ويكيبيديا

    "مِنْ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • dan
        
    • daha
        
    • den
        
    • Bir
        
    • için
        
    • çok
        
    • de
        
    • ve
        
    • Bu
        
    • da
        
    • kadar
        
    • var
        
    • ten
        
    • gelen
        
    • ait
        
    Amsterdam'dan gelen LH450 sefer sayılı Lufthansa uçağı alana indi. Open Subtitles تُعلنُ لوفتهانزا عن وصولَ رحلتها إل إتش 450 مِنْ أمستردام
    LA'dan Paris'e 1 8 saatlik Bir uçuş gibi. ve koltuğa çakılısın. Open Subtitles 18 ساعةُ طيرانُ مِنْ لوس أنجليس إلى باريس وأنت ملتصقُ في الحافلةِ
    Bir daha Bu tür şeyler yapmayacağına dair söz vermiştin. Open Subtitles لقد وَعدتَني بانك لن تفعل هذا النوعِ مِنْ الاشياءِ ثانيةً
    Amerikan kolonileri İngiltere'den ve onun baskıcı monarşisinden kurtulmak istediler. Open Subtitles كما المستعمرات الأمريكية أرادتْ للفَصْل مِنْ إنجلترا وحكمه الملكي المستبدّ.
    Cinayet davasna bakacak Bir jürinin yarm günde seçilip yemin ettigini pek görmemistim. Open Subtitles نادرا ًمارايت هيئة محلفين في قضية قتلِ إختيرَوا في أقل مِنْ يوم ونصف.
    Antrenör Calhoun ve takımımızı desteklemek için hepinizi orada görmek istiyorum. Open Subtitles أُريدُ رُؤيتكم طلابَي هناك، بالكثير مِنْ الدعمِ للكابتين كالهون وحراس رايدل.
    Bir doktormuş ve lüzumsuz yere Bir çok ameliyat yapmış. Open Subtitles هو كَانَ أيضاً طبيب. أدّتْ الكثير مِنْ الجراحةِ الغير ضروريةِ.
    Öğlen 12'de, yani tam 2 saat sonra takip ekibi harekete geçecek Open Subtitles في الساعة 12 ظهراً، بمعنى آخر ساعتان مِنْ الآن قوات المتابعة سَتَتحرك
    Bunu yapın ve 50 mile kalmadan Apache'ler sizi görsün. Open Subtitles أنت ستفعل ذلك والاباتشي سَيَراك مِنْ على بعد 50 ميلِ
    Ortalama hayat süresi, 72'dir, yani sen 36 dan büyüksen, ki öylesin, o zaman orta yaşlı olarak tanımlanırsın. Open Subtitles إنّ فترةَ الحياة المتوسطةَ 72, إذن لو أنَّك أكبر سنّاً مِنْ 36، أَيّ أنت، ثمّ بِالتعريف، أنت متوسط العمر.
    Amerika'dan İngiltere'ye savaş sahasından gidecek her geminin, batırılmayı göze alması gerektiğini söyledi. Open Subtitles لأن إبْحار سفينةِ مِنْ أمريكا إلى إنجلترا خلال منطقةِ الحربَ، مما سيعرّضها للتدمير
    Baba, San Fransisco'dan gelen karısı öldürülmüş Bir adam var. Open Subtitles مرحباً ابي هاهو الرجل مِنْ سان فرانسيسكو الذي زوجته قُتِلتْ.
    Aşk radarı, ama doğada bulunandan 100 kat daha güçlü. Open Subtitles حبّ رادارِ، فقط 100 مرة أقوى مِنْ وَجدَ في الطبيعةِ.
    Nefesleri daha kötü kokan yaratıkların olduğu... ..bundan daha kötü gezegenlerde bulunmuştuk. Open Subtitles نَكُونُ على أسوأِ بعيدينِ كواكب مِنْ هذه، سَكنتْ بالمخلوقاتِ بالنفسِ الأسوأِ جداً.
    Düşündüğün birkaç günden daha fazla. Artık Bir editör değilim. Open Subtitles إنها أكثر مِنْ بضعة أيام، مع ذلك لم أعد محررة
    Yaban hayata ev sahipliği yapan Karayipler bildiğimizi sandığımız Karayipler'den başka Bir dünyadır. Open Subtitles بيت إلى الحياة البريَّةِ الغريبةِ , عالم بعيد مِنْ الكاريبي نَعتقدُ بأنّنا نَعْرفُه.
    Kötü şöhretli Bir adanın resifleri 300'den fazla gemi enkazının müsebbibi olmuştur. Open Subtitles شعبة جزيرةِ مرجانية سيئة السمعةِ واحدة أودت أكثر مِنْ 300 من الحطام.
    Beni herzaman kaba olmak zorunda olduğuma dair Bir dürtü . Open Subtitles هذا النوعِ مِنْ الإلزامِ لذا مضطر أن أكون وقحاً طوال الوقت
    Birisi, söylemesi gerekenden fazlasını söylüyorsa, sizin gerçek Bir kadın olduğunuz, kalbinizin hala yandığı içindir, aleyhinize olduğu için değil. Open Subtitles إذا كان هناك شيء لجَعْل المرء يقول أكثر مِنْ يجب فهو لأنك إمرأة حقيقية وقلب جسد يحترق لَك، ولَيسَ ضدّك
    Sana vurup bağırdığım için affedersin ama çok sancım vardı. Open Subtitles الآسف ضَربتُك وصَرختُ فيك، لَكنِّي كُنْتُ في الكثير مِنْ الألمِ.
    Lütfen ona de ki, hediyeler yerine ailemi geri istiyorum. Open Subtitles رجاءً أخبرْه بدلاً مِنْ هدايا، أنا فقط أُريدُ إستعادة عائلتي.
    Kurbanın boyu ve ağırlığı ancak kalan parçalara bakarak tahmin edilebilir. Open Subtitles طول و وزن الضحيّةِ يُمْكِنُ أَنْ يقدرُ فقط مِنْ البقايا الجزئيةِ.
    Acemi birisi olarak, Bu işler bana epey zaman kaybettirmişti. Open Subtitles أنا كُنْتُ عاملا يائسا وكُلّ هذه كلفنِي الكثير مِنْ الوقتِ.
    Rahibe Veronica'ya, pencerelerden bahsetmiştim o da okulu yarışmadan çekti. Open Subtitles أخبرتُ الراهبة فيرونيكا بخصوص النوافذِ فالغت اشتراك المدرسةَ مِنْ المنافسةِ
    Ölüm sebepleri bugüne kadar rastlamadığım kadar güçlü zehire sahip Bir örümcek. Open Subtitles يَبْدو ان سببَ الموتِ عنكبوت قاتل أكثر مِنْ أيّ عنكبوت أَبَداً رَأيتُة.
    Bir sürü harika yeni öğrencim var, onları birer Lassard olarak eğiteceğiz. Open Subtitles عِنْدَنا العديد مِنْ المُجنَّدين الجدّدِ الرائعينِ و الذين سَنَصْوغهم في صورتِي الخاصةِ
    Sen Lepic, istediğin reklamı ve Paris'ten tebrik aldın. Open Subtitles لقد حَصلَت على دعايتكَ و إطراء مِنْ باريس.
    -hep seni sevdim evlat, sadece yolun sana ait tarafında kalsaydın keşke. Open Subtitles احَببتُك دائماً. طفلي. لَكنَّك كان يَجِبُ أنْ تَبْقى على جانبِكَ مِنْ الطريقِ.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد