ويكيبيديا

    "حاله" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Durumu
        
    • durum
        
    • durumda
        
    • aynı
        
    • - O
        
    • yapıyor
        
    • nasıl
        
    • diye
        
    • rahat
        
    • olduğunu
        
    • durumunu
        
    • halinde
        
    Burada diplomatik olarak hassas bir durumdayız yarın bu Durumu merkezinize bildireceğim. Open Subtitles لدينا حاله دبلوماسيه جديه هنا والتي سأناقشها غداً مع وزاره خارجيه دولتك
    Kızların Durumu, kızların koşulları, ki benim inancıma göre bu içimizdeki kızdır ve işte bu dünyadaki kız, türümüzün kurtarılıp kurtulmayacağını da belirleyicisi olacak. TED إن حاله الفتيات , ووضعهن وأن الفتاة بداخلنا والفتاة فى العالم ,سوف تحدد بقاء الجنس البشري من عدم بقائه.
    Motor tanısı yok, yaşam destek Durumu yok. Open Subtitles لا يوجد فحوصات للمحرك ولا حاله دعم الحياه
    Bu özel bir durum ve özel olarak hapsedilmesi gerekiyor. Open Subtitles أنه حاله غير تقليديه و يحتاج الى حجز غير تقليدى
    - Bilmiyorum. Afallamış durumda. Sadece bana bakıyor ve hiçbir şey söylemiyor. Open Subtitles مازالت في حاله زهول تنظر لي ولا تقول شيئ,هذا مجن
    Beni aşık ettin, o zamandan beri hiçbir şey aynı olmadı. Open Subtitles لقد حطمتني و لا شيء بقي على حاله منذ ذلك اليوم
    Durumu daha ciddi olanlar, San Pablo'nun Amazon'daki Cüzamlılar Merkezi'ne gönderiliyor. Open Subtitles أما من هم فى حاله خطيره , فيذهبوا إلى سان بابلو مركز المصابون بداء الجذام في الأمازون
    Ne yazık ki, bize geminin veya mürettebatın Durumu hakkında bir şey söylemiyor. Open Subtitles لسوء الحظ إنه لا تخبرنا بشئ عن حاله السفينه أو الطاقم
    Shinhwa Gurubundaki soruşturmanın yakın olduğu bildirildi. Çin'i ziyaret eden Shinhwa Gurubu'nun başkanı... Gu Bon Hyun'in alınan haberlere göre Durumu kritik. Open Subtitles وقد افتتح مكتب المدعى العام تحقيقا فى شين هوا وتقول الاخبار ان الرئيس جوو فى حاله خطيره
    Ama Durumu hala kritik ve düzelme göstermedi. Open Subtitles نحن نبذل قصارى جهدنا ولكن ستبقى في حاله حرجه ووضعها لا يتحسن
    Gerekiyorsa bir göğüs tübü yerleştir. Durumu değerlendir ve ameliyata gerek varsa bana çağrı at. Open Subtitles قيميّ الحاله وأستعديني إن كانت حاله جراحيّه
    Yarın sabah saat 9 da amcasının onu almaya geleceğini söyle ona, anlamadı bu Durumu. Open Subtitles اخبره انه في التاسعه من صباح الغد سوف يأتي عمه ليأخذه في حاله اذا فهمك
    Eğer sorunu alerjik reaksiyon olsaydı Kortikosteroid ve Epinefrin ile Durumu düzeleceğine daha kötüye gitmezdi. Open Subtitles فالستيرويدات القشرية و الابنيفرين ستجعل حاله افضل و ليس اسوء
    Durumu kötüleşirse söyleyin, ama hayatî tehlikesini atlattığını düşünüyorum. Open Subtitles أحيطاني علماً إنْ سائت حاله و لكنني أظنّ, أنا أظنّ إنّه تجاوز للتو مرحلة الخطر
    Başkanın Durumu henüz bilinmiyor, ...ama alınan bilgilere göre saldırının yapıldığı kat, ...Başkanın ameliyathanesinin olduğu kat, ...ve biyokimsayal etkenler karışmış olabilir. Open Subtitles حاله الرئيس إلى الآن غير معلومه، ولكن تواترت الأنباء ان الهجوم تم فى نفس الطابق الذي تجري فيه العمليه الجراحيه للرئيس
    Yediden sonra iptal olurum. Acil bir durum mu var? Open Subtitles انا لست بمزاج جيد بعد السابعه, هل هذه حاله طارئه؟
    en az. bu garip bir durum. belki daha fazla. Open Subtitles على الأقل , فهذه حاله فريده و ربما تنتظر أكثر
    Onun için o durumda olmak korkunç bir şeydi çünkü. Onu affetmek kolaydı. Open Subtitles لقد كان رهيبا عليه ان يكون هكذا حاله, وكان من السهل علىّ ان اسامحه
    Annem ve babam boşandığında annem her şey aynı kalacak, dedi. Open Subtitles عندما انفصل والداي قالت أمي إن كل شيء سيكون على حاله
    - Bayan. Lee, Ben Dr. Arlo. - O nasıl? Open Subtitles سيدة لى , أنا الطبيب آريو - كيف حاله , هل هو بخير؟
    Baban neler yapıyor? Open Subtitles وما أخبار والدك؟ كيف حاله هذه الأيام؟
    Gördüğümde su çiçeği geçiriyordu. Ne zamansa artık. O nasıl? Open Subtitles كان لديه حُماق, في أي وقت كان كيف حاله ؟
    Beni ekmiş olsaydın, okuyacak bir şeylerim olur diye düşündüm. Open Subtitles فى حاله لم تاتى يجب ان يكون معى شىء لأقراءه
    Zavallı domuzu rahat bırakın! Open Subtitles لماذا لآ تتركين الساذج المسكين فى حاله ؟
    Hadi araştırıp ne kadar mutlu, başarılı ve harika bir hayatı olduğunu görelim. Open Subtitles إذن لنبحث عنه و نرى كيف أصبح حاله رائعا و ناجحا و مدهشا
    Ben onun için sadece arada sırada durumunu görmeye gelen bir adamım. Open Subtitles أنا فقط شخص ما الذى يحضر كل فتره كى يرى كيف حاله
    Sizden, adamlarımın katledilmesi halinde sizin emirlerinize uymak zorunda olduğumu belirten bir mektup ...yazmanızı isteyecektim Open Subtitles أفكر أن أطلب خطابا يفيد أني قد أجبرت على إطاعة أوامرك فى حاله تعرض رجالى للذبح

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد