ويكيبيديا

    "ضئيلة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ufak
        
    • zayıf
        
    • küçücük
        
    • çok az
        
    • küçük
        
    • zor
        
    • minicik
        
    • önemsiz
        
    • ufacık
        
    • oldukça
        
    • düşük
        
    Eğer tekrar beraber olabilmemiz için en ufak bir ihtimal bile varsa denemeliyim. Open Subtitles على الأقل, هناك فرصة ضئيلة لكي نعود لبعضنا البعض و علي أن أستغلها
    Kitapseverler arasındaki literatürün belli bir türünü beğenen ufak bir kısım dışında. Open Subtitles باستثناء نسبة ضئيلة من القراء الذين يملكون ذوقاً في بعض أنواع الأدب
    Yine de o an aklımdan ufak bir şans da olsa bu kızla iyi geçineceğim geçti. Open Subtitles عمومًا، يمكنني بالفعل أن أقول بأنني قد أعطيها فرصة ضئيلة لتتعرّف عليّ.
    Hayatta kalma şansımdan bahsetmiyorum bile, zira oldukça zayıf bir ihtimal. Open Subtitles ,في الأمن الوظيفي ,ناهيك عن البقاء على قيد الحياة .ضئيلة جدا
    küçücük bir seçmen kitlesine anket yaparız ve ulusal seçimlerin sonucunu öngörürüz. TED فنحن نستطلع آراء نسبة ضئيلة من الناخبين ونتوقع نتائج انتخابات وطنية.
    Pek beklentimin olmamasına rağmen çok az da olsa Valinin gelme ihtimali var. Open Subtitles وهناك فرصة ضئيلة بأن يكون الحاكم هناك بالرغم من انني لا اتوقع شيئ
    Yine de birçok araştırmaya göre, kalp krizlerinin sadece küçük bir yüzdesine bu en geniş tıkanıklıklar sebep oluyor. Open Subtitles مع ذلك و بحسب العديد من دراسات الأبحاث، فقط نسبة ضئيلة من نوبات القلب تنجم عن الترسّبات الضخمة المتراكمة.
    - Bu ufak bohçayı taşırsın, değil mi? Open Subtitles تستطيع التعامل مع كمية ضئيلة كهذه، أليس كذلك؟
    Ve ufak bir hafıza sorunu var. Baba bu sorunlar için bir çözüm arıyor. Open Subtitles ثمة مشكلة ضئيلة في البعث وبعض الأمور المتعلّقة بالذاكرة.
    Bilirsin, her zaman hikayene inanmalari için ufak bir ihtimal vardir. Open Subtitles تعلمين أن هناك فرصة ضئيلة بأن يصدقوا قصتك.
    Ve kanıt olmadan katilin yakalanmasının çok ufak bir şansı olduğunu söylemişlerdi. Open Subtitles ومن دون أدلة، فهناك فرصة ضئيلة أنّ قاتله سيُقدّم إلى العدالة في أيّ وقت.
    Kan testinden bir şey çıkmadı ama vücut boşluklarında çok ufak miktarlarda toz kokain vardı. Open Subtitles أجريتُ فحصاً للسموم ولم أجد شيئاً في مجرى الدم. ولكن في تجويف الجسم نفسه هناك كميات ضئيلة من مسحوق الكوكايين.
    Eğer planımı engellemek için en ufak bir şansınız bile olsaydı planımı gerçekten size anlatır mıydım sence? Open Subtitles هل تعتقد أنّي كنت قد أشرح لكما خطّتي لو كان ثمة فرصة ضئيلة لتأثيركما بالنتيجة؟
    Ölüm katî muvaffakiyet zayıf ihtimal ne duruyoruz hâlâ? Open Subtitles موت محقق فرصة ضئيلة للنجاح لماذا نحن منتظرون؟
    Şimdi, genişlemeden önce kocanızı kurtarabilmemiz için hala zayıf bir şans var. Open Subtitles هناك فرصة ضئيلة لإنقاذ زوجك قبل أن يتضخم جسده
    zayıf bir şans var... kontrolün engellenip podun hasar görmüş olması gibi... ana sürücü aşırı yüklenebilir. Open Subtitles هناك فرصة ضئيلة للغاية أنه عندما يحدث عطل بوحدة التحكم و تتعطل الأجنحة ربما يزداد تحميل الطاقة بالمحرك
    Doğrusu, onun küçücük bir kısmı eroindir. Oysa doktordan aldığın tıbben saftır. TED ويحتوي على نسبة ضئيلة من الهيروين. بينما ذلك من عند الطبيب فهو نقي طبيًّا.
    Bu küçücük şeyin, bunu hareket ettirdiğine inanmak çok zor. Open Subtitles لا أصدّق أن كِسرة ضئيلة هكذا تتحمّل كل هذا الضغط والكسر.
    Hatta beyin hakkında çok az sey bildiğimiz bu günlerde bile. Open Subtitles حتى في وقتنا هذا، لازالت معلوماتنا عن المخ البشري ضئيلة للغاية.
    Ve bunların içinden sadece çok küçük bir yüzdesi yayılıyor, defalarca izleniyor ve kültürel bir an haline geliyor. TED ومن ذلك، فقط نسبة ضئيلة تنتشر فيروسيا وتحصل على أطنان من المشاهدات وتصير لحظة ثقافية.
    Biliyorum, zor bir ihtimal ama hiçbir şey yapmamaktan iyidir değil mi? Open Subtitles أعرف أن فرص النجاح ضئيلة ولكنها تظل أحسن من عدم القيام بشيء
    Ben, hücre olarak adlandırdığımız şaşırtıcı özelliklere sahip minicik varlıklarla ilgili çalışmalar yapıyorum. TED أعمل مع مخلوقات صغيرة ضئيلة مهمشة رائعة، تسمى الخلايا.
    önemsiz bir evrendeki küçük, ömrü kısa zerreleriz sadece. Open Subtitles إن أنت إلّا ذرّة آنية ضئيلة أخرى في كون غير مبالٍ.
    Yanında ufacık görünüyordun. Jessica Lange ve King Kong gibi. Open Subtitles تبدين ضئيلة جدا بجواره مثل جيسيكا لانج و كينج كونج
    Bu, yine, eğer başlangıçta uygulanabilirse düşük maliyetli, doğal ışıkla hoş bir taşıma, çok düşük maliyetli bir çözüm olacaktır. TED سيكون هذا حلاً، ذو تكاليف ضئيلة ايظاً إذا تم دمجه منذ البداية، تكاليف ضئيلة، عبور سهل تحت ضوء الشمس الطبيعي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد