ويكيبيديا

    "نصف ساعة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yarım saat
        
    • yarım saatte
        
    • yarım saattir
        
    • yarım saate
        
    • yarım saatten
        
    • yarım saatimiz
        
    • bir buçuk saat
        
    • bir saat
        
    • yarım saatimi
        
    • yarım saatlik
        
    Nehri taramaya başladılar ve Paine'ni yarım saat önce sudan çıkardılar. Open Subtitles وقد بدأوا فى البحث فى النهر واخرجوا بيين بعد نصف ساعة
    Eğer dilerseniz, bir araba çağırırım ve yarım saat içinde Batı Berlin'de olursunuz. Open Subtitles لو اردت, يمكننى استدعاء سيارة وتكونى فى برلين الشرقية فى خلال نصف ساعة
    yarım saat sonra, Sendjak isimli bir korucunun kulübesine varmış. Open Subtitles وبعد نصف ساعة وصلت للسيارة المنكوبة والتقيت يومها المسؤول سيناجاك
    - Bilirkişi yarım saat gecikti! - Bir hastam vardı. Open Subtitles إن شاهدى الخبير تأخر لمدة نصف ساعة كنت مع مريض
    Onu uyandır ve her yarım saatte birkaç soru sor. Open Subtitles استمر في هز رأسه مستيقظا واسأله الأسئلة كل نصف ساعة
    Şu anda bir basın konferansı veriyor. yarım saat içerisinde burada olacak. Open Subtitles انه يقيم مؤتمرا صحفيا من المفروض ان يكون هنا خلال نصف ساعة
    yarım saat önce kestim. Buarada kablosuz sinyal karıştırıcıyı kurdum Open Subtitles لقد قمت بقطعها منذ نصف ساعة أثناء تركيبي مشوش اللاسلكي
    Sadece yarım saat veya en fazla bir saat daha ameliyatta kalacak. Open Subtitles أنها فقط في عملية جراحية لمدة نصف ساعة أو ساعة على الأكثر
    Onlara telsizden ulaşamıyoruz ve sinyallerini de yarım saat önce kaybettik. Open Subtitles لا نستطيع التقاطهم على الراديو وفقدنا إشارتهم منذ حوالي نصف ساعة
    Bir arabayı temizlemek için yarım saat harcayacağız, ne olmuş. Open Subtitles إنها مجرد نصف ساعة لغسيل سيارة ما المشكلة في ذلك؟
    Kamyonun arkasında şu hanımla yarım saat yalnız kalmak istiyor. Open Subtitles إنه يريد نصف ساعة مع السيدة التى فى مؤخرة الشاحنة
    Queens'de yarım saat içinde bir masaj randevum var. Birisinin bırakması gerek. Open Subtitles لدي جلسة مساج في كوينز بعد نصف ساعة وأحتاج إلى من يوصلني
    yarım saat sonra Trou Normand'ta akşam yemeği için bekleniyorsunuz! Open Subtitles إنهم ينتظرونكم في نورماند ترو من نصف ساعة لتناول العشاء.
    Ölmemen için yarım saat bilemedin 45 dakika veriyor sana. Open Subtitles هذا سيعطيكِ نصف ساعة أو 45 دقيقة أين لن تموتي.
    Pardon, Marty. yarım saat içinde Palm Springs'te bir müşteriyle buluşmam var. Open Subtitles آسف، مارتي لدي مقابلة مع عميل في بالم سبرنغز خلال نصف ساعة
    yarım saat içinde, kokuyu hapseden yapışkan mukoza içinde balık tamamiyle örtülü vaziyette. Open Subtitles في غضون نصف ساعة, تغلف السمكة تماما في الشرنقة الزجة, التي تحبس رائحتها.
    O kadar lanet yavaş ki, yarım saat önce yolun sonuna gelmiş olmalıydık Open Subtitles إنه بطيء جداً، كان ينبغي أن نصل نهاية الخط منذ نصف ساعة مضت
    Şimdi köyü geçeceğiz, güzel ve sakince, ve yarım saat içerisinde, Fransa'da oalcağız. Open Subtitles يجب أن تمر بسلام من خلال القرية. بعد نصف ساعة سنكون في فرنسا.
    Her yarım saatte bize bir fotoğraf gönder ki, orada olduğunu bilelim. Open Subtitles أرسلي لنا صورة كل نصف ساعة حتى نتأكد أنكِ ما زلتِ هنا
    yarım saattir burada bekliyorum ve kimse beni içeri almadı. Open Subtitles لى هنا نصف ساعة انتظرك, ولم يسمح لى احد بالدخول
    Hey. Dikkatli olun. yarım saate kadar dönmezseniz, sizi aramaya gelirim. Open Subtitles إحترسوا ياشباب إن لم تعودوا خلال نصف ساعة سأخرج لأبحث عنكم
    Sıradaki ifade, "Molalarda yarım saatten fazla dışarıda durmak bir çeşit hırsızlıktır." Open Subtitles حسنا قضاء نصف ساعة بجانب براد المياه يعد شكلا من أشكال السرقة
    Buradan çıkmak için yarım saatimiz var. Hadi, şu çocukları eve götürelim. Open Subtitles أمامنا نصف ساعة لنخرج من هنا هيا بنا , دعينا نأخذ الأطفال إلى المنزل
    Araba bir buçuk saat önce çalındı ve plakaları değişti. Her şeyi yaptım. Open Subtitles السيارة تعمل منذ نصف ساعة ، واللوحات جديدة نفذت ما طلبته منّي
    Yaklaşık bir saat. Crosbie'nin uşaklarından biri, beni almaya geldi. Open Subtitles حوالى نصف ساعة, لقد أحضرنى احد خدم منزل كروسبى هنا
    Şimdi ise haftada yarım saatimi ayırabilsem kendimi şanslı hissediyorum. Open Subtitles الآن سأكون محظوظاً لو وجدت نصف ساعة بالأسبوع اقضيها بسماع موسيقى الفنك
    Çocuğu bırakabilecek gücü, ancak yarım saatlik yürüyüş sonunda bulabildi. Open Subtitles ظل يسير لمدة نصف ساعة قبل أن يقرر إنزال الفتى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد