع الأطفال في المعسكر. |
| Bu gençlik kampına insanların neden katıldığını daha iyi anlayabilmek için kayıt olmak istiyordum. | TED | لذا أردت التسجيل في هذا المعسكر الشبابي لأحصل على فهم أوضح حول سبب انضمام الناس إليه. |
| Oldukça ikna edici yöntemler uyguladığınız toplama kampında o isimleri vermediysem, elbette şimdi de vermeyeceğim. | Open Subtitles | لم أكن أعطيكم الأسماء في المعسكر حيث لديكم وسائل الإقناع الهائلة. فبالتأكيد لن أعطيها لك الآن. |
| Bölgedeki çingene kampının temizlenmesi için Belediye tarafından söz verilmişti. | Open Subtitles | ويقع هذا المعسكر فى أرض تابعه للبلديه التى وعدت باخلائه |
| Sen kamptayken bir şeyler yapmalıydım. | Open Subtitles | كان لابد أن أفعل شيئا عندما كنت في المعسكر |
| -Hem diğer kampçılar da seni tanımış olur. | Open Subtitles | بهذه الطريقة، يمكن أن المعسكر الآخر للتعرف عليك. |
| Hukuk fakültesini bitirdin mi acemi birliğinden çıkmışsın gibidir. | Open Subtitles | الخروج من كلية الحقوق مثل الخروج من المعسكر |
| Şey, ben bunu yapamam. Çocukları, kötü çocuk kampından benim çıkarmama izin vermiyorlar. | Open Subtitles | حسننا أنا لا يمكنني أن أصلح هذه المشكلة لن يسمح لي المعسكر بأن أصطحب دودج أو إيرل جونير خارج المعسكر |
| Bu uyduruk ceza yerine, Onu yıllarca kamplarda süründürecek büyük bir suç bulabilirsin. | Open Subtitles | بدل تلك التهمة الضئيلة، ألصق به تهمة كبيرة تهمة تعيده إلى المعسكر لأعوام. |