Ama Konoha'nın yıkılışını kendi gözlerimle göremeyecek olmam çok yazık. | Open Subtitles | ولكن للأسف لن أستطيع روئية الدمار الذي سيحدث لكونوها بعيني |
Bunu gözlerimle gördüm. Bir ülke var. Hemen altımızda. | Open Subtitles | انا رأيتها بعيني , هناك ارض اسفلنا تمامً |
Hayır, sadece Gözüme bir şey kaçtı. | Open Subtitles | لا، لا، إنها الريح فقط أوقعت شيئاً بعيني |
Ama kendi gözümle görmem daha kesin hareket etmemi sağlıyor. | Open Subtitles | بل رؤية مثل هذه الأشياء بعيني تجعلني أتصرف بتأكد أكبر |
Gözlerime bak ve doğruyu söyle, seni iğrenç yaşlı keçi. | Open Subtitles | أنظر بعيني وأخبرني بالحقيقة أيها الماعز العجوز القذر |
Küçük gözlerimi diktim ve demirsiz bir metale bakıyorum. | Open Subtitles | أي أحد يريد لعبة صغيرة ؟ ..أنا أنظر بعيني الصغيرة معدن لاحديديّ |
Yemin ederim, dünyada inanmazdım kendi gözlerimle görmeseydim böylesine açık seçik. | Open Subtitles | اقسم اامام الله ,اني كنت اصدق هذا بدون حس صحيح بما رايت بعيني |
Bu testi ben hazırladım, Böylece senin adam mı, efsane mi ...olduğunu kendi gözlerimle görmek istedim.. | Open Subtitles | رتبت هذا الأختبار لأرى بعيني إن كنت رجل أم أسطورة |
Sadece üçünün öldüğünü kendi gözlerimle gördüm. | Open Subtitles | رأيتُ فقط ثلاثة منهم وهم يُقتلوا بعيني المجردة |
Evet, binebilirsin ama gözlerimle görmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا متأكد من ذلك ، ولكن أريد أن أراك بعيني |
Sorumluluk sende değil. Dinle. Yeteneğini gözlerimle gördüm. | Open Subtitles | إسمع لقد رأيت للتو قدرته بعيني وهذا برهان إلى حد بعيد في تلك المسألة |
Onu masada yalnız başına otururken gördüm. Kendi gözlerimle şahit oldum. | Open Subtitles | لقد رأيته بعيني الإثنتين وهو جالس على الطاولة |
Şu s.kik Gözüme ne yaptığına bak. Yeniden yapacağım! | Open Subtitles | ــ انظري إلى ما فعلتِه بعيني ــ سأفعلها مرة ثانية |
Bekle, bekle. Canım acıdı. Gözüme vurdun! | Open Subtitles | إنتظري , إنتظري , أنا تأذيت لقد إرتطم سحاب حقيبتك بعيني لا لم يصبك |
Tanrı şahidim olsun ki, eğer gözümle görmesem, Çaylak'ın her şeyi tek başına yürütebileceğine asla inanmazdım. | Open Subtitles | وامانة بالله, لم اكن سأصدقها إن لم أرها بعيني لكن المبتدئ استطاع تحمل مسؤولية الأمر كله. |
Minik Gözlerime, şirket kartı olan uzun boylu bir Wall Street hayvanı takılıyor. | Open Subtitles | أنا اختلس بعيني الصغيرة حيوانًا طويل القامة من وول ستريت مع بطاقة الائتمان للشركات |
gözlerimi kafasının arkasına diktim ta ki bu aklımdan gidene kadar. | Open Subtitles | كنت أثقب بعيني مؤخرة رأسه إلى أصبحت لم أعد أفكر لم أكن .. |
Joe Tobin gözümü morarttı ve burnumu kırdı. | Open Subtitles | جو توبن سبّب السواد بعيني وقام بـ لكم انفي |
Sonra evli kaldığımız iki sene boyunca, ne zaman çalışma odasına girsem, o geyiğin lanet gözlerine bakmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | لمدة زواجنا الذي امتد عامين، في كل مرةٍ أدخل إلى الوكر كنت أُحدّق بعيني الظبي. |
Gözlerimin içine bakmanı ve o dosyada yazanların yalan olduğunu söylemeni istiyorum. | Open Subtitles | اريدك ان تنظر بعيني وتقول ان كل شيء قرأته بالملفات ليس صحيح |
Zamanla hareketlerimi kontrol etme, göz teması kurma ve nihayetinde konuşma yeteneğimi kaybettim. | TED | بنهاية الأمر ، خسرت القدرة على التحكم في حركاتي أن أتواصل بعيني وأخيراً ، قدرتي على الكلام. |
Doğru, gözlerim görmüyor, ama kalbimle görebilirim. | Open Subtitles | صحيح, لا أستطيع النظر بعيني لكن أستطيع النظر بقلبي |
Gerçek cesaret bir genci düelloda öldürmek değil bir kadının gözlerinin içine bakıp ona hislerini söyleyebilmektir. | Open Subtitles | الشجاعة الحقيقية هي ليس أن تقوم بقتل شاب في مبارزة أتحداك أن تنظر بعيني امرأة وتقول لها مشاعرك |
Gözüm kızarmışsa fazla çalışmaktandır, başka bir şeyden değil. | Open Subtitles | الإحمرار الذي تراه بعيني بسبب إجهاد العمل ليس إلّا |
Yine de, Kendim görmek isterdim. | Open Subtitles | .. حتى و لو . لكن يجب أن أرى بعيني |
Ben de Gözümün üstüne yaptıracağım... Böylece acıyı daha fazla hissederim. | Open Subtitles | انا سأقوم بعمل واحد بعيني حتى يظهر علي اني شخص سيء |
Annemle kız kardeşlerimi sattığında ağladığım için sahibim Gözümde purosunu söndürdü. | Open Subtitles | قام سيدي بإطفاء سيجارته بعيني لأنني بكيت عندما قام ببيع والدتي وشقيقتي |