bizim bir grup olarak başka biriyle eşit hakları hak etmediğimizi nasıl söyleyebiliyorlardı? | TED | كيف يستطيعون أن يقولوا أننا كمجموعة لا نستحق حقوقا متساوية كأي أحد آخر؟ |
Nathan Junior'ı kodes kuşlarından daha çok hak ettiğimiz söylenemez. | Open Subtitles | نحن لم نعد نستحق ناثين جونيور أكثر من هذين السجينين |
Cezaları hak etmediğimizi düşünüyorsak bu cezaları bir teftiş heyetine götürebilmemiz gerekmiyor mu? | Open Subtitles | إذا لم نعتقد بأننا نستحق الإعتقال أليس مسموحٌ لنا بالبحث لمعرفة أسباب القضية؟ |
Tekrar,bir gün,bizim olan bir evde, yaşamaya hakkımız olduğunu sanıyorum. | Open Subtitles | أعتقد أننا نستحق منزل يأوينا ويكون ملك أيدينا فى يوم ما |
Dünyadaki siyahi genç kız ve erkeklere yeni bir bakış açısı sunuyor. Bizler savaşını verdiğimiz hakları hakediyoruz Yerel hükümetler tarafından görülmeyi hakediyoruz | TED | إنها توفر رؤية جديدة للفتيات السود في أنحاء العالم مفادها أننا نستحق أن يُدافع عنا، وأننا نستحق أن نستدعي السلطات المحلية ليدافعوا عنا. |
Limuzininin bagajından aldım, bir kutlamayı hakettik diye düşündüm. | Open Subtitles | لقد أخذتها من الليموزين اعتقدت أننا نستحق الاحتفال |
Amacımız bir hikaye yaratmak değil, 3000 yıl önce Tanrı'dan ilham alarak yaratılan bir hikayeye layık olmaktır. | Open Subtitles | لم يكن مقصدنا أن نخلق قصه لكن أن نستحق ما توحى به القصه التى حدثت منذ ثلاثة آلاف عام |
İzlanda bankacılık işlemlerinin gizliliği kanununa göre bir yıl hapsi hak etmişiz. | Open Subtitles | يُخبرنا أن تحت قانون الأعمال المصرفية الآيسلندية السِرّي، نحنُ نستحق عاماً بالسجن. |
Kusursuz değiliz evet, ama dalga geçilmeyi de hak etmiyoruz. | Open Subtitles | لا، لسنا مثاليين. ولكننا لا نستحق أن نكون محض سخرية. |
Sonra tüm kaybedenler olarak daha iyi bir erkeği hak etmiyormuyuz diyoruz? | Open Subtitles | بعـد كـل أولئك الفاشليـن الذين حظينـا بهم ألا نستحق رجـلا رائعـا ؟ |
Hepimiz keşif için araçları hak ediyoruz. | TED | نحن جميعًا نستحق الأدوات للذهاب والاستكشاف. |
Eşit iş için eşit ücreti hak ediyoruz. | TED | نحن نستحق أجرًا متساويًا للعمل المتساوي. |
Hayranlık duyduğumuz insanlarla, bu odada olmayı gerçekten hak ettiğimize inanmıyor olmanın utancı. | TED | إنه الخزي من عدم اعتقادنا بأننا نستحق الجلوس في نفس الغرفة مع الأشخاص الذين نعجب بهم. |
Sorun bakış açısının kötü olup olmaması değil ama bütün öyküleri hak etmiyor muyuz? | TED | لا يعني هذا أنها وجهة نظر سيئة، لكن ألا نستحق أن نسمع جميع وجهات النظر؟ |
Tasarım tamamen bu dünyada kim olduğumuz ve neyi hak ettiğimiz hakkındaki fikirlerimizi şekillendiriyor. | TED | هم حرفيا يشكلون أفكارنا عن من نحن في هذا العالم وماذا نستحق. |
İkimiz böyle bir zamanda ailesinin yüzünü kara çıkartacak bir evlat yetiştirmişsek biz zaten mahvolmayı hak etmişiz demektir. | Open Subtitles | ان كنت أنا و أنتِ قد أنشأنا ابننا الأكبر لكي يخذل عائلته في مثل هذه الظروف فاننا نستحق أن نكون في أسفل سافلين |
Bence biraz söz hakkımız vardır değil mi Jim? | Open Subtitles | أعتقد أنا نستحق بعض المميزات، أليس كذلك ؟ |
Bekle. Buradan öylece gidemezsin. Biz cevapları hakediyoruz! | Open Subtitles | أنتظر، لا يمكنك بهذه السهولة المغادرة أننا نستحق معرفة بعض الأجوبة |
pekala,kimin umrunda, biz yapmadık,biz hakettik. | Open Subtitles | من يهتم بـ لماذا؟ لو نجحنا في ذلك لأننا نستحق هذا |
Amacımız bir hikaye yaratmak değil 3000 yıl önce Tanrı'dan ilham alarak yaratılan bir hikayeye layık olmaktır. | Open Subtitles | لم يكن مقصدنا أن نخلق قصه لكن أن نستحق ما توحى به القصه التى حدثت منذ ثلاثة آلاف عام |
Daha genciz, öğrenecek çok şeyimiz var ama kurtarılmaya değeriz. | Open Subtitles | إننا جديدو عهد بالكون، وأمامنا الكثير لنتعلمه، لكننا نستحق الإنقاذ. |
bizim gibi altın peşinde koşan ve altın çalan insanlar sence öldürülmeye değer mi? | Open Subtitles | ناس مثلنا ، يستولون على الذهب ثم يهربون به هل تعتقد أننا نستحق القتل ؟ |
Birçok hatamız olabilir ancak unutulmayı haketmiyoruz. | Open Subtitles | قد تكون لنا أخطاء كثيرة لكن لا نستحق أن نُنسى |
Seçime giren adaylarımızı tanımayı haketmiyor muyuz sence? | Open Subtitles | ألا تظننا نستحق معرفة من هو منتخبنا الرسمي ؟ |