Bu yüzden yanlış bir izlenim uyandırmadığımdan.. ..emin olmak istedim. | Open Subtitles | لذا أردت التأكد من أنني لم أترك بنفسك انطباع خاطئ |
Hayalet kolunun oynadığına dair görsel bir izlenim edinecek. | TED | سيكون لديه انطباع مرئي أن الذراع الوهمية تتحرك، صحيح؟ |
-severek -sağol bir tane yeterli ben genç bir adamken, hemşirelerin şirin olduğuna dair bir izlenim vardı bugün ise pek gerçekçi yanı yok -kolunuzdan tutayım -tamam | Open Subtitles | واحدة تكفى عندما كنت شاباً كان لديّ انطباع بأن تلك الممرضات كانت جميلات حسناً ، الأكثر واقعية أننا اليوم |
Videodan iç ses: "Bir olaya bir açıdan bakış bir etki doğurur." | TED | الرواي: الحدث تم رؤيته من وجهه نظر واحدة و بالتالي تعطي انطباع واحد. |
İki şey; Bir, Dike'ın taklidi harikaydı. | Open Subtitles | هناك امران الاول ,انطباع جيد عن "دايك" |
sanki kötü ruh olmamasını istiyorsun gibi bir hisse kapıldım. | Open Subtitles | حصلت على انطباع أنك لا تحبذ فكرة وجود شبح هنا |
Ne komik. Ben de langırt bizim oyunumuz sanıyordum. | Open Subtitles | مضحك، وأنا تحت انطباع كان ذلك فووسبالل لعبتنا. |
Öyle bir izlenim bıraktıysam sizden özür dilerim. | Open Subtitles | انا اسف لو ترك لديكم اى انطباع سئ واعتذر |
Böyle bir adamın ortadan kaldırılması olumlu bir izlenim yaratacaktır. | Open Subtitles | إذا أزالناه بسرعة، سيكون ذلك ذو انطباع جيد. |
Yerini bilememek ve ve sana ulaşamamak kötü bir izlenim veriyor. | Open Subtitles | و بالمناسبه عدم اخباري بكيفية الوصول لك لم تترك لدي انطباع جيد |
İyi izlenim uyandırın. İyi durumda değilim, oğlum. | Open Subtitles | اعط انطباع جيداًَ فأنا لست أشعر أنني بخير يا بني |
İlk olarak, gazete sütunumu yüzüne soktum çünkü bugüne kadar gördüğüm en güzel kadın olduğunu düşündüm, ve ben üzerinde iyi bir izlenim bırakmak istemiştim. | Open Subtitles | قبل اى شئ، تباهيت بمقالاتى امامك ..لاننى اعتقدت انك اجمل من رأتهم عينى من النساء و اردت ان اترك انطباع جيد |
Yanlış bir izlenim verebilir. | Open Subtitles | حسنا لكن النباتات المعمرة قد تعطي انطباع خاطيء |
Tanışmam gereken birçok insan var. Harika bir izlenim bırakacağından eminim. "Merhaba, Ben Rachel Green. | Open Subtitles | انا نتأكد انكى ستتركى انطباع جيد هاى أنا رايتشل |
Bana oyunu çok iyi anladığın yönünde izlenim verdin. | Open Subtitles | حسناً ، هذا مفاجئ كان لدي انطباع أنك تفهم اللعبة بشكل جيد جداً |
Biliyor musun, ilk bakışta kötü izlenim yaratıyorsun. İkinci izlenim korkunç. | Open Subtitles | أتعرف, جعلت لدى انطباع أول سيئ جدا وانطباع ثاني فظيع |
Başka bir açıdan bakış ise tamamen farklı bir etki doğurur. | TED | و لو تم رؤيتها من وجهه نظر أخرى ، فانها ستعطي انطباع أخر. |
İki konu var. Birincisi, Dike'ın taklidi harikaydı. | Open Subtitles | هناك امران الاول ,انطباع جيد عن "دايك" |
İçimde sanki benden hiç hoşlanmadığına dair bir his var ufaklık, yanılıyor muyum? | Open Subtitles | كان لدي انطباع بأنك لا تحبني هل يمكن أن أكون مخطئاَ ؟ |
Ayrıca sana anlattığım her şeyin sende kaldığını sanıyordum. | Open Subtitles | وكان لدي انطباع بأن ما قلته لك سيبقى معك |
Biri bir şey söylese, bende çok güçlü bir yalan söylediği izlenimi bırakıyor. | Open Subtitles | وفى كل مرة يقول لى شخص شئ ما يخامرنى انطباع قوى بأنهم يكذبون |
Buraya ilk geldiğinde, senin hakkında çok kötü bir ilk izlenimim vardı. | Open Subtitles | عندما اتيت الى هنا اول مره كان لدي انطباع سىء عنك |
Arkadaşlarım ve hastalarım, kitabını okuyunca benim hakkımda yanlış bir izlenime kapılacak. | Open Subtitles | أصدقائي، كما تعلمون ، مرضاي سيقومون بقراءة كتابك اجعل انطباع سئ عنى |
Avukatın onu hiç savunmadığı izlenimini edindim. | Open Subtitles | لقد كان لدي انطباع أنه لم يكن حتى يدافع عنه |
Öç almaktan keyif aldığın izlenimine kapılmıştım. | Open Subtitles | لأنه لديّ انطباع بأنكِ تستمتعين , تعرفين بالألم |
Kızın ailesini etkilemeliyim, iyi bir intiba bırakmalıyım. | Open Subtitles | يجب ترك انطباع لدى والديها يجب ترك انطباع جيد |