Eve girmeme izin verdiler acil durum birikimimizi buldum, Tanrıya şükür. | Open Subtitles | سمحوا لي بدخول المنزل، ولقد وجدتُ أموال حالاتنا الطارئة، حمداً للرب. |
Tanrıya şükür buradasın. Konuşacak birisine ihtiyacım var. | Open Subtitles | حمداً للرب أنك هنا أحتاج شخص لكي أتحدث معه |
İyi çocuklar, Çok şükür buradasınız. | Open Subtitles | أيها الفتيان الطيبان حمداً للرب أنكما هنا |
Çok şükür daha önemli meseleye odaklanmamızı sağlayan birileri var. | Open Subtitles | حمداً للرب أنه ثمّة أحد يجعلنا نركّز على ما هو هام |
Tanrı'ya şükür ki katolik değiliz, O adam asla itiraflarımızı saklayamazdı. | Open Subtitles | حمداً للرب لأننا لسنا من الكاثوليك لا يمكن لهذا الرجل أن يتولى الإعترافات |
Tanrıya Şükürler olsun, sonunda doğru ev. Bu 4. deneyişim. | Open Subtitles | حمداً للرب أنه المكان الصحيح اقتحمت 4 منازل قبل منزلكم |
Tanrıya şükür ki sonuncusu ona biraz alışmıştı. | Open Subtitles | أظن أن الأخيرة قد إعتادت عليه حمداً للرب |
Boğaların stadyumdan kaçmasına izin verdi! Tanrıya şükür ki kafam iyi. | Open Subtitles | أطلق الثيران من الاستاد، حمداً للرب أنني بأعلى |
Tanrıya şükür ki, bırakıyorum burası geceleri uykularımı kaçırıyor. | Open Subtitles | حمداً للرب أنك لم تظهر في أي وقتٍ آخر, هذا المكان يصيبني بالذعر عند الليل |
Burası tımarhane gibi. Tanrıya şükür bugün cuma. | Open Subtitles | انها كمستشفى للمجانين هنا حمداً للرب انه يوم الجمعة |
Tanrıya şükür, hapsedilmeden önce hisselerimi almıştım. | Open Subtitles | حمداً للرب أنني سحبت أسهمي قبل أن يدخل السجن |
Tanrıya şükür, karıma benziyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يُشبهون زوجتي، حمداً للرب على ذلك. |
Çok şükür onu zamanında bulduk. | Open Subtitles | حمداً للرب أننا عثرنا عليها في الوقت المناسب. |
Çok şükür buradasınız. Ne biliyorsunuz? | Open Subtitles | حمداً للرب إنكم هنا، يا رفاق، ماذا تعرفين؟ |
Oh, Çok şükür. İki bacağını kopardım sanıyordum. | Open Subtitles | حمداً للرب ، ظننت أنني كسرت رجلان |
Çok şükür geldiniz, memur beyler. | Open Subtitles | حمداً للرب. حمداً للرب على قدومكم. |
Tanrı'ya şükür bitti şu şarkı. Şarkı söyleyen yaşlı kadın da neydi öyle? | Open Subtitles | حمداً للرب أن ذلك انتهى ما الذي كانت تغنيه تلك العجوز؟ |
Tanrı'ya şükür, bir tek ben beğendim sanıyordum. | Open Subtitles | حمداً للرب ، ظننت أنني الوحيد الذي يعتقد هذا |
Tanrı'ya şükür bunu atlatacak cesareti buldu. | Open Subtitles | حسناً، حمداً للرب انه وجد الشجاعة ليخوض في هذا |
Tanrıya Şükürler olsun ki bir günde bir kez günbatımı var. | Open Subtitles | حمداً للرب أن هذا الأمر لا يتكرر إلا مرة يومياً |
Şükürler olsun ki çalışıyor ve annem de uzun zaman önce terk etti yani babamın pek seçeneği yok. | Open Subtitles | لو بوسع أبي إيصالي من المدرسة للبيت لفعل ذلك حمداً للرب أنه يعمل وأمي.. غادرت منذ مدة طويلة |
Şu Türk gemisi için Teşekkürler Tanrım. Oraya gidip çocukları alalım şimdi... | Open Subtitles | حمداً للرب على سفينة الشحن التركية تلك، الآنسأذهبلإحضارهماو.. |
Neyse ki iktidarın kolları hala mevcut, ...ancak daha da yıkıcı bir saldırı söz konusuysa... | Open Subtitles | حمداً للرب ، رافعات السُلطة مازالت في أماكنها ، لكن في حالة حدوث هجوم مُدمر آخر |
İyi ki ne ben, ne sen gitmedik. İkimizden biri yalnız gitseydi.. | Open Subtitles | حمداً للرب أننا كلانا لم نحضر لو كان أحدنا حضر وحيداً |
Genetik devrim için Tanrı'ya Şükürler olsun. | Open Subtitles | حمداً للرب على الثورة الجينية. |