ويكيبيديا

    "بواحد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tane
        
    • birini
        
    • biriyle
        
    • tanesini
        
    • Biri
        
    • tanesi
        
    • birine
        
    • teker
        
    • birer
        
    • tanesine
        
    Eğer bir avukat tutmayı karşılayamazsan, sana bir tane sağlanacaktır. Open Subtitles إن كنت غير قادر على الدفع للمحامي، فإننا سنزودك بواحد
    - İnilti sesinin nereden geldiği anlaşıldı. - Yepyeni bir tane taktık. Open Subtitles ذلك يفسر سبب الضوضاء العالية لقد أستبدلناه بواحد جديد
    Büyük-büyük baban, insanlık tarihinin en büyük keşiflerinden birini yaptı. Open Subtitles جدك الاكبر قام بواحد من أهم الاكتشافات فى تاريخ البشريه
    Çünkü birini tutup sonra da bırakınca bıngıl bıngıl bıngıl yapar. Open Subtitles لأنكي عندما تمسكين بواحد ومن ثم تتركينه يفعل نونقا, نونقا, نونقا
    İstihbarat örgütlerinin hedefinde olan biriyle görüşmediğiniz sürece, bizim ilgimizi çekmiyorsunuz. TED اذا لم تكن مرتبطا بواحد من هذه الاهداف الاستخباريه المهمه لنا, فانت لا تمثل لنا اي اهميه.
    Dışarı çıkıp bir tanesini yakalamak istediğimde hastalıklı olabileceklerini söylediler. Open Subtitles ,أردت الخروج و الإمساك بواحد ,لكنهم قالوا أنهم يحملون أمراضا
    ama öyle Biri ile karşılaştığım zaman, onu mahvetmekten zevk duyarım. Open Subtitles لكن عندما ألتقي بواحد منهم .. أكونسعيداًجدا بتحطيم.
    - Bu şu zırıltıyı açıklıyor. - Elimizde yeni bir tane var. Open Subtitles ذلك يفسر سبب الضوضاء العالية لقد أستبدلناه بواحد جديد
    Belki iki tane kitabım olabilir, bir tanesi evde durması için. Open Subtitles ربما يمكن أن أحصل على كتابين، لأحتفظ بواحد في المنزل.
    Ama hala bana bir tane daha borçlusun. Teşekkür ederim de. Open Subtitles ولكنك ما تزال مديناً لي بواحد آخر ، قل شكراً
    Kahrolası bir kuruş daha borçlandım sana. İşte bir tane daha. Open Subtitles أنا مدينة لك ببنس آخر، أدين لك بواحد آخر
    Ben küçükken, onun gibi bir tane olmasını isterdim. Open Subtitles عندما كنت صغيراً ، كنت أتمنى أن أحظى بواحد مثل هذا
    birini yakaladık iki tane kaldı, beyler. Open Subtitles لقد امسكنا بواحد و مازال هناك اثنان طليقان
    Bir sebep yoktu. En kişisel sırlarımdan birini bildiklerini beklemiyordum. Open Subtitles لسبب وحيد, أنه كان يعلم بواحد من أكثر أسراري الشخصية
    "Büyüklerin her birini bir bebeğin bakımıyla görevlendirdi." TED وقد عهدت بواحد من الأطفال الصغار لكل طفل كبير.
    Şimdi size çok kısa bir video klip göstereceğim, bir hastaya ait 5 saniyelik bir klip kendisi inşaa ettiğimiz organlardan birini aldı. TED سأريكم الان مقطع فيديو قصير جدا. مدته 5 ثواني لمريضة تم علاجها بواحد من تلك الاعضاء التى تمت هندستها
    Annem, onun gömleklerinden birini babamın yatakodasındaki sandalyelerden birine astı. Open Subtitles أتذكر إن أمى أحتفظت بواحد من قمصانة على ظهر المقعد فى حجرة نوم والداى
    Ve yüzyıllardır devam eden insan baskısından sonra, Karayip resifleri şu üç sondan biriyle karşılaşmıştır. TED وبعد قرون من الجهد البشري، فقد إجتمعت الشعاب الكاريبية بواحد من ثلاثه مصائر.
    Bir tanesini çoktan aldık. Senle konuştuğumuz sırada seni ihbar ediyor. Open Subtitles لقد امسكنا بواحد منهم و هو ينقلب ضدّك أثناء حديثنا
    Biri gitti, Biri kaldı. Burada duralım. Bu kalabalığın arasından geçmek zor olacak. Open Subtitles امسكنا بواحد وبقي واحد سيكون من الصعب المرور بهذا الحشد
    Romeolar'ın birine aşık olduğuna yemin ederdim. Open Subtitles كنتُ واثقاً بأنها مغرمة بواحد من هذين العاشقين.
    Hepsi teker teker bizim tarafımıza geçecek ailemize katılacak. Open Subtitles وواحداً بواحد ، سيأتون إلي جانبنا لعائلتنا.
    Eğer delilleri mahkemeye verirse hepimizi birer birer indirirler. Open Subtitles اذا قرران يدير ادلة الولايات يمكنه ان يجزانا واحد بواحد
    Sen bir tanesine bakamıyorsun diye ben tek başıma seksen beş hayvana bakıyorum. Open Subtitles أنا أعتني بـ 85 حيوانًا لوحدي الآن لأنكِ لاتستطيعين الاعتناء بواحد.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد