Bu beyin bölgelerinin, belirli bilinç deneyimleri ile ilişkili olduğunu biliyoruz. Ancak neden öyle olduğu konusunda bir fikrimiz yok. | TED | نحن نعلم أن هذه المناطق في المخ تتماشى مع أنواع معينة من التجارب الواعية، لكننا لا نعرف لماذا تتماشى معها. |
Dindar bir yaşam sürdü Ancak Tanrı'nın kimi seçeceğini bizler bilemeyiz. | Open Subtitles | قاد حياة العظماء , لكننا لا نستطيع من منهم أختاره الله |
Tehlikede olan sadece bal arıları değil, Fakat bu yerel polen yayıcıları veya topluluğun diğer kısımlarının tehlike altında olmasını anlayamıyoruz. | TED | اذن ليست فقط نحل العسل في ورطة ، لكننا لا نفهم هذه الملقحات الأصلية أو كل من الأجزاء أخرى من مجتمعنا. |
Bunun bir üçkağıt olmayacağını söylemiyorum... Fakat seçim şansımız da yok. | Open Subtitles | لست أقول أن هذا لن يكون صعب لكننا لا نملك اختيارات |
ama çubukların etrafından özgürlüğe yürümüyoruz çünkü biliyoruz ki, dikkat etmek gerekir. | TED | لكننا لا نمشي حول القضبان إلى الحريّة لأننا نعلم أن هناك مأزق. |
Başka insanlarla seks yapıyoruz, ama asla telefon ya da sıvı değişimi yapmıyoruz. | Open Subtitles | نحظى بممارسة الجنس مع أشخاص آخرين لكننا لا نتبادل السوائل أو أرقام التليفونات |
ama kirli işlerimizi yapmaları için psikopatlar icat, etmiyoruz, değil mi? | Open Subtitles | لكننا لا نختلق علة نفسية ما لتبرر أفعالنا السيئة أليسَ كذلك أيتها الطبيبة ؟ |
Ancak gelişmekte olan toplulukları aynı şekilde görmüyor ve betimlemiyoruz. | TED | لكننا لا نرى ولا نصور المجتمعات النامية بنفس الطريقة. |
Ancak bizler hâlen doğal ham maddelere bağımlı durumdayız. | TED | لكننا لا نزال معتمدين على الطبيعة والمواد الخام. |
Ancak biz buradaki bütün dalgaları göremiyoruz. | TED | لكننا لا نرى كل الموجات الموجودة من حولنا. |
Ancak, bunları gerçekleştirecek imkanların mevcut olduğu söylenemez. | TED | و لكننا لا نمتلك بالضرورة الوسائل التي تمكنَا من القيام بذلك. |
Üzgünüm beyefendi Ancak biz bu tip doğaüstü şeylere pek inanmayız. | Open Subtitles | ... اسف , يا سيدى . لكننا لا نعتقد فى الخوارق |
Seviştik Fakat birbirimize karşı bir şey hissetmiyoruz, doğru mu? | Open Subtitles | لقد مارسنا الجنس, لكننا لا نكن مشاعر لبعضنا البعض, صحيح؟ |
Diskin üzerinde yazılar var Fakat ne anlama geldiklerini bilmiyoruz. | TED | يبلغ عمره 4000 سنة. توجد هناك نقوش على هذا القرص لكننا لا نعرف معناها بعد. |
Fakat hepimizdeki fizyolojik kurgunun aynı olmasına; hepimizde iki burun deliği ve milyonlarda olfaktör nöronları olmasına rağmen herkes aynı kokuları almaz. | TED | ولكن على الرغم من أننا نمتلك جميعاً نفس التركيبة الفيزيولوجية فتحتين أنفيتين والملايين من الخلايا العصبية الشمية لكننا لا نشم نفس الأشياء. |
İki tarafın da ortak bir sınırı olabilir, Fakat birbirimize içimizdeki bilgeliği sunmak için birbirimize çok fazla güvenmek zorunda da değiliz. | TED | ربما نتشارك نفس الحدود، لكننا لا نثق في بعض بشكل كافٍ لمشاركة تلك الحكمة الخاصة بكل منا. |
En azından tek başlarına, bunu biliyoruz çünkü eğer öyle olsalardı hepimiz aynı şeylere öfkelenirdik, Fakat öyle olmuyor. | TED | على الأقل ليست بمفردها، ونعلم ذلك، لأنه إذا كانوا كذلك، سنغضب لنفس الأسباب لكننا لا نفعل. |
Yolcu listesine göre boş bir koltuk vardı ama biz öyle düşünmüyoruz. | Open Subtitles | قائمه الركاب تقول ان هناك مقعد فارغ و لكننا لا نعتقد هذا |
Yolcu listesine göre boş bir koltuk vardı ama biz öyle düşünmüyoruz. | Open Subtitles | قائمه الركاب تقول ان هناك مقعد فارغ و لكننا لا نعتقد هذا |
Salata satın alabiliriz ama biz bunu yapmamayı tercih ediyoruz. | Open Subtitles | يمكننا الذهاب لماكدونالدز وتناول السلطة فقط لكننا لا نفعل ذلك |
Belli ölçüde özerkliğin olacak ama burada yatak odalarımızın kapılarını kilitlemeyiz. | Open Subtitles | لديك هنا بعض الخصوصية لكننا لا نغلق أبواب غرف النوم بالمفاتيح |
Yani, canımızın içi bebeğimizi uyuşturucu bağımlısının bile binmeyeceği bir şeye bağlamayı düşünüyoruz da babamla yalnız kalmasına müsade etmiyoruz. | Open Subtitles | أن نربط طفلنا العزيز لشيء ولا حتى المهرجين المخدرين سيركبوه لكننا لا نتركهُ لوحدهِ مع أبي |
Öyle düşünüyor olabiliriz ama emin değiliz. | Open Subtitles | نستطيع أن نخمن، لكننا لا نعلم على وجه اليقين |