ويكيبيديا

    "غني" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zengin
        
    • söyle
        
    • zenginim
        
    • zenginsin
        
    • zengindir
        
    • varlıklı
        
    • para
        
    • yüksek
        
    • Paralı
        
    • parası
        
    • söyleyin
        
    • söylemeye
        
    Ama liften zengin sebze, meyve ve tam tahıllar yediğinde; bunlardaki sindirilemeyen beta bağları, kana glukoz salınımını yavaşlatır. TED لكن أكلك لغذاء غني بالألياف كالخضروات، والفواكه، وجميع الحبوب روابط بيتا غير القابلة للهضم تبطئ تدفق الجلوكوز في الدم
    Kuzey Kutbu deniz memelileri zengin bir akustik atmosferde yaşar. TED تعيش الثدييات البحرية للقطب الشمالي، في عالم صوتي غني ومتنوع.
    Saygıdeğer bir kız kazasız belasız, güvenli bir hayat ister sürpriz istemez ve tercihen zengin bir adam ister. Open Subtitles الفتاه المحترمة تريد أن تعيش حياه آمنه محمية و ليست مليئة بالأحداث دون مفاجآت و يفضل مع رجل غني
    - Bize şarkı söyle. - Bir şarkı söyle, Antoninus. Open Subtitles غني لنا أغنية غني لنا أغنية يا أنطونينوس
    Gencim, zenginim, sağlıklıyım üstelik yakışıklıyım. Open Subtitles انا شاب , انا غني , انا بصحه جيده وانا وسيم , وسيم جداً
    Saçları var, benim gibi zengin ve herkes gibi Katolik. Open Subtitles لاكن انه غني, مثلي تماما. و كاثوليكي, مثل باقي الناس.
    Biliyorsun, fakir ve ölü biri olmak yerine, zengin ve canlı biri olabilirdin. Open Subtitles تَعْرفُ، أنت كَانَ يمكنُ أَنْ تعِيشُ، رجل غني بدلاً مِنْ فقير، و ميت.
    Şey, o serserinin teki değil. zengin ve seviyeli bir adam. Open Subtitles حسنا هو ليس مشرد انه رجل غني و من مستوي راقي
    zengin bir adam, bu kızla konuşmak için bin dolar veriyor. Open Subtitles رجل غني مستعد لدفع 1000 دولار لمجرد التحدث مع هذهـ الفتاة
    Tüm büyük suçların arkasında beyaz zengin bir adam vardır. Open Subtitles كل جريمه كبيره يكون ورائها رجل ابيض غني ينتظر حصته
    Tüm büyük suçların arkasında beyaz zengin bir adam vardır. Open Subtitles كل جريمه كبيره يكون ورائها رجل ابيض غني ينتظر حصته
    Biliyorum her şey kötü görünüyor ama baban zengin değil mi? Open Subtitles أعلم أن الأمور تبدو شاحبة لكن أبوك غني ، صحيح ؟
    Eğer bidonların etrafında çöpler varsa ne zengin ne fakirdir, turistik yerdir. Open Subtitles إذا وجدت قمامة بصناديق القمامة فهو بلد سياحي لا غني ولا فقير
    Ayrıca zengin bir erkek ile yemeğe çıkmak da iyi olurdu. Open Subtitles إضافة إلى ذلك أن تتعشّى مع رجل غني قد يكون لطيف
    Karaciğer ve böbrekler, bu hayvanlar için zengin bir besin kaynağıdır. Open Subtitles تعرف, الكبد و الكليه هي مصدر غني بالمواد الغذائية لتلك المخلوقات
    Sanırım senin kanın, beni zengin edecek şey çiftçi oğlan. Open Subtitles أعتقد أن دمك هو ما سيجعلني غني يا فتي المزارع
    zengin bir beyaz erkek bulamayacak kadar avam bir görünüşü olduğunu düşünüyordu. Open Subtitles هي قامت بإخفاء امتلاكها للكابينة لسرقة رجل غني أو أي من أصحابه
    Onun olduğu şehirdeki otobana bakan tüm yarı zengin adamla onunla yaıp kalkıyordu. Open Subtitles لقد كانت تتغازل مع أي شخص شبه غني يبدو قريبا من توجهها العام
    Hadi başka bi tane söyle. Vaktimiz var nasılsa. Hadi. Open Subtitles والآن غني أغنية أخرى لايزال لدينا وقت, هيا
    Ben zaten zenginim, ama heyecanı seviyorum. Sen de bu konuda iyisin. Open Subtitles أنا غني الآن، لكني أبحث عن الإثارة، وهذا الشئ الوحيد الذي تبرع فيه، الإثارة.
    Sen zenginsin, ben fakirim... Sana otuz bin dolar veririm. Open Subtitles انت رجل غني وانا رجل فقير ساعطيك ثلاثين الف دولار
    Ülke isyan hikayeleri, uygarlıkların zaferleri ve çöküş hikayeleriyle dolu. Din, etnik, kültürel ve dil çeşitliliği bakımından da zengindir. TED وهي بلد غني بالقصص الثورية، وقصص الانتصارات والانهيارات الحضارية وغنى التنوع الديني والعرقي والثقافي واللغوي.
    Pekâlâ, o zaman altı çocuğu olan varlıklı bir dul ararız. Open Subtitles حسناً ,علينا البحث عن رجل أرمل غني و لديه ستة أولاد
    Dinle, dostum senin gibi para içinde doğmayı, ve her ne istersem yapmayı dilerdim. Open Subtitles اسمع يا رجل أنا , أيضاَ , تمنيت أن أُولد غني مثلك , و أن أفعل كل ما أرغب به أتعلم هذا؟
    Tersi olarak, doymuş yağ oranı yüksek beslenme biçimi sinir hücresi üremesini olumsuz etkiliyor. TED على عكس ذلك، نظام غذائي غني بالدهون المشبعة سيكون له تأثير سلبي على تكوّن الخلايا العصبية.
    Servet avcısıymış, kızı için Paralı kısmet peşindeymiş. Open Subtitles كانت كالمنقبين عن الذهب تبحث لإبنتها عن زوج غني
    Babamın çok parası var okul çocuk oyuncağı, tüm notlarım A. Open Subtitles والدي غني جداً ومدرستي بسيطة ، أحصل على درجات الامتياز فيها
    Evde yokum, bu yüzden bip sesinden sonra şarkınızı söyleyin.. Open Subtitles أنا لست هنا، لذا غني لي أغنيتك بعد النغمة
    dedi. söylemeye gerek yok, ondan bir telefon almadım. TED غني عن القول، انني لم أحصل على اتصال منها.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد