Sana yeni bir silah almak istiyordum. Onlarla ilgili her şeyi biliyordu. | Open Subtitles | كنت اريد شراء بندقية جديدة لك, وهو كان يعرف كل شئ عنها |
Durumun meşum olduğunu biliyordu ve kendi kendisine baş etmeye karar verdi. | Open Subtitles | كان يعرف بأن حالته متازمة و قرر بان يتعامل معها بقسوة بمفرده |
Anubis tüm bu gezegenlerin adresini biliyordu ve asla bulamamıştı. | Open Subtitles | أنوبيس كان يعرف عناوين كل تلك الكواكب ولم يجده أبداً |
Neyse günün en büyük haberi acaba o evin tarihini biliyor mu? | Open Subtitles | أنه خبر اليوم بالنظر الى تاريخ القصر لا اعلم أذا كان يعرف.. |
Oh, sanki olacakları biliyormuş gibiydi... kalp krizi geçirmeden hemen önce, | Open Subtitles | يارجل, كما لو أنه كان يعرف. يارجل, كأنما, قبل النوبة القلبية، |
Dizzy Gillespie adında bir adam burada çalmaya geldi, çünkü şurada oturan, Marty Ashby adındaki adamı tanıyordu. | TED | و حضر رجل يدعى ديزي جيليسبي ليعزف هناك لانه كان يعرف هذا الرجل هنا مارتي اشبي. |
- Sevgilin de güvenli olmadığını biliyordu! - Baban da biliyordu. | Open Subtitles | . حبيبك يعرف أنه ليس آمن . والدك كان يعرف أيضا |
Evrim fikrinin, bir bütün olarak birçok yeni soru ürettiğini çok iyi biliyordu. | Open Subtitles | كان يعرف جيدا أن فكرة التطور في حد ذاتها طرحت أسئلة كثيرة. |
Bana hiç bahsetmediği ilişki bu da çok garip çünkü bence biliyordu. | Open Subtitles | والتي لم يخبرني عنها وما هو غريب لأني أعتقده كان يعرف بها |
Ümit her şeydir ve benim oy verdiğim Başkan bunu biliyordu. | Open Subtitles | الأمل هو كلّ شيء و الحاكم الذي إنتخبته كان يعرف ذلك |
Bunu için için hep biliyordu. Şimdi kanıtı da var. | Open Subtitles | لقد كان يعرف هذا من داخله و الأن وجد الدليل. |
İşkence edilmiş. Muhtemelen şekil değiştirenin öğrenmek istediği bir şeyi biliyordu. | Open Subtitles | تعرّضَ لتعذيب، لذا لا بدّ أنّه كان يعرف شيئاً أراده المتحوّل. |
Ama o akşam hakkında çok fazla şey biliyordu gazetede yazmayan şeyler. | Open Subtitles | ولكنّه كان يعرف الكثير عن تلك الليلة، أمور لم تكن في التقارير. |
Lycanlar ondan her ne istiyorsa... oğlun bunun uğrunda ölmeye değer olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | مهما كان مايُريده الـمُستذئبين منها إبنك كان يعرف بإنه يستحق الموت من أجلها. |
Teksas'ta yeniden mahkeme talep etmenin ne kadar zor olduğunu biliyor olmalı. | Open Subtitles | أيا كان يعرف كيف هو صعب الحصول على إعادة محاكمة في تكساس |
Onları kazıp çıkaran kişi, gömüldükleri yeri tam olarak biliyormuş. | Open Subtitles | أياً كان من نبش تلك القبور كان يعرف تحديداً مكانها |
Newsweek'e kapak oldu. Herkesi tanıyordu. Her şeyi yaptı. | Open Subtitles | لقد صنع غلاف أخبار الأسبوع، و كان يعرف كل الأشخاص، و يفعل كل الأشياء. |
Nerede olduğumuzu biliyorsa... biz de onun nerede olacağını çok iyi biliyoruz. | Open Subtitles | ..حسناً ،إن كان يعرف أين نحن فنحن نعلم بكل تأكيد أين سيكون |
Yani peçete katlamanın 90 yolu olduğunu kim bilebilirdi ki? | Open Subtitles | أعني، من كان يعرف أن هناك 90طريقة لطوي منديل المائدة؟ |
Çürümüş ceset kokusuna bu kadar alışacağımı kim bilirdi ki. | Open Subtitles | من كان يعرف أني سأصبح معتاد على رائحة الأجساد المتعفنة؟ |
Hayır ama bir adamın tecavüzüne uğrayan ve soyulan birisini tanıyor. | Open Subtitles | كلاّ ولكنه كان يعرف شخصا تمت سرقته واغتصابه من قبل رجل |
Devam edebilmek için daha genç ve havalı birine ihtiyacı olduğunun farkındaydı. | Open Subtitles | كان يعرف أنّه يحتاج لإيجاد شخص أصغر سناً ومُضحكاً لو أراد النجاة. |
Bir tanesini gören birini tanıyan birini tanıdığını söylüyor. Neyi gören? | Open Subtitles | قالت إنها عرفت شخصاً كان يعرف شخصاً أخر رأى واحداً منهم |
bildiği bütün isimleri, tarihleri, hesap numaralarını, para miktarını... o deftere yazdı. | Open Subtitles | كان يعرف أسماء وتواريخ ومال وأرقام حسابات |
Bay Dixon'ın neyi beklediğini bildiğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن ان السيد ديكسون كان يعرف ما يتوقعه |
- Teşekkür ederim, Lorraine. - Siz bir Rus casusunu değil Susan Atwell'in metresiniz olduğunu bilen birini arıyorsunuz. | Open Subtitles | أنك لا تطارد جاسوس، لكنك تطارد الشخص الذي كان يعرف عشيقتك. |
Kocana ısıtma işlerinde anlayan birini tanıyıp tanımadığını sordum. | Open Subtitles | سألت زوجك إن كان يعرف شخصاً ليصلح المدفأة |
Aslında ayrıntıları kimse bilmiyordu... ama kusursuz olacaktı. | Open Subtitles | .في الواقع ,لا أحد كان يعرف التفاصيل لكنها كانت عملية رائعة |