ويكيبيديا

    "عرفتُ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • biliyordum
        
    • öğrendim
        
    • anladım
        
    • buldum
        
    • anlamıştım
        
    • tanırdım
        
    • tanıyordum
        
    • tanıdım
        
    • bildiğim
        
    • tanırım
        
    • bildiğimi
        
    • öğrendiğimde
        
    • tanıdığım
        
    • öğrendikten
        
    Babamın ne istediğini biliyordum ve onun dileklerini yerine getirebildiğim için huzurluyum. TED عرفتُ ماذا أراد والدي، وشعرتُ بالأمان لمعرفة أنني تمكنتُ من مساندة رغباته.
    "Hayır dediğinde , yalan söylediğini biliyordum;çünkü onu çok iyi tanıyordum" Open Subtitles حين أجاب بالنفي، عرفتُ أنه يكذب. عندها عرفت أني قبضتُ عليهئ
    Öleceğini biliyordum ve tüm kalbimle başkalarını kurtarmak için ölmesini umuyordum. Open Subtitles عرفتُ بأنّه سيموت، وأملتُ كثيراً بأن يكون هنالك خلاص في ذلك
    Senin tacir tutuklaman için bir ekibimiz olmadığını öğrendim. - Ne? Open Subtitles عرفتُ للتو أنّنا لن نملك فريقاً لإيقاف عملية الإتجار الخاصة بكِ.
    Üzgünüm ama hayır. Daha ilk zamanlarda bunu başaramayacağımızı anladım. Open Subtitles آسفة، ولكن لم أحبه عرفتُ مسبقاً أننا لم نكن لننجح
    Çünkü her zaman bunun olacağını biliyordum, yalnızca zamanını bilmiyordum. Open Subtitles لأنّني دومًا ما عرفتُ أنّه سيحدث، لكنّني لم أعلم متى.
    İki sene önce, bir ikonun neye benzediğini tam olarak biliyordum. TED قبل عامين، عرفتُ تماما كيف تبدو الأيقونة.
    Ve her ne kadar bizim Güneş'imize benzemese de, tabii ki o olduğunu biliyordum. TED ورغم أنها لم تشبه شمسنا على الإطلاق، إلّا أنني عرفتُ ما هي بالطبع.
    Ben bu yeni hipotezi biliyordum ancak bağırsakların temizliği ile alakasını görememiştim. TED عرفتُ هذه الفرضية، واعتقدتُ بأنني لن أتعلم الكثير من البحث في نظافة الأمعاء.
    Bu yüzden buradaki önemli ders şu ki hayatımda, o tarih itibariyle sahtekâr olduğumu çok iyi biliyordum. TED لذا أظن أن الدرس المهم في ذلك الوقت في حياتي هو أنني عرفتُ جيداً أنني محتال.
    biliyordum. Dün gecenin mutlaka bir sebebi vardı. Open Subtitles لقد عرفتُ ذلك, لا بدّ و أن يكون السبب ليلة أمس
    - Yapamam. Yapamam. - Bunun olacağını biliyordum! Open Subtitles ـ لا يُمكنني، عليك فعل هذا ـ عرفتُ ذلك، عرفتُ إنه سيحدث هذا
    Bunun, onun için ne denli korkunç olduğunu biliyordum. Open Subtitles و عرفتُ كم أن ذلك كان أمرا مُريعا بالنسبة اليها
    Ve ben, beni suçlayanı bilmiyorum, ama şansıma, seni suçlayan kişinin kim olduğunu öğrendim. Open Subtitles و لا أعلمُ مَن يتهمُني و لكن لحُسن الحَظ، عرفتُ مَن يكذبُ بخصوصِك
    Tahmin et ne öğrendim, bil bakalım Ceza İnfaz Memurları Derneği'nin bu geceki yemeğinde kim ömür boyu başarı ödülü alacak? Open Subtitles إحزِر ماذا، لقد عرفتُ مَن سينال جائزة نقابَة الضُباط الإصلاحيين للإنجازات في حفلَة الليلَة
    Alfabe sayfasını iyice açıp daha detaylı bir şekilde inceleme fırsatım olunca anladım ki bunu kızıma öğretirken kullanmayacaktım. TED عندما سنح لي الوقت لفتح ورقة الأحرف الأبجدية كاملةً والتدقيق فيها أكثر، عرفتُ أنني لن أستخدمها لتعليم ابنتي.
    - buldum, 5 blok ötede sanat bağış toplantısı var. Open Subtitles عرفتُ المكان، حفل فني على بعُد 5 مباني من هُنا
    Seni ilk defa bir kasayı açarken gördüğümde sana aşık olduğumu anlamıştım. Open Subtitles المرة الأولى التي رأيتكِ فيها تخترقين خزنة عرفتُ أني واقعٌ في حبك
    Yani, elbette tanırdım, ama... Zavallı adam. Çok üzücü. Open Subtitles أعني , عرفتُ ما حصل له كما هو واضح لكن , الرجل المسكين , هذا مؤسف للغاية
    Son 20 yılda mutluluğu tanıdım. Open Subtitles طوال العشرين عاماً الماضية عرفتُ خلالها معنى السعادة.
    Beni suçluya götüreceğini bildiğim için cebine izleme cihazı koymuştum. Open Subtitles عرفتُ بأنه سيقودني إلى الشخص المذنِب لذا قمتُ بوضع جهاز تعقّب بجيبه
    Bunu 16 yaşından beri tanırım. Open Subtitles لقد عرفتُ هذا الشابّ منذ أن كان في السادسة عشر
    Sen sevmezsin. Beni yakalamadan önce, hakkında birçok şey bildiğimi unutma. Open Subtitles لا تنسى بأني عرفتُ ما يكفي عنك قبل قبضك علي
    Bana yalan söylediğini öğrendiğimde, bu beni derinden yaraladı, tamam mı? Open Subtitles عندما عرفتُ, أنكِ كنتِ تكذبين عليّ ذلك جرحنّي, حسنٌ؟
    Tanışığım en zeki adam ve tanıdığım çok zeki adamlar vardır. Open Subtitles إنّه أذكى رجل سبق وإلتقيتُ به، ولقد عرفتُ بعض الرجال الأذكياء جداً.
    Tamam, sorun yok. Gözündeki değerimi öğrendikten sonra veda etmek kolay olacak artık. Open Subtitles لا، هذا جيّد، سيكون الوداع سهلاً بعد أن عرفتُ قيمتي لديك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد