İyi tasarım ve halk gururunun birleşimi her yerde ihtiyacımız olan bir şey. | TED | إرتباط التصميم الجيد و الفخر و الإعتزاز هي شيئ نحتاجه في كل مكان. |
İhtiyacımız olan şey iyi bir suç avukatı ve ben birini tanıyorum. | Open Subtitles | ما نحتاجه هنا هو محامي جنائي رائع و أنا أعرف واحدًا مناسبًا |
- Şimdi ihtiyacımız olan şey özellikle Beth'ten bilgi almak. | Open Subtitles | ما نحتاجه الآن هو بعض المعلومات الخلفية ومعظهما من بيث |
Birinden fazlası lazım bize. Bu işi silahsız da halledebiliriz. | Open Subtitles | هذا السلاح أكثر مما نحتاجه بإمكاننا القيام بذلك بدون أسلحة |
İhtiyacımız olan tek şey biraz sabır. Ne yapılacağını o bilir. | Open Subtitles | كل ما نحتاجه هو القليل من التريث إنه يعرف ما العمل |
Havuzlardan tüm suyu çekin. İhtiyacımız olan suyu bu karşılar. | Open Subtitles | فلنضخ مياه جميع الأحواض هذا كل ما نحتاجه من المياه |
Bunlar Julian Hodge'a ait olmalılar, gerçek katile. ihtiyacımız olan kanıt bu. | Open Subtitles | لابد انها تعود الى جوليان هوج القاتل الحقيقي هذا البرهان الذي نحتاجه |
çok açık bir duyguyla bu yüzden gelecekte bilgisayarlarımızdan yada dışardan alış-veriş yapmak yerine ihtiyacımız olan herşeyi evimizde kendi kişisel üreticilerimizde üreteceğiz | Open Subtitles | بإدراك واضح جدا لذا بالمستقبل، بدلا من التسوق عبر الإنترنت أو في الشارع يمكننا أن ننتج كل شيء نريده أو نحتاجه في المنزل |
Eğer Umbridge öğretmeyi reddediyorsa bize öğretecek birine ihtiyacımız var | Open Subtitles | اذا رفضت امبريدج ان تعلمنا ما نحتاجه شخصا ما سيفعل |
Her çeşit sebze, domates ihtiyacımız olan her şeye sahibiz. | Open Subtitles | معي . بأى كميه من الخضروات والطماطم كل شيء نحتاجه |
Burada güvendeyiz ve ihtiyacımız olan her şey var. Burada kalmalıyız. | Open Subtitles | يجب علينا البقاء هنا , حيث الامان ولدينا كل شئ نحتاجه |
Ona ihtiyacımız var, onu tutacağız tersini söyleyenlerin canı cehenneme. | Open Subtitles | نحن نحتاجه وسنحتفظ به واللعنة على من يقول عكس ذلك |
Aslına bakarsanız burası bizim ihtiyacımız olandan biraz daha büyük. | Open Subtitles | حسنا, أتعرف أنا أعتقد أن هذا المنزل أكبر مما نحتاجه. |
İhtiyacımız olan şey daha fazla adam değil, daha fazla zaman. | Open Subtitles | ما نحتاجه الان ليس المزيد من الرجال ولكن المزيد من الوقت |
İhtiyacımız olan ilk şey, herkesin riayet ederek yaşayacağı birtakım kurallar. | Open Subtitles | اول شيء نحتاجه هو انظمة القوانين لا يعيش احد الا به |
Siz tam olarak Yargıç Kennedy'i kendi tarafımıza çekmek için ihtiyacımız olansınız. | Open Subtitles | أنتما ما نحتاجه بالضبط لاستمالة القاضي كينيدي في المحكمة العليا إلى صفنا |
Stoktan dandik bir dedektif, hem ona ne ihtiyacımız var ki? | Open Subtitles | ، مايكون محقق الماشية و لما نحتاجه على أيّة حال ؟ |
Buna karşılık, bazıları "Ama bize büyüme lazım, yoksulluğu çözmek için lazım" diye iddia ediyorlar. | TED | البعض يرد مجادلا، لكننا نحتاج إلى النمو، نحتاجه لحل مشكل الفقر. |
Ya sağlık hizmetinde isteklerimizin farkına varmamız için gerekli olan herşey hemen önümüzdeyse, sadece talep edilmeyi bekliyorlarsa? | TED | ماذا لو كان كل ما نحتاجه لتحقيق طموحنا للرعاية الصحية يقف امام اعيننا ينتظر من سيطالب به؟ |
Yani bu organizasyonların tabanda ihtiyaç duydukları şey bu kültüre tabanda talep oluşturabilmek için demokratik kültürün kendisinin savunuculuğunu yapmaları gerekiyor. | TED | هذه المنظمات هي ما نحتاجه على أرض الواقع لتدعيم مفهوم ثقافة الديمقراطية نفسه لخلق الطلب لهذه الثقافة على أرض الواقع . |
Bunun tuzak olduğunu ispatlamak için başka ne kanıt gerek? | Open Subtitles | ما هو البرهان الأكبر الذى نحتاجه لنعلم أننا بمأزق ؟ |
Nedenini anlamak için tek yapmanız Gereken, ampulün şeklini düşünmek. | TED | ولنفهم السبب، كل ما نحتاجه هو التفكير في شكل المصباح. |
Bak bakalım, yeni evimizin başka bir ihtiyacı var mı? | Open Subtitles | شاهدى إذا كان هناك شئ أخر نحتاجه فى بيتنا الجديد |
tek istediğimiz daha sert saldırabilmek için biraz mangır. Var mısın? | Open Subtitles | كل ما نحتاجه هو القليل من الأمور التي نستطيع بهـا مهاجمته |
Pekala, apaçık belli ki biz sivrisinek nüfusunu azaltacak etkili bir şey istiyoruz. | TED | من الواضح أن ما نحتاجه هو شيء فَعَّال في خفض عدد البعوض. |