ويكيبيديا

    "نبيل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • asil
        
    • soylu
        
    • beyefendi
        
    • centilmen
        
    • asilce
        
    • Nabil
        
    • asilzade
        
    • onurlu
        
    • beyefendiye
        
    • beyefendiyim
        
    • asilsin
        
    • yüce
        
    • saygın
        
    • Nabeel
        
    • baronum
        
    Bir hafta içinde, insanlar bu yaptığımızın asil bir girişim veya bu ülkenin suçla savaşmasını değiştirecek bir şans olduğuna dair oy verecek. Open Subtitles بعد أسبوع من الآن سيصوت الناس على فيما إذا كان عملنا هنا لغرض نبيل أو أنها طريقة لتغيير كيفية مكافحة الجريمة في البلاد
    Hastalığı tedavi için, hastalar için ve aynı şekilde doktorlar için asil bir yol vardı, ama ölmek için asil bir yol yokmuş gibi görünüyordu. TED لدينا طريق نبيل لعلاج المرض المرضى والأطباء سواء ولكن لايبدو انه يوجد طريق نبيل للموت
    Soruyorum size, kaçan bütün kölelerin aynı kaderin soylu bir uzantısı değil midir? Open Subtitles أنا أسألكم، هل حالة كل عبدِ هارب هي إمتداد نبيل لنفس المصير الواضح؟
    Belli ki hatırı sayılır derecede aklı başında bir beyefendi. Open Subtitles من الواضح أنه رجل نبيل ذو قدر كبير من الأعتبار
    Bağışlayın, Mr. Fletcher, bir Yankee olsanız bile, ...buraya Beauregard ile geldiniz ve siz çok centilmen birisiniz. Open Subtitles لأنك جئت إلى هنا مع .بو ريجارد وأنت رجل نبيل جدا
    Kendini Dünya'yı omuzlarında taşımak zorunda hissediyorsun ve bu asilce. Open Subtitles أنت تشعر بالحاجة لحمل العالم على كتفيك وذلك أمر نبيل
    Söyle bana, Nabil ... Open Subtitles اخبرنى نبيل هل هى قضية اخلاقية ام مالية 328 00:
    Denizciler, şimdi balıkçı atalarımın eski ve asil bir âdetini ihya etmem için yaklaşın bana. Open Subtitles استمعوا لي أيها البحارة، تجمعوا من حولي فسأعيد إحياء تقليد نبيل لأجدادي الصيادين
    Sıradanlığı alaya alır onu övüp, asil bir şeymiş gibi gösterirken bile. Open Subtitles يسخر من الأشياء المتوسطة حتى عندما تختفي تحت مظهر نبيل ومناسب
    Kurtarmaya koşarak gelmen asil bir davranış, fakat idam planladığımızı düşünmek için bir neden yok. Open Subtitles يا له من تصرف نبيل المجيء لإنقاذه لكن لا سبب لافتراض أننا نخطط لشنقه
    Daima yüksek tabakadan ya da asil kökenli kişilerle borç karşılığı oynuyorlardı. Open Subtitles هم دائماً يلعبوا على التسليف مع أي شخص شريف أو ذو نسب نبيل
    Pis bir ihtiyar Alman tarafından vahşice saldırıya uğramış, ve öldürülmüş bir rahibenin cesedi üzerinde dikilmiş, bakışlarında dehşet ve tiksinti olan asil bir askere ne dersiniz? Open Subtitles مارأيك بجنديٍ نبيل,واقفاً، بنظرة رعبٍ و اشمئزاز، من على جثة راهبةٍ مقتولة،
    Yine de öyledir iş başında, zorlu ve soylu bir işse yapılacak şey. Open Subtitles لا يزال ذكياً عندما يتعلق الأمر بتنفيذ مشروع جريء أو عمل نبيل
    İnsanın hâlâ soylu bir alın yazısı olduğunu düşünüyorsun. Open Subtitles هل تعتقد أن الإنسان لا زال لديه مصير نبيل ؟
    Bir beyefendi kalıp savaşır ama Amerikalı olarak kaçmamızı öneriyorum. Open Subtitles أي رجل نبيل سيصمد ويقاوم، ولكني كأمريكي، أقترح أن نهرب.
    Hangi beyefendi olsa lavabo için 50 dolar verir. Open Subtitles أي رجل نبيل سوف يعطيني 50 دولارا لغرفة التجميل.
    İşte Özgürlükler Ülkesinden ve de Cesurların Vatanından bir centilmen. İçki ister misin? Open Subtitles نبيل من ارض الحرية وموطن الشجعان، ما رآيك بمشروب؟
    Lütfen orda durup yaptığının asilce bir şey olduğunu söyleme. Open Subtitles وأرجوك لا تقف هناك وتدعي أنك تقوم بعمل نبيل
    Nabil Alawi ve onun eşrafında 3 ay önce Nabilin yaptığı Open Subtitles وتسللوا نبيل علوي ودائرته. قبل ثلاثة أشهر، اكتشفت مؤامرة من قبل نبيل
    Demek istediğim bir asilzade için normal bir durum bu. Open Subtitles كما تعلم ، أعتقد أن هذا أنيق بالنسبة لرجل نبيل
    Savaşmak isteyen bütün onurlu insanlar o toplantıdaydı. Open Subtitles كل نبيل مستعد أن يقاتل كان في ذلك الإجتماع
    Bugün, Dwight'ı bir beyefendiye dönüştürmek için yardımınız gerekiyor. Open Subtitles نحتاج مساعدتكم لجعل دوايت يبدو بمظهر رجل نبيل
    Lütfen, ben bir beyefendiyim. Kesin olan tek şeyi yok etme. Open Subtitles من فضلك أنا رجل نبيل لا تدمري هذا الشيء بي
    - Çok asilsin. Onda sorgu hakimi vardı. Open Subtitles يا لك من نبيل لقد كان يهتمُ بالطبيب الشرعي.
    O an ne kadar yüce gönüllü davrandığının farkına varamadım. Open Subtitles لم أدرك ذلك الوقت ان ذلك تصرف نبيل من قبله
    O tetiği çekeceksen saygın bir neden için çek ulan. Open Subtitles إن قمت بسحب ذلك الزناد حسنا؟ فستسحب الزناد لهدف نبيل
    101 otobanında LAPD Ephraim Nabeel' e Braddock üniversitesine kadar eskortluk ediyor. Open Subtitles شارع (101) هو الطريق الذي ستسخدمه (شرطة (لوس أنجلوس) لمرافقة (إفرايم نبيل
    En kötü yanı da buydu. Üzerimde bir köpek gibi hızlı hızlı solurken o kelimeleri söylemekti. "Seni seviyorum baronum." Open Subtitles "كان ذلك هو الجزء الأسوء، قول "أُحبك يا نبيل بينما هو مُضطجعًا فوقي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد