Kadınların erkeklere ihtiyacı olmadığını sanıyordum. Hala yok. | Open Subtitles | لقد ظننت بأن نسائك ما كن بِحاجة إلى رجال |
Ben de kendi aşk hayatımı çılgınca sanıyordum. | Open Subtitles | يا إلهي وأنا ظننت بأن حياتي العاطفية مجنونة |
Aklımın karıştığını farz et. İstediğinin bu olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | حسناً , تصورني وأنا محتارة ظننت بأن هذا ما تريده |
Ben de, Marlowe hapisten çıktığı için mutluluktan havalara uçtuğunu sanmıştım. | Open Subtitles | عجباً , ظننت بأن خروج مارلو أخيراً من السجن سيبهجك كثيراً |
Yanınızda birisi vardır diye düşündüm. | Open Subtitles | هل أنت تكلمني ؟ لقد ظننت بأن هناك .شخص معك |
Dinle, üzgünüm, bunun en iyi yol olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | أنا آسف ظننت بأن الطريقة المثلى هي إدخالك معنا مباشرةً |
Karmanın hep saçmalık olduğunu düşünüyordum ama yanılmışım. | Open Subtitles | دائماً ما ظننت بأن عاقبة الأعمال هراء، لكن ليس بعد الآن |
Ayağa öyle kalkınca başka bir şey söyleyeceksin sandım. | Open Subtitles | بطريقة وقوفك ظننت بأن جوابك سيكون مختلفا |
Haberler yeraltına ulaşıyor sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت بأن الكلمة سافرت في العالم السفلي |
Memnuniyetle yardım ederim. Ben de bu akşam iş çıkmaz sanıyordum. | Open Subtitles | سعيد بالإلتزام لقد ظننت بأن هذه الليلة ستمر ببطء |
Senin için önemli olanın not olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | ماذا ؟ لقد ظننت بأن كل ما تهتم به هو الدرجات |
Çatal-bıçaktan gümüşe dönmelerinin en zor kısım olduğunu ama gümüşten, çatal-bıçağa dönmelerinin ise en kolay kısım olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت بأن تحويل الفضة إلى طاقم فضي سيكون الجزء الصعب وبأن تحويل الطاقم الفضي للفضة سوف يكون سهلا |
Moody, bu mesele böyle kapanır sanıyordum. | Open Subtitles | هي , هي , هي مودي , ظننت بأن هذا الشئ كان .. إنتهى |
Bunun suçlu ıslah programı olduğunu sanıyordum | Open Subtitles | ظننت بأن هذا برنامج إعادة تأهيل المجرمين |
Gözetimimin bitti sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت بأن مدة مراقبتي قد انتهت حسناً ، حسناً ، انظري |
Yine de çaba göstermemin bir karşıIığı olmalı. Üstüme gelmeni engeller sanmıştım. | Open Subtitles | لدي نقاط للحضور ظننت بأن ذلك كافياً ليعطيني فترة راحة |
Beni buraya, öldürmek için getirdiğini sanmıştım. | Open Subtitles | عندما أحضرتني إلي هنا ظننت بأن كان لتقتلني |
Nefretinin sebebinin, mesleki olduğunu sanmıştım. | Open Subtitles | وأنا ظننت بأن كراهيتك كانت مجرد غيرة غير محترفة |
Babam ilk hastalandığında her şeyin düzeleceğini düşündüm bunu atlatacaktı. | Open Subtitles | عندما مرض أبي لأول مرة ظننت بأن كل شئ سيكون بخير سوف يتخطاها |
Onlar telsiz, belki işimize yarar diye düşündüm, göt herif. | Open Subtitles | ظننت بأن تلك المجلات الجنسية قد تفيدك أيها الغبي |
- Her zaman Ben Dawes'in iyi bir adam olduğunu düşünmüştüm. Ama bazı şeyler durumu değiştirebilir. | Open Subtitles | لطالما ظننت بأن بين داوس كان رجلاً طيباً سيأخذ الأمر كثيراً حتى أغير رأي |
Ben sanatçıyım, üzerinde anlaşılacak bir iş değil. Biliyor musun Peyton, aramızda özel bir bağ olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | أتعلمين بيتن لقد ظننت بأن لدينا شيئاً مميزاً |
Bay Lastik eldivenleriyle beni boğazlayacak sandım bir an. | Open Subtitles | إنهم خطيرون ، ظننت بأن صاحب القفازات سوف يخنقني فوراً |