ويكيبيديا

    "مكاني" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yerimi
        
    • yerime
        
    • yerimde
        
    • yerim
        
    • nerede
        
    • yere
        
    • yer
        
    • evime
        
    • evim
        
    • evimde
        
    • yeri
        
    • ait
        
    • yerden
        
    • burada
        
    • mekanım
        
    Orada yerimi alabilecek 6 adam var. Kimse fark etmez. Open Subtitles هناك 3 شباب يمكنهم اخذ مكاني لا احد يمكنك ملاحظته
    Eğer başıma kötü bir şey gelirse, sen, oğlum, yerime hükmedeceksin. Open Subtitles اذا حدث لى مكروه أنت يا ولدى ، سوف تكون مكاني
    Kendine, sen benim yerimde olsaydın ne yapardın diye sorsan daha iyi. Open Subtitles من الأفضل لك أن تسأل نفسك ماذا كنت لتفعل لو أنك مكاني
    Benim yerim podyum değil. Podyumlar mankenler içindir, yazarlar değil. Open Subtitles مكاني ليس على مسرح العرض إنها لعارضات الأزياء لا الكاتبات
    Artık nerede olduğumu merak ediyorsan kaydol da izle beni. Open Subtitles أذا اردت معرفة مكاني من الآن فصاعداً قومي بالتسجيل وشاهديني
    Evet. evime girebileceğim zamana kadar saklanacak bir yere ihtiyacım var. Open Subtitles نعم، نعم أحتاج للأختفاء لفترة بسيطة حتى تخف المراقبة عن مكاني
    En sevdiğim yer burası. Kapıyı kapatınca tüm dünya ardımda kalıyor. Open Subtitles هذا هو مكاني المفضل، لقد أغلقت الباب كي أبتعد عن العالم.
    Tıpkı çocukluğumuzdaki gibi. Süper Yeşil Maymun Baboo Saati'nde benim yerimi çalmıştın. Open Subtitles تماماً كما في صغرنا، حين سرقت ''مكاني أثناء عرض ''بابو القرد الأخضر.
    Dönüş amacım ailemle tekrar bir araya gelmek ve toplum içinde yerimi bulmaktı. TED جئت أساسا لـ لم الشمل مع عائلتي وإعادة الاتصال بطريقة لأجد مكاني في المجتمع.
    yerimi bulmaktı ve bu bağlantıyla gelen muazzam sorumluluktu. TED كان يعثر على مكاني والمسؤولية ضخمة التي تأتي مع الاتصال.
    Kendini benim yerime koymaya çalışma ben de kendimi senin yerine koymaya çalışmayayım. Open Subtitles إذاً لا تحاول أن تضع نفسك مكاني ولن أحاول أن أضع نفسي مكانك
    Keşke altında olduğum baskıyı görebilmen için kendini benim yerime koyabilsen. Open Subtitles أتمنى لو تضعين نفسك في مكاني لتري الضغط الذي أعاني منه
    Ben gittikten sonra yerime senin gibi birinin gececegini dusunmek isterim. Open Subtitles أود أن أفكر أن رجلا مثلك يأخد مكاني بعد أن أذهب.
    Lütfen benim yerimde olan çocuklara yardım etmek için 5k yarışına katıl. Open Subtitles أرجوك سجّل لمضمار الـ5 كيلو لتساعد في وضع الأطفال أمثالي في مكاني
    Benim yerimde olsaydin kendine sag kol olarak güvenir miydin? Open Subtitles ،إذا كنت مكاني هل كنت تثق بك لتكون يدك اليمنى؟
    Benim yerimde olsaydınız ve eliniz masum bir kızı kurataracak olsa? Open Subtitles ، إذا كُنت مكاني وكانت يدك أو حياة فتاة بريئة ؟
    Çünkü böylece, eğer benim sahte yerim sizin haritanızda çıkarsa, kesin ve emin olarak haritayı benden çaldığınızdan emin olabilirim. TED لأنه إذا ظهر بعد ذلك مكاني المزيف على خريطتك، أستطيع أن أكون على يقين تام أنك سرقتني.
    nerede olduğumu bilmiyordum, yalnızca eyaleti biliyordum. TED ولم أكن أعلم شيئًا عن مكاني إلا اسم الولاية.
    Milli Muhafızları çağırsan da umurumda değil. Seninle hiçbir yere gelmiyorum. Open Subtitles لايهمّني حتى لو اتصلت بالحرس الوطني فأنا لن أتزعزع عن مكاني
    Ben yüzeye geri dönme kararını alırım, çünkü bu benim ait olduğum yer değildir. TED أقرّر العودة للسطح، لأن مكاني ليس هُنا.
    Tommy'ye söyle... beni görmek isterse evim burası. Open Subtitles اسمع, أخبر تومي بأنه إذا كان يريد رؤيتي, فإن هذا هو مكاني.
    O gece Wade'le ben ilk kez geceyi birlikte geçirdik. Benim evimde. Open Subtitles في تلك الليلة، واد وأنا كان لدينا أول النوم الإفراط في مكاني.
    Bulunduğum yeri saptayıp yelkenliyi nasıl ele geçirdiklerini açıklıyor bu. Open Subtitles هذا يفسر قدرتهم على معرفة مكاني و الحصول على قاربي
    Ben de bahçede bulunduğum yerden yemek odasında ışık yanmadığını görebiliyordum. Open Subtitles من مكاني في الحديقة كنت أرى أن غرفة الطعام كانت مظلمة
    burada, sabit slayt gösterisinin veya panoramik görüntülemenin öğelerini görüyorsunuz ve bunların hepsi uzamsal olarak birbiriyle bağdaştırılmıştır. TED لعرض تقديمي ثابت أو تصوير بانورامي وتم ربط هذه الأشياء جميعًا بشكل مكاني
    Burası benim mekanım, yalnızca ben çalışıyorum. Open Subtitles هذا مكاني الشخصي. أنا الوحيدة التي تتمرن هنا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد