Ona bakma sen, sadece kızların gözünde sevimli yavru köpek olmaktan dolayı mutsuz. | Open Subtitles | لا، إنه .. إنه فقط مستاء بشأن حالة جرو الكلب اللطيف مع الفتيات. |
Tokyo'daki Ueno Hoca, bizim baş mühendis Mase Bey'e yavru Akita bulmak için akıl danışmıştı. | Open Subtitles | كبير المهندسين لدينا، السيد ماس، سئل من قبل معلمه أستاذ أوينو هيدرو من طوكيو للعثور علي جرو اكيتا |
Demek o yüzden etrafında köpek yavrusu gibi zıplayıp duruyor. | Open Subtitles | لهذا هو السبب في انه يتراقص من حوله وكأنه جرو. |
Groo onun için uygunsa ona gidecektir. Bu ikisini de mutlu eder. | Open Subtitles | اذا (جرو) يفعل هذا من اجلها عليها أن تكون معه ويصبحوا سعداء |
ve sen de iyi küçük bir köpekçik gibi koştun ve bunu yaptın. | Open Subtitles | وانت ركضت مثل جرو صغير وقمت بذلك لها |
Öz geçmişinizi ziyadesiyle hazırlamışsa benziyorsunuz Doktor Gru. | Open Subtitles | علينا أن نحصل علي خلفية عامه "دكتور "جرو |
"enik Sarkacı." "Opossum* Sarkacı" | Open Subtitles | "جرو النواس"، "تمارض النواس"، "قضيب النواس"، "درابزين الإنتحارية"، |
Bir köpek hakkında. yavru bir köpek. Filmin kahramanı, yıldızı. | Open Subtitles | انه عن كلب , جرو صغير هو البطل , النجم |
Bir köpek hakkında. yavru bir köpek. Filmin kahramanı, yıldızı. | Open Subtitles | انها تتحدث عن كلب , جرو صغير انه البطل , النجم |
Ama ilk defa annemler yavru köpek almama izin vermediği için memnunum. | Open Subtitles | بالرغم من المرة الأولي أنا مسروره والداي لم يتركوني أن يكون عندي جرو |
Kayıp bir yavru köpek gibi seni izleyerek delirtti. | Open Subtitles | كان يقودك إلى الجنون،فقد إعتاد أن يتبعك كـ جرو |
Gururlu yavru köpeklerin yaptığı gibi jürinin önünde havalara zıplayıp ne kadar pürüssüz sağIıklı olduğunu unutma. | Open Subtitles | فقط تذكر حين تستعرض نفسك أمام لجنة التحكييم أن تبقي مؤخرتك الناعمة مرتفعة بطريقة لطيفة مثل أي جرو صغير فخور بنفسه |
Birbirimizi sevdiğimizi inkâr ederek geçirdiğimiz her dakika başka bir yavru köpek gözyaşı döküyor. | Open Subtitles | كل دقيقة تمر دون أن نحب بعضنا يذرف جرو دمعة أخرى |
Bak, ona isim veremeyiz! O bir kedi-köpek yavrusu değil ki! | Open Subtitles | إسمع ، لا يمكننا أن نعطيها اسم هكذا فهي ليست جرو أو فرخ دجاجة |
Bir şey sormak istiyorum Slim. Köpeğinin kaç yavrusu var? | Open Subtitles | "وددت بأن أسألك يا "سلِم كم جرو تمتلك صديقتك ؟ |
SARI LABRADOR yavrusu 6 HAFTALIK. $379.75 | Open Subtitles | جرو المختبرِ الأصفرِ بعمر 6 أسابيعٍ، ب 379.75 دولار |
Hayır, bunu yapma! Lütfen! Bunu yapma, Groo! | Open Subtitles | لا , لا تفعلها , أرجوك لا تفعلها , (جرو) , لا |
Av, ne şirin bir köpekçik. | Open Subtitles | يا له مِن جرو لطيف |
Bizi almalarına izin vermeyin, Bay Gru. - Bizi istemiyor musun? | Open Subtitles | لا تدعهم يأخذوننا سيد "جرو" , أخبرهم أنك تريدنا |
Bak ama, tay ve enik en iyi arkadaşlardı. | Open Subtitles | نعم، ولكن كان الحصان و جرو أفضل الأصدقاء! |
Gülümsemesen bile puppy diyerek bize yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | كما تري فانه لا يمكن للمر ان يفعلأ شيئا عندما يقول (جرو) الا الضحك |
Aman Allahım. Yine o şirin kuçu kuçu suratını takındın. | Open Subtitles | يا إلهي ؛ أنتَ تضع على وجهي وجه جرو الكلب |
Oh! Senin bir köpeğin mi var. Benim odamda sadece şampuan var. | Open Subtitles | لقد حصلتى على جرو كل ما حصلت عليه فى غرفتى هو الشامبو |
Evet. İçine kurt kaçmış bir süs köpeği. | Open Subtitles | نعم، جرو بقليل من دماء الذئاب تجرى فيه. |
Şef bu sabah sana bakarken yolun kenarında bulduğu hırpalanmış bir köpek yavrusuna bakar gibiydi. | Open Subtitles | .الزعيم. بالطريقة التي كان ينظر بها إليكِ .هذاالصباح. كما لو أنكِ كنتِ جرو مسكين وجده على جانب الطريق |