İki yıl önce bana evlilik teklif ettiğinde, hazır değildim. | Open Subtitles | وعندما تقدمت ليّ منذ سنتين، أنا فقط لم أكن مستعدة |
ben senden sadece bana vakit ayırmanı istiyorum. Seni seviyorum. | Open Subtitles | اود فقط أن يكون لديكِ وقت ليّ ، فأنا أحبكِ |
bana birisinin canını alacak kadar adam olmadığımı söylemiştin. Bil bakalım, yanıldın. | Open Subtitles | لقد قلت ليّ أنني لست رجلاً كفاية لأزهق حياة حسناً ، أوتعلم؟ |
benim için de sorun yoktu. Senin için de sorun olmadığını düşündüm. | Open Subtitles | هذا كان دائماً مُريح بالنسبة ليّ لقد تصورت أنه مُريح لك أيضاً |
Ama sizi tekrar görmek istiyorum. benim de fotoğrafımı çek. | Open Subtitles | و لكنني أريد رؤيتك مرة أخرى إلتقط ليّ صورة أيضاً |
Ve 6 penilik turda gezmiş olduğum yerleri tekrar gezmek beni eğlendirdi. | Open Subtitles | و كان مُسلياً ليّ زيارة نفس الأماكن التي زرتها في المرة السابقة |
Onun payını da ben ödemek zorunda kaldım, bana 8$ borcu var. | Open Subtitles | حسناً ، لقد دفعت لها ، لهذا فهي تدين ليّ بثمانية دولارات |
Başkaları da olabilir. bana bir iyilik yap, buradayken lütfen dikkatli ol. | Open Subtitles | ربما هناك المزيد ، قدمي ليّ معروفاً كوني حذرة أثناء وجودكِ هنا. |
Sana başını sokacak bir yer verdim diye bana yemek pişirmek zorunda değilsin. | Open Subtitles | فقط لإني اعطيك سقفاً فوق رأسك لايعني انه يجب عليك ان تطبخي ليّ |
Bir önemi varsa, bu, bana sizin herkes gibi inişleri ve çıkışları olan bir gencin olduğu gerçek bir aile olduğunuzu gösterdi. | Open Subtitles | .. إن كان هنالك أيّ شيء ، فهذا يوضح ليّ بأنكم عائلة حقيقيّة .. بكل الصدمات و الكدمّات التي قد يسببها المراهقيّن |
Yaşlı kadın bana yüzüğü gezici bir tacirden aldığını söyledi. | Open Subtitles | المرأة العجوز قالت ليّ أنها أشترت الخاتم، من تاجر رحّال. |
15 yıl orada başkalarının parasıyla ilgilendim ve bana borçlarını ödedikleri şekle bak? | Open Subtitles | قضيت 15 عاماً أعمل على أستشمارألأمواللأناسآخرين.. و هكذا يردوا ليّ الجميل؟ ألتمس التغيير. |
Gereksiz bir şekilde bana kötü davranmadığın zamanlarda senden hoşlanıyorum. | Open Subtitles | أنتِ تروقين ليّ وقتما لا تكونين لئيمة معي بدون داع |
Biri bana bu taşın neden bu kadar önemli olduğunu söylesin artık. | Open Subtitles | ثمّة من يتعيّن أنّ يشرح ليّ ما الخطب الجلل المُتعلّق ذاك الحجر |
Ya da bana üstü açık bir araba alırsan tüm bunların önüne geçebiliriz. | Open Subtitles | أو بإمكانكَ أن تشتري ليّ سيارة مكشوفة وعندها يمكن أن نتجنب هذا الأمر |
Benimki de babam yüzünden başladı. bana bir liste bıraktı. | Open Subtitles | هدفي بدأ عن طريق أبي أيضًا لقد ترك ليّ قائمة |
Bu yüzden benim için yazacak epey şey olacağına eminim. | Open Subtitles | لذا أنا متأكد أن سيكون هناك الكثير ليّ للكتابه عنه. |
Bilinmeyen bir yüzünü bildiğinize sevindim. benim için bir hırsız ve katildi. | Open Subtitles | سعيدة أنك عرفت جانب آخر منه بالنسبة ليّ فهو مجرد لص وقاتل |
Aklına o an ne geliyorsa. benim aklıma genelde Tanrı gelir. | Open Subtitles | أيّاً يكن ما يخطر لخلدك، بالنسبة ليّ غالبًا ما يكون الرب. |
Eğer beni terk edeceksen en azından kimi terk ettiğini bilmeni istedim. | Open Subtitles | حسناً, علمتُأنكِلوهجرتيني، علىَ الأقل ، عليكِ أن تتأكدي من سبب هجركِ ليّ. |
Hep senin sözünü dinledim. Bir kere olsun, kendi kalbimi dinlememe izin ver. | Open Subtitles | لقد أطعتك طوال حياتي إسمح ليّ بالإستماع لقلبي هذه المرة فقط |
benimle evlenmemen için bir sürü neden düşünebilirim. | Open Subtitles | بإمكاني تخمين الكثير من الأسباب حول لماذا كان إختيارك ليّ من البداية ؟ |
Yaşayanlar Dünyası'na dönmeme izin verecekti ama korkunç bir bedel karşılığında. | Open Subtitles | بأن يسمح ليّ لأعود إلى أرض الأحياء. و طالب بثمن شنيع. |
Sonra da "Affedersiniz hanımefendi, bir fincan çay alabilir miyim?" diyorsun. | Open Subtitles | و تقولين، أرجو المعذرة يا آنسة هلّ ليّ ببعضٌ من الشاي؟ |
Pekala, benden daha iyi olsaydı, seni bulamazdım, değil mi? | Open Subtitles | حسناً،لو كان أفضل منيّ، هل كان ليّ أن أتوصل إليك؟ |