Şu bana karşı duran 35 yaramaz çocuktan mı? | Open Subtitles | اولئك الـ35 وقحا الذن يبذلون جهدهم في الوقوف ضدي ؟ |
Ne zaman Şu yaşlı adamlardan birisini görsem hep aynı şeyi düşünürüm. | Open Subtitles | كل مرة أرى شخصا من اولئك المسنين دائما ما أفكر في نفس الشيء |
Ne zaman Şu yaşlı adamlardan birisini görsem hep aynı şeyi düşünürüm. | Open Subtitles | كل مرة أرى شخصا من اولئك المسنين دائما ما أفكر في نفس الشيء |
Ayrıca, Onlar iki yeşil mango. | Open Subtitles | بالإضافة أن اولئك الإثنان ليس لديهم خبرة |
Bu insanlar şimdiden bizim kulemizmiş gibi davranarak bir kazaya sebebiyet verdiler. | Open Subtitles | اولئك الأشخاص تسببوا حتى الآن بتحطم واحد بتقمصهم دور برجنا يا الهي |
Walter, o adamlar şehit olacaklarına ve cennete onları bekleyen 72 bakirenin olduğuna inanıyorlar. | Open Subtitles | والتر , اولئك الاشخاص يعتقدون عندما يفجرون انفسهم انه سوف تكون هناك 72 عذراء تنتظرهم في الجنه |
Zor olmuş olmalı. tüm buradaki insanların mutlu olmasını sağlamak. | Open Subtitles | ولابد أنها كانت صعبة خصوصا مع كل اولئك الاشخاص السعداء |
En sevdiğim beyin hikayelerinden biri bu orta yaşlı adamları anlatıyor. | TED | احدى القصص المتعلقة بالعقل تشرح اولئك الرجال متوسطي العمر |
Ne zaman Şu yaşlı adamlardan birisini görsem hep aynı şeyi düşünürüm. | Open Subtitles | كل مرة أرى شخصا من اولئك المسنين دائما ما أفكر في نفس الشيء. |
Ne zaman Şu yaşlı adamlardan birisini görsem hep aynı şeyi düşünürüm. | Open Subtitles | كل مرة أرى شخصا من اولئك المسنين أفكر في نفس الشيء |
Şu Cezayirliler ölüme mahkum edildikleri zaman bunun iyi bir son olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | عندما حكموا على اولئك الجزائريين بالإعدام رأيت أنها نهاية جيدة |
Tanrım, Şu adamlara bak. Çok yakışıklı. | Open Subtitles | يا الهى , انظروا الى اولئك الشباب , يالهو من جمع |
Şu dövüşçüler yine bizimle uğraşmaya başladılar. | Open Subtitles | لقد جاء اولئك المقاتلون للإعتداء علينا مرة آخري. |
Şu lanet çöl boğazlayanlardan mısın? | Open Subtitles | لاا ، انت لست من اولئك سفاحي الصحراء ، اليس كذلك ؟ |
Şu anda beş kişinin patlamada öldüğünü biliyoruz. | Open Subtitles | نعرف الآن اولئك الأشخاص الخمسة الذين ماتوا في هذا الإنفجار |
Şu kasabalılar, ödül avcıları... Ve ailem hala benim kaybımla kahroluyorlar Meier. | Open Subtitles | اولئك القرويون والصيادين وعائلتي لا يزالون يندبون خسارتي |
Pekala, Şu amına koduğumun cücelerini haklamamız lazım. | Open Subtitles | حسنا علينا ان ننال من اولئك الاقزام الاوغاد |
Şimdi hiç sallamadığım Porto Rikolu adamlar gibiyim... çünkü Onlar hep büyük kalçaları sever. | Open Subtitles | كنت مثل اولئك الرجال الذين لا يكترثون ذلك بأنهم يبحثون على الصدور الكبيرة أنا أحب الؤخرات الكبيرة الآن |
Bundan Onlar çıkar sağlayacak. El ele çalışıyorlar. | Open Subtitles | اولئك هم الذين يكسبون من وراء ذلك يعملون أيديهم في قفازاتهم |
Sadece Onlar için biraz nakit parayı elden çıkardım. Kimlerin olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | أنا فقط نقلت بعض المال لهم لم أكن أعرف أن اولئك الرجال... |
Ellerindeki her şeyi Pakistan'da bırakıp gelen insanlar için biraz yararı olur umarım. | Open Subtitles | أتمنى أن يساعدكم من أجل اولئك الذي أضطروا لترك كل شئ في باكستان |
Nevikov o üçünü L.A.'de öldürdüyse, o zaman onları L.A.P.D. yakalar. | Open Subtitles | إن كان نفيكوف قد قتل اولئك الثلاثة في لوس انجليس إذن شرطتها تنال منهم |
tüm o gerizekalılıklar sen olmasan nerden çıkardı merak ediyorum. | Open Subtitles | أتساءل ماذا فعل اولئك الأشخاص بكل الوقت الذي حفظت لهم |
Bunlar da Afgan iş adamları için ileride hayat kadınlığı yapacak olan göçebe kızlar. | TED | اولئك فتايات رُحّل اصبحن عاهرات لامتاع رجال الاعمال الافغان |