ويكيبيديا

    "سألته" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sordum
        
    • sorduğumda
        
    • sordun
        
    • sorduğum
        
    • istedim
        
    • sordu
        
    • sorunca
        
    • sorduğunda
        
    • sorduğun
        
    • sormuş
        
    • sorarsan
        
    • sorduğumu
        
    • rica
        
    Ona e-posta gönderdim ve ne hissettiğini sordum, şöyle dedi, "Çok lezizdi." TED أرسلت له بريدا إلكترونيا سألته فيه عن شعوره فأجابني بأنه يشعر بالمتعة.
    Sadece Paris'te benimle bir kaçamak yapmak isteyip istemediğini sordum. Open Subtitles لقد سألته فقط إذا ما كان يود الحضور إلى باريس
    Kızın çağrı cihazına acil ara mesajı atmıştı. Niçin yaptın diye sordum. Open Subtitles كان يتّصل بها على جهاز النداء باعثاً رسالات طارئة، سألته عن السبب
    Ve şunu dinle, görünmeden nasıl olup da cesedi o dükkana taşıdığını sorduğumda, Open Subtitles واسمعي هذا.. عندما سألته كيف نقل الجثة عبر الطابق بدون أن يراه احد
    Neden senden uzak durmak istediğini sordun mu? Open Subtitles هل سألته؟ هل سألته عن رغبته بالابتعاد عنك؟
    Ona bunu sorduğum zaman, sana anlatmanın anlamsız olacağını söyledi. Open Subtitles سألته عن الامر وقال انه لا شيء يمكن الاخبار به
    Sadece tüm bu olanlar hakkinda benimle neden konusamadigini sordum. Open Subtitles سألته فقط لمَ لم يستطع الحديث معي بشأن كل هذا
    "Gördüğün en güzel şey bu değil mi?" Diye sordum. Open Subtitles سألته ، أليس هذا أجمل شيء قد رأيته على الإطلاق؟
    Timothy'yi getirmeden önce ona da sana sorduğum soruyu sordum. Open Subtitles عندما كنت احضر تيموثي سألته نفس السؤال الذي سألتك اياه
    Onunla aynı kandanız. Neden benimle oynadığını sordum, panik yaptı. Open Subtitles نحن من نسل واحد، لذا سألته لمَ يعبثُ معي، فذُعر.
    Tanrı'ya bile dua ettim, bununla nasıl baş edebileceğimi sordum... Open Subtitles حتى أنني صليت للرب, حتى سألته كيف أتعامل مع هذا
    Ona Stephen Hawking'in araştırmacı gazetecilik yazısı yazmasının ne kadar sürdüğünü sandığını sordum. Open Subtitles سألته عن الوقت الذي ظنّ أنّه تطلّب ستيفين هاوكين لكتابة مقال تحقيقٍ صحفيّ.
    Ona daha önce tanıştık mı diye sordum ve hayır dedi. Open Subtitles لقد سألته إذا ما كنا قد إاتقينا من قبل فقال كلا.
    Ama 18 ay sonra, ona beni neden vurmaya çalıştığını sordum. TED وبعد 18 شهراً سألته لماذا حاولت قتلي ..
    Ama ona arkadaşını öldürüp öldürmediğini sorduğumda, pişmanlık belirtisi gösterdi. Open Subtitles لكن حينما سألته إن كان قتل صديقه ، فومض ندماً.
    Ama spor eğitimindeki hedeflerini sorduğumda adam daha da tuhaflaştı. Open Subtitles لكن عندما سألته عن اهدافه اللياقية الشخصية اصبح اكثر غرابة
    John Elway'i arayıp, seneye oynayıp oynamayacağını sordun mu? Open Subtitles هل اتصلت بجون إيلواي و سألته إن كان سيلعب العام القادم؟
    - Davos bizim geleceğimizi bildi. - Onlara Athosya'lılar hakkında birşey sordun mu? Open Subtitles دافوس كان يعلم بالفعل أننا قادمون هل سألته عن الأتوزيين ؟
    Ayni gun ozgecmisiyle ilgili bilgileri istedim ama bundan surekli kaciyor. Open Subtitles في نفس اليوم الذي سألته عن تفاصيل حياته السابقة, تعجل بالإستقالة
    Peki. Ne sormuşuz? Jessica gelecekle ilgili ne sordu? TED حسنا, ماذا سألنا؟ ما الذي سألته جيسيكا عن المستقبل؟
    Ben ona birşeyler sorunca gerildi ve dediki "benim hikayemi öğrenmek istemezsin" Open Subtitles ولكن سألته عن نفسه وأصبح متوترا "انك لا تريد حياتي "قال ذلك
    Geçen akşam Louisa senin hakkında ne düşündüğünü sorduğunda çok değişmiş olduğunu ve seni tanıyamadığını söyledi. Open Subtitles عندما سألته لويزا عن رأيه بك تلك الليلة قال أنك متقلبه وأنه لم يرد معرفتك مرة أخرى
    Ona sorduğun her soruyu o zaten daha önce cevapladı. Open Subtitles المشكلة أن كل سؤال قد سألته لها هى بالفعل قد أجابت عليه من قبل
    Öldükten sonra, ruhlar dünyasında rastladığı karısı nedenini sormuş. Open Subtitles بعد أن مات قابل زوجته في عالم الروح وقد سألته لماذا
    Evet ya da hayır cevabı olan soruları sorarsan daha iyi olur. Open Subtitles سيكون من الأسهل , إذا سألته أسئلة تكون إجابتها نعم أو لا
    Paul'a sorduğumu hatırlıyorum, bir çocuğa elveda demenin ölümü olduğundan da acılı yapacağını düşündü mü. TED وأتذكر أني سألته إذا كان يظن أن توديع الأطفال يجعل الموت أكثر ألما.
    İyilik borcunu ödemesini ve bana güvenmesini rica ettim. Open Subtitles سألته ردّ العرفان والإيمان بقدراتي الآن.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد