"بأمان" - ترجمة من عربي إلى تركي

• güvendesin
• güvenli
• güvendeyiz
• sağ salim
• güvendesiniz
• güvenle
• Dikkatli
• emniyette
• güvendeyim
• dikkat
• güven
• temiz
• korumak
• güvendeler
• güvenliğini

Annene ve sana olanları biliyoruz, artık güvendesin tamam mı?
نعلم ما حدث لكِ و لأمك لكنك بأمان الآن, حسناً؟

Endişelenme, burada bizimle güvendesin. O duvarlardan herhangi bir şey geçemez.
لا تقلق، فأنت بأمان بيننا لا يمكن لشيء تجاوز هذه الجدران

Eskiden güvenli olduğumuz yerde artık güvenli olamayacaklarını bilerek gitmelerini izleyebilir miydim?
مع العلم بأنهم لن يكونوا بأمان في مكاننا الحالي، أكنت لأتحمل رحيلهم؟

Ama bunlar sadece 2. derece. güvenli, merak etme. -Merak etmiyorum.
لا ، ولكن لا تقلقي عند المستوى الثاني نكون مازلنا بأمان

Tüp içinde kaldığımız sürece güvendeyiz. Bakın, prens. Acele edin.
طالما نحن بداخل الانبوب نحن بأمان انظر , الامير اسرع

Ne dersin, o insanları sağ salim bankadan çıkarabilecek miyiz?
لو أننا فقط نستطيع إخراج هؤلاء الناس بأمان من البنك

Efendinin kanatları altında güvendesiniz.
أنت بأمان هنا ليس هناك ما يدعو للقلق بشأنه نحن جميعا هنا أصدقاء جيدون أنت تعلم

Hürriyet, sözde değil ama akşamüstü evinin önünde güvenle oturan adamın içinde.
الحرية ليست كلمة و لكنها رجل يجلس بأمان أمام منزله فى المساء

Sorun yok, güvendesin. Hiç ikincil görüş diye bir şey duydun mu?
أنت بأمان أسبق لك أن سمعتي بالحاسة السادسة؟

O hala rodeoda. Bitene kadar güvendesin.
إنه في المسابقة ، و ستكونين بأمان حتى تنتهي

Galiba at sırtında daha güvendesin.
اعتقد أنك ستكون بأمان اكثر وأنت على ظهور الخيل

güvendesin o zaman. İçeri zorla girmek isteseydi seni telefonla arıyor olmazdı.
حسنا، إذا أنتِ بأمان ، لو كان يريد إقتحام المنزل ، ما كان سيتصل

Oraya tek yolu güvenli bir Valkyrie en kolye ile.
الطريقة الوحيدة لكى تصلن هناك بأمان عن طريق قلادة الفالكريز

Binaya güvenli bir şekilde girdiğimi görür görmez, anayola geri gitmeni istiyorum.
بمجرد أن تجد أننى دخلت المبنى بأمان أريدك أن تعود للطريق الرئيسى

Şimdi bu konuda güvenli bir şekilde evine getiriyor, ve o kadar.
الآن هذا ينعلق بإعادتها إلى المنزل . بأمان ، هذا كل شيء

Evet, şimdilik güvendeyiz. Bez kamyonunu takip ettim.
يجدر بنا أن نكون بأمان لقد لحقت بشاحنة نقل الحفاضات

fazla tepki verdiğini düşünmüyor musun? burada kesinlikle güvendeyiz.
ألا تظنين أن رد فعلكِ مبالغ فيه نحن بأمان تام هنا

Oraya sağ salim vardığın için çok mutluyum. Ee, nasıl gidiyor?
حسناً ، أنا سعيدة أنكِ بأمان كيف تجري الأمور إذاً ؟

Yani biz oraya ulaşana kadar güvendesiniz demektir ama görünürde kalın. Dışarıya çıkmayın ve tuvalete bile gitmeyin.
لذا ستكونين بأمان حتى وصولنا، لكن إبقي مرئية، لا تذهبي خارجاً حتى إلى غرفة الإستراحة

Eğer bu ur daha da büyürse, onu güvenle almamız imkansızlaşabilir.
لو أصبح هذا الورم أكبر بكثير,ربما لن نتمكن من استئصاله بأمان

Arabası olanlara, lütfen Dikkatli sürsün, ama şimdi arabalara.
هؤلاء الذين يقودون قودوا بأمان لكن قودوا

- Eğer bu dünyada yavrucuklar emniyette olamaz ise, kimler olabilir ki?
إن لم تكن الجراء ستعيش بأمان في هذا العالم، فمن منا سيفعل؟

İster içeride ister dışarıda olsun ben güvendeyim!
انا بأمان سواء أكان هو بالداخل او الخارج

Biz yemeğe gidiyoruz. dikkat edin ben dönene dek ona bir şey olmasın.
أنا رايح العشاء اتأكوا انهم بأمان لغاية لمل أرجع

Doğru söylemem gerekirse çocuklar burada olduğunuz bilmek bana güven veriyor.
للصراحة، أشعر بأمان أكثر عند معرفة أنكما يافتيان موجودان هنا جيد.

Bir balığın beslenme alanına girmesi diğerlerine buranın temiz olduğunu anlatır
والسمكة الدخول بأمان لأرضيات التغذية يمكن أن تظهر للآخرين أن الساحل واضح.

Eşyaları korumak için başka bir yere taşıdıklarını söyledi ama kafam çalışıyor herhalde.
قال أنهم ينقلون البضائع لمكانٍ آخر لحفظها بأمان لكنني أفهم أفضل من هذا

Yerlerini tek bilen benim. Ben yaşadıkça güvendeler. Eğer bana yardım etmezsen ölürler.
ناقشنا هذا الأمر، أنا الوحيد الذي يعرف مكانهم، هم بأمان طالما أنا حي

Biri, insanların güvenliğini sağlamak ve farketmelerini ummak.
الأولى، هي جعل الناس حقا بأمان و التمني أنهم سيتنبهون.