ويكيبيديا

    "بالضبط ما" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tam olarak ne
        
    • tam da
        
    • de tam olarak
        
    • şey tam olarak
        
    • da aynen
        
    • şey de
        
    • da tam
        
    • aynı şeyi
        
    • neler
        
    • ne olduğunu
        
    • aynen öyle
        
    • şeyi tam olarak
        
    • tam olarak da
        
    Korkarım Bayan Novak'ın kitabının tam olarak ne hakkında olduğunu bilmiyorum. Open Subtitles أَنا خائفُ أنا لا أَعْرفُ بالضبط ما هو كتاب الآنسةِ نوفاك
    O buluştuğun adama tam olarak ne dediğini bilmek istiyorum. Open Subtitles الرجل الذي كنت تقابله أريد معرفة بالضبط ما قلته له
    tam olarak ne olduğundan emin değildim ama konuşulma şeklinden, bunun büyülü ve çok özel birşey olduğunu anlayabiliyordum. Open Subtitles لم أكن متأكدا بالضبط ما هو لكني عرفت بأنه شيءساحر و سري جدا بسبب الطريقة التي كنا نتكلم بها
    tam da böyle. Şimdi, eğer hayat varsa Dutch onu bulur. TED إنه بالضبط ما حدث الآن، إذا كان هناك حياة فالهولنديون سيكتشفونها.
    Benim söylediğim de tam olarak bu ve özel kanallardan da bahsediyorum. Open Subtitles لكن هذا بالضبط ما أقوله, وأنا أتحدث عن قنوات النخبة هنا أيضاً.
    tam olarak ne olduğundan emin değildim ama konuşulma şeklinden, bunun büyülü ve çok özel birşey olduğunu anlayabiliyordum. Open Subtitles لم أكن متأكدا بالضبط ما هو لكني عرفت بأنه شيءساحر و سري جدا بسبب الطريقة التي كنا نتكلم بها
    Pardon ama, bugün tam olarak ne kadar demir çıkardığını hatırlatır mısın? Open Subtitles آسف ، ذكرنى بالضبط ما مقدار الحديد الخام الذى أستخرجته اليوم ؟
    Peki, bana tam olarak ne yaptığını söyle ki; yediğin naneyi düzeltebileyim. Open Subtitles الموافقة، يُخبرُني بالضبط ما أنت عَمِلتَ لذا أنا يُمْكِنُ أَنْ أَبْدأَ إلْغائه.
    tam olarak ne olduklarını, nasıl çalıştıklarını, ve mümkünse, şu anda gerçekten Lorne'un içinde bir şey varsa bunu saptamanın yolunu öğrenmeliyiz. Open Subtitles يجب أن نعرف بالضبط ما هي هذه الأشياء كيف تعمل وإذا أمكن, نعلم كيف نكشف هناك شيء حقا في داخل لورن الآن
    Brian, zaman makinama tam olarak ne yaptığını söylemeni istiyorum. Open Subtitles بريان، أريد منك أن تخبرني بالضبط ما فعلت لآلة وقتي.
    Fakat bize sadece bilgiyi göstermekle kalmıyor, parmaklarımızla keşfedip, eyalet eyalet tam olarak ne kadar rüzgar potansiyeli olduğunu görebiliriz. TED لكن بدل عرض المعلومات فقط، يمكن أن نحرك اصبعنا ونتصفح، ونرى، ولاية بولاية، بالضبط ما قدرة الرياح الموجودة.
    Bu konuda tartışmaya devam edersek tam da bu olacak. Open Subtitles هذا بالضبط ما سيحدث لو تابعنا الجدال في هذا الامر
    Irak'taki işlerin, devletin arkasında bulunan adamların tam da istediği gibi gittiği. Open Subtitles هو أنّ زعزعة العراق هو بالضبط ما يريده من يقف خلف الحكومةَ
    Yapmak istediğim tam da bu, bu şeyi kıvırıp atmak. Open Subtitles هذا بالضبط ما أريد فعله ، أن أنتزع هذا الشيء
    İşte patron polisin benden bulmamı istediği de tam olarak buydu. Open Subtitles آه، وهذا هو بالضبط ما طلب مني الشرطي مدرب العثور عليها.
    Teşekkür ederim, Kaptan. Duymayı istediğim şey de tam olarak buydu. Open Subtitles شكراً لك يا حضرة القبطان هذا بالضبط ما كنت بحاجة لسماعه
    Yaptığım şey, tam olarak siz Konoha ninjalarının istediği şey değil mi? Open Subtitles أليس ما أفعله هو بالضبط ما يريده كل نينجا كونوها طوال الوقت؟
    Görüyorsun, bu genç bayan da aynen kardeşimin kızı gibi düşünüyor. Open Subtitles أترى , تلك السيده الصغيره تقول بالضبط ما تقوله ابنه اختى
    Tam olarak yapmaya başladığı şey de bu oldu, hayatımı cehenneme çevirmek. Open Subtitles وهذا بالضبط ما قام بعمله، بدأ بتحويل حياتي إلى جحيم على الأرض.
    İlk katıldığımda, savaşmak için katılmamıştım ama artık katıldığıma göre şimdi olacak olan da tam anlamıyla buydu. TED عندما انضمامى في البداية لم أنضم للقتال، لكن الآن أنا داخل ذلك، هذا بالضبط ما سيحدث الآن.
    Biliyor musun aynı şeyi göbek bağını kesip seni kucağıma verdiklerinde de söylemiştim. Open Subtitles ذلك بالضبط ما قلته عندما قطعوا الحبل السري ووضعوك بين ساعديّ
    neler olup bittiğini sabah üçteki tasarım toplantısında tam anlamıyla görebiliriz. TED يمكنك ان ترى بالضبط ما حصل، 03:00 صباحا في جلسة التصميم.
    Kuralların ne olduğunu ya da bunun nasıl işlediğini tam olarak bilmiyorum. Open Subtitles أنا لا أعرف بالضبط ما هي القواعد أو كيف يسير هذا الأمر
    Buna inanmıyorum. aynen öyle düşünüyorum. Open Subtitles لا يمكنني تصديق هذا ذلك بالضبط ما أشعر به
    Nikita Kruşçev, bugün Başkan Kennedy'in kriz başladığından beri kendisinden yapmasını istediği şeyi tam olarak yaptı. Küba'daki Sovyet füze üslerinin kaldırılması ve roketlerin Sovyetler Birliği'ne geri dönmesi emrini verdi. Open Subtitles نيكيتا خروتشوف فعل اليوم بالضبط ما طلبه الرئيس كينيدي منه عند بداية الازمة هو امر بتفكيك قواعد الصواريخ السوفيتية في كوبا
    Papayla aynı fikirdeyim. Bu tam olarak da kralın yapmaya karar verdiği şeydi. TED الادعاء: ولكن هذا بالضبط ما قرر الملك القيام به.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد