24 Temmuz 1715'te, İspanya Kralı Philip'in evlilik kutlamaları sırasında tarihteki en büyük hazine filosu Havana, Küba'dan yola çıktı. | Open Subtitles | في الرابع والعشرين من يوليو 1715م وإحتفالاً بزواج ملك أسبانيا فيليب أبحر أكبر إسطول بحري يحمل كنز من هافنا، كوبا. |
24 Temmuz 1715'te, İspanya Kralı Philip'in evlilik kutlamaları sırasında tarihteki en büyük hazine filosu Havana, Küba'dan yola çıktı. | Open Subtitles | في الرابع والعشرين من يوليو 1715م وإحتفالاً بزواج ملك أسبانيا فيليب أبحر أكبر إسطول بحري يحمل كنز من هافنا، كوبا. |
Çıkarlarıma en uygun şekilde olacak bir sahte evliliği nasıl tasarlayacaksın? | Open Subtitles | كيف ستجعل هذا يصب في مصلحتي من جرّاء الارتباط بزواج صوري؟ |
Marc, gey evliliğini onaylamam dedim diye beni cezalandırıyor musun? | Open Subtitles | مارك، هل انت تعاقبني.. لأنني قلت لك انني لا اقبل بزواج الشواذ؟ |
Sessiz bir düğün düzenlediğinizi biliyorduk, ama küçük bir kutlamanın mahsuru olmadığını düşündük! | Open Subtitles | ربما نعلم أنك ترغبين بزواج هادئ لكن رغم هذا لا بد من الإحتفال قليلاً |
Napoli Kralı, önceki evlilikten yeni evliliğe bir yük getirilemeyeceğini düşünüyor. | Open Subtitles | يشعر ملك نابولي بأنه لا يستطيع أن يقوم بزواج محمّلة للنهاية |
Birbirimize çocuklarımızın resimlerini gösterdik ve yaklaşık 33 yıldır mutlu bir evlilik sürdürüyoruz. | TED | وقام كل منا بعرض صور أطفاله على الآخر ونحن ننعم بزواج سعيد لثلث قرن لوقتنا هذا |
Çapkın bir tabiatım var ve bu soyluların aksine... tabiatım nedeniyle sadık kalamayacağımı bile bile... evlilik yeminini etmeyi reddediyorum. | Open Subtitles | لدي طبيعة مشوشة و لا أحب الأرستقراطيين انا لن آخذ على نفسي عهدا بزواج في حين أعرف أن طبيعتي ستمنعني من الحفاظ عليه |
Bir gün olabilir, ama şu anda tıpkı diğer kızlar gibi diğerlerinden daha güzel, ve iyi bir evlilik yapmak istiyor. | Open Subtitles | ربما تصبح كذلك، ولكنها الآن مجرد فتاة عادية فتاة جميلة.. ترغب ببساطة أن تحظى بزواج جيد .. |
Böyle düşündüğüne göre, berbat bir evlilik geçirmiş olmalısın. | Open Subtitles | لابد أنك حظيت بزواج فظيع إذا كنت لا تريدين أن يسألك أحد لمواعيد غرامية |
Avrupa'daki gibi sokaklarda yapılan evlilik törenleri gibi yapabiliriz. | Open Subtitles | نحن يمكننا أن نحظى بزواج كبير وعرض عبر الشوارع كما يفعلون في أوروبا |
Baron gibi evlilik tuzağına düşmüş bir çok müşterimi eğlendiririm. | Open Subtitles | لنفرض أنني أسلّي البارون وهو كالعديد من الزبائن مقيد بزواج مستقر |
Kabileler, Roma İmparatorluğu'nun yarısını bize veren bir evliliği hoş karşılayacaktır. | Open Subtitles | القبائل سترحب بزواج سيعطينا نصف الإمبراطورية الرومانية. |
evliliği kötü olan zengin bir doktorun ofisine gelmesini, .ona aşık olmasını ve böylece tüm bu maskaralıktan vazgeçmeyi bekliyor gibiydi. | Open Subtitles | لقد كانت تنتظر دكتور غني بزواج سيء ليزحف لمكتبها ويقع في حبها |
Bir grup kolejli çocukla kızımızın evliliğini kutlamak. | Open Subtitles | الأحتفال بزواج أبنتنا مع حفنة من الاطفال في المدرسة الإعدادية |
Gerçekten de evliliğini, çıtır bir bebek bakıcısı için riske atabilecek misin? | Open Subtitles | هل فعلاً ترغب بالمخاطره بزواج من اجل جليسه أطفال جميلة؟ |
Valinin düğün kutlamaları için içki dağıtıyorum. | Open Subtitles | توزيع الشراب للاحتفال بزواج المامور |
Kendinizi sevgisiz bir evliliğe kurban ediyorsunuz? | Open Subtitles | لماذا قد تودين إلزام نفسك بزواج بلا حب ؟ |
Lana'nın Lex ile evlenmesi konusunda bir ilgin olduğunu öğrenirsem, eldivenleri bir kenara atarım. | Open Subtitles | إذا أكتشفت بأنّ لك أيّة علاقة (بزواج(لانا)مع(ليكس القفازات ستنفصل |
Uzun sürmüş bir evliliğimiz oldu. Üç tane harika çocuğumuz var. | Open Subtitles | نحن قد حضينا بزواج طويل, بكل المقاييس وقد أنجبنا ثلاثة أبناء رائعين |
Benim büyüdüğüm yerde, iki erkeğin evlenmesine izin verilmezdi. | Open Subtitles | حيث نشأت، لم يسمحوا بزواج الرجلين |
Bugün burada, Marie ile Jess'in evliliklerini kutlamak ve evlilik yeminlerini kutsamak için toplandık. | Open Subtitles | لقد تجمعنا هنا اليوم للإحتفال بزواج (ماري) من (جيس) ولتقديم نذورهما الزوجية |
- Örnek bir evliliğin göstergesi. - Rhea kitap yazmalısın. | Open Subtitles | هذا يبشر بزواج متكامل - ريها عليك كتابة كتاب - |
En iyi arkadaşının düğününü bu şekilde mi geçirmek istemiştin? | Open Subtitles | هل هكذا اردت ان تستمتعي بزواج اعز صديقة لكِ ؟ |
Nicole ve Ryan evlenmeye karar verince Dana sevdiği herkesin kendisini terk ettiğini düşündü. | Open Subtitles | بزواج رايان من نيكول، من المحتمل أن دانا تشعر بأن كل شخص أحبته تخلى عنها. |
Hayır, olmayacağım çünkü... 12 yıldır ilk kez, harika bir evliliğim ve hayatım var, ve onu yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | لا، أنا لن أقوم بها لأن... لأن أول مرة طيلة 12 عاماً، حظيت بزواج و حياة عظيمتين و أريد أن أعيش من أجلهما |
Ablamın düğünüyle de çok meşgulüz. | Open Subtitles | ونحن مشغولون بزواج اختي |
Nasılsa bir gün boşanacağım düşüncesiyle evlenilmez ki. | Open Subtitles | أنتي لا تدخلين بزواج و أنتي تفكرين بالطلاق |