Hayır, ama bir daha sözümü kesersen... emin ol ki sen kucaklarsın. | Open Subtitles | لا، ولكن لو قاطعتني مرة أخرى سأحرص على أن تحتضن أنت واحداً |
Hayır, ama bir daha sözümü kesersen... emin ol ki sen kucaklarsın. | Open Subtitles | لا، ولكن لو قاطعتني مرة أخرى سأحرص على أن تحتضن أنت واحداً |
Şirketimizi oluştururken biriken tüm çaba ve bilgeliğimizin kazanç tablonuza yansımasını şahsen sağlayacağım. | Open Subtitles | سأحرص شخصياً على أن تعكس حقيبتك الاقتصادية كل الجهود والحكمة التي بنت شركتي |
Bu oyun sadece iptal edilmekle kalmayacak, fakat sizlerden hiçbirinin herhangi bir sahnede çalışmamanızı da sağlayacağım! | Open Subtitles | لن تلغى المسرحية فقط بل سأحرص على ألا يعمل أحد منكم في أي مسرح |
O zaman buradan ayrılan her kargonun bir barikata takılmasını sağlarım. | Open Subtitles | سأحرص على أن تصطدم كل شاحنة تغادر هذا المكان بحاجز طريق |
Sosyal sigorta maaş çekinizi size göndermesini sağlarım, efendim. | Open Subtitles | سأحرص على أن يرسل لك صك الضمان الاجتماعي، سيدي. |
Ve eminim mutfaktaki masada tam ağabeyimin yanına oturacak. | Open Subtitles | و سأحرص على جلوسه بجانب أخي على مائدة المطبخ. |
Ortadan kaybolursan... Arabanı içinde gömülmüş bir cesetle bulacaklarını garanti ederim. | Open Subtitles | فقط أختفي وأنا سأحرص على أن يجدوا سيارة بداخلها جثة محترقة. |
- Artık vereceğinden emin olabilirsiniz.. - Güzel. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | ـ سأحرص على إنها تفعل ذلك ـ جيد، شكراً لك |
Ama bu sefer onu öldürdüğümde ölü kalacağından emin olurum. | Open Subtitles | وهذه المرّة حين أقتله، سأحرص تمامًا على أن يظلّ ميّتًا. |
- Beyni hazırla! - emin ol, bunun için ödeme yapmayacaklar. | Open Subtitles | ـ حضري ذلك الدماغ ـ سأحرص بأن لا يدفعوا أيّ شيء |
Evet, belki hapse girerim ama batarken seni de aşağı çekeceğim, emin ol. | Open Subtitles | ونعم ، ربما أني سأدخل السجن لكني سأحرص على أن اُوقع بك معي |
Ama bunu ancak cehennemde yapabileceğinden emin olmanı istiyorum. | Open Subtitles | لا بأس ولكنني سأحرص على أن تفعل ذلك في الجحيم |
Hayır, kovulmandan da kötüsünü yapacağım. Seni kimsenin işe almamasını sağlayacağım. | Open Subtitles | ،لا، بل ستحصلين على ماهو أسوأ أي سأحرص على ألاّ يوظّفك أي أحد، ثانيةً |
Bunun için layık olduğunuz ücreti almanızı sağlayacağım ve para kazanmak için başka şey yapmanız gerekmeyecek. | Open Subtitles | و سأحرص على أن تكافئي على ذلك و لن تكوني بحاجة لكسب النقود بطرق أخرى |
Harika. Tabelada isminin yanına altın bir yıldız koymalarını sağlayacağım. | Open Subtitles | عظيم، سأحرص على وضع نجمة بجوار اسمك باللوحة |
Yarısını alsa bile nafaka olarak geri vermesini sağlarım. | Open Subtitles | علينا تحديد نصف ما تمتلكه روكسي و سأحرص على الحصول على نسبة من أجل دعم الطفل |
Bu itirafı imzalarsan müebbede çevrilmemesini sağlarım. | Open Subtitles | إذا وقعت هذا الإعتراف سأحرص على ألا تصل إلى مؤبد |
Kesinlikle ikisinin de kendi bağırsaklarının tadına bakacak kadar yaşadıklarını bilmelerini sağlarım. | Open Subtitles | سأحرص على أن يعيشا بما يكفي ليعرفا الطعم اللذيذ لأمعائهما |
Söz veriyorum Bayan Matty, doğum sürecim iki haftayı geçmeyecek, eminim! | Open Subtitles | أعدك ,آنسة ماتي سأحرص على أن تكون فترة نفاسي أكثر من أسبوعين |
Eğer içinizden bir kişi gecikirse hiçbirinizin bir hafta boyunca uyumayacağını bizzat garanti ederim! | Open Subtitles | إذا واحداً منكم فكّر أن يتأخر سأحرص شخصياً على أن لا ينام أحداً منكم لمدّة أسبوع. |
Bana arka çıkarsanız, doğru tarafı seçmesi için elimden geleni yaparım. | Open Subtitles | , لو أنك اعتنيت بي سأحرص أن يكون في الجانب الصحيح |
Opera binamı inşa ederken sana özel bir loca ve kırmızı kadifeden bir koltuk koydurmaya özellikle dikkat edeceğim. | Open Subtitles | عندما أبني دار اﻷوبرا.. سأحرص على إفراد مقصورة لك ذات مقعد مخمليّ |
Şimdi günah çıkar ve bende ölümünün hızlı olmasını sağlayayım. | Open Subtitles | ،إن اعترفت الآن سأحرص على أن يكون موتك سريعاً |
Hayır, ama şimdi sen söylediğine göre, mutlaka gider görüşürüm, | Open Subtitles | لا، لكن بعد أن قلت ذلك سأحرص على أن أنفذ الأمر |
merak etme gerekli insanlara bir miktar para verdim. | Open Subtitles | سأحرص على أن تصل الأموال إلى الأيادي الصحيحة |